AHMET DERYA VARİLCİ

Tarih: 20.04.2022 08:30

Rus Bombardımanı ve Ünye’de Bulunan Gülle

Facebook Twitter Linked-in

18. yüzyilin son çeyreginde ve 19. yüzyilin ilk yarisinda gerçeklesen teknolojik devrim, yasamin bütün alanlarinda oldugu gibi, askeri endüstri üzerinde de büyük etkileri oldu. Bu etkilerin yarattigi sürecin temel özelligi, silah üretiminin makinelesmesi ve silah fabrikalarinin kurulmasiydi. Silahlar artik baska herhangi bir tüketim nesnesi gibi kitlesel olarak üretilmeye baslamisti.

I. Dünya Savasi’na giden süreçte Osmanli devleti, Akdeniz’de yitirdigi deniz üstünlügünü takiben Karadeniz’de de savas gücünü kaybetmisti. Yeniden toparlanma hamlesine girisen Osmanli Devleti, Almanya yaninda yer aldi. Osmanli donanmasinin 28-29 Ekim 1914 gecesi Rusya’nin Sivastopol ve Odesa limanlarini bombalamasi ile fiilen I. Dünya Savasi’na girmisti. Bu hadiseyi gerçeklestiren, Amiral Souchon komutasindaki Yavuz ve Midilli adi verilerek Osmanli donanmasina katilan iki Alman zirhlisi, Karadeniz’deki kuvvet dengesini Osmanli Devleti’nin lehine çevirememekle birlikte önemli bir psikolojik etki yaratmis ve 1853-1856 Kirim Savasi’ndan sonra Rusya’ya yeniden saldirma cesaretini güdülemisti. Bu olay üzerine Rusya 2 Kasim’da, Ingiltere ve Fransa 5 Kasim’da Osmanli Devleti’ne savas ilan ettiler. Osmanli Devleti de bunlara 12 Kasim1914’te karsilik verdi.

Ocak 1916’da Lazistan Sancagi kiyilarinda baslayan Rus bombardimani ve ardindan yasanan isgal, 18 Nisan’da Trabzon Vilayeti’nin merkez sancagi olan Trabzon sehrinin isgaliyle sonuçlanmistir. Karadeniz kiyisinda Rus bombardimanlarina hedef olan kentlerin basinda Samsun ve Trabzon gelmekteydi. Tirebolu, Ünye ve Fatsa bu dönemde çesitli defalar saldiriya maruz kalmisti.[1]

Savasin Teknolojik Boyutu ve Gemilerin Rolü

 

Rusya-Ukrayna Savasi’nda geçtigimiz hafta “saf disi” kalan Rus Amiral Gemisi’ne iliskin tartismalar halen sürmektedir. Konu önemli çünkü Ingiltere-Arjantin arasinda cereyan eden Falkland Savasi’nda Arjantin Amiral Gemisi vurulmus ve Arjantin savastan çekilmek zorunda kalmisti.

 

20. yüzyilin baslarinda, düsmanin savunma hatlarinin yarilmasinda en etkili yol hala agir topçu atesiydi. Bu nedenle agir toplarin üretimi ve teknik kapasitelerinin ve tahrip güçlerinin gelistirilmesi çabalari devam ediyordu. Birinci Dünya Savasi’ndan önce 38 kalibrelige kadar top üretilmisti. Ancak hareket kabiliyeti yüksek sahra topu, savas öncesine kadar hala topçulugun belkemigini olusturuyordu. Fransizlar 1897’de 7.5 santimetrelik ünlü sahra toplarini üretmislerdi.

19. yüzyilin ikinci yarisi, Avrupali silah sanayileri için oldukça önemli gelismelerin yasandigi bir dönemdir. Silah teknolojisinde hizli bir biçimde ortaya çikan ilerlemeler ve seri üretim, bu silahlara pazar bulma sorununu da ortaya çikarmistir. Özellikle Çin, Güney Afrika, Türkiye, Balkanlar, Uzakdogu ve Güney Amerika gibi ülkeler ve çevrelerinde ortaya çikan kriz ve çatismalar, silahlanmayi zorunlu hale getirince, Avrupali silah firmalari bu alanlarda Pazar kapma yarisina girdiler. Bu silah firmalari, daha sonra “silahli baris” kavramini siyasî ve askerî literatüre sokarak, ilgili ülkelere silah satisini kolaylastirmanin yollarini aramaya basladilar.[2]

Içten yanmali motorlarin kullanimi, Birinci Dünya Savasi’nda gittikçe gelisen büyük bir rol oynamistir. Ordularin her geçen gün daha fazla motorlu tasit kullanmaya baslamalarina karsin, savasin sonunda bile ata dayali ulasim hala agirliktaydi. 20. yüzyilin basinda birçok Avrupa ülkesi, silahli ve zirhli birçok prototip motorlu tasit üretti ve savasta kullandi.

Uçaklarin henüz yaterince etkinlestirilemedigi süreçte en etkili güç her dönem oldugu gibi yine deniz kuvvetleriydi.

Birinci Dünya Savasi’nda deniz savaslarinda etkili olan en önemli iki silah, mayin ve torpil olmustur. Torpiller ise Birinci Dünya Savasi’nda etkin bir araç olarak kullanilan denizaltilarin en önemli ve sonuç alici silahiydi. Yönlerini kontrol etmek amaciyla jiroskopun uyarlanmasiyla torpiller daha etkili hale getirildi.

Birinci Dünya Savasi, sadece askerler arasinda degil, savasan taraflarin bilimsel ve teknolojik birikimleri, becerileri, perspektifleri, yaraticiliklari, ekonomik güçleri vb. arasinda da süren çok yönlü bir savas olmustur.

Rus Donanmasi ve Rostislav Zirhlisi

Rus Imparatorluk Donanmasi'nin küçük bir kiyi savunma gemisi olarak tasarlanan Rostislav gemisi, sonradan 1.600 ton eklentiyle boyutlari ve donanimi genisletilerek açik deniz savas gemisi haline getirildi. Rostislav , kömür yerine akaryakit yakan dünyanin ilk savas gemilerinden biri oldu. Savas kabiliyeti, fiili Rus standardi olan 12 inç (305 mm) yerine 10 inçlik (254 mm) ana toplarin kullanilmasiyla daha esnek ve saldiriya yönelik hale getirildi.

Imparatorluk Donanmasi'nin Saray üyeleri tarafindan komuta edilen bu geminin ana silahi, ön ve kiçta Fransiz tarzi, orta eksenli ikiz taretlere monte edilmis iki çift 10 inç (254 mm) 45 kalibrelik Model 1891 topundan olusuyordu. 91,4 lb (41,46 kg) agirliginda ve 2,600 ft/s (792 m/s) namlu çikis hizina sahip mermiler ateslemekteydiler. Her biri +20° yükseklikte ateslendiginde maksimum 12.602 yarda (11.523 m) menzile sahiptiler.[3]

Gemiden ateslenen mermi namlu içinde gittikçe hizlanarak yol almakta ve maksimum hiza ulasarak namlu agzindan disari firlamaktaydi. Merminin ateslenmesi sirasinda açiga çikan basinçli gazlarin topu geri dogru itmesi bir geri tepme düzenegi araciligiyla önlenmekteydi. Yivli toplardan firlatilan mermi, havada kendi ekseni çevresinde hizla dönerek yol aldigindan, dengesini kendi kendine düzenliyor, mermi hedefe çarptiginda patliyor ve siddetli basinç dalgalari gaz ya da çesitli parçaciklar saçarak hedefi tahrip ediyordu. 240/35’lik toplar, dakikada 2 mermi atabilir duruma gelmisti. 240/35’lik topun bu mermileri arasinda özellikle tahrip danesi, dip tapali tahrip danesi ve külahli zirh danesi kullaniliyordu.

Tahrip Danesi, malzemelere ve insanlara karsi kullanilan, içinde paralanma hakki olarak, yüksek süratli bir infilak maddesi bulunan mermidir.

Rostislav Zirhlisi 4 Kasim 1914'te Karadeniz Filosuyla birlikte savasin ilk muharebe harekati için yola çikti: Zonguldak'in bombardimani. Operasyon, Sivastopol'a yönelik Türk-Alman saldirisina misilleme olarak tasarlandi.

Daha sonra Kafkas Ordusu'nun kara operasyonlarini desteklemekle görevli Batum Grubu'nun amiral gemisi oldu. Ilk ortak eylemleri 5 Subat 1916'da Arhavi yakinlarinda basladi. Sadece ilk gün gemi Türklere 400 top mermisi atesledi. Rize ve Trabzon’un isgalinde  amfibik çikarma desteginde bulundu.

1916 Temmuz'unda Sinop’a kadar olan kiyi seridinin bombalanmasinda ve açiktaki gemilerin vurulmasinda görev aldi.

1916’nin Agustos ayinda Köstence Grubu'nun amiral gemisi olarak Romanya kiyilarina transfer edildi.

Muhtemelen Ünye’yi bombalayan Rus gemilerinden biri Rostislav gemisiydi.

Ünye’de Bulunan Top Güllesi

1991 yili yazinda Ünye Yali Mevkii’nde bir gülle bulundu. Rahmetli Rüstü Akin’a ait eski bir evin (muhtemelen Rum evi) yikimi ve yeni binanin temel kazimi sirasinda bulunmustu. Muharrem Kiliçaslan tarafindan is makinesinin kazisi sirasinda bulunan ve “delikli gülle” tabir edilen mermi o tarihten itibaren ilgili sahsin muhafazasi altindadir. Gülleyle ilgili olarak, Birinci Dünya Savasi’nda maruz kalinan Rus Bombardimanina ait oldugu yorumlari yapilmaktadir.

Kanimizca bu güllenin Birinci Dünya Savasi bombardimaniyla alakasi yoktur.

Delikli güllelerin kayda geçmis olan ilk kullanimlari (patlayici mermi olarak), Kanuni Sultan Süleyman'in 1522 Rodos seferidir. Rodos, Osmanli imparatorlugu tarafindan fethedilmisti fakat patlayici mermilerin/top mermisinin fazla bir etkisi olmamisti. Bu mermiler infilak ettigi zaman muazzam gürültü çikariyor, ama duvarlari yikmakta o kadar basarili olamiyordu. Derme çatma evleri yikabiliyor ve düstükleri yere yakin olma talihsizliginde bulunan kimseleri darbe sonucu öldürebiliyordu. Ama çogunlukla, savunmacilari dehsete düsürmeye yariyordu. O dönemde patlayici mermilerin bir gün kara savasinda en ölümcül araç ve deniz savaslarinin baslica silahi olacaginin hiçbir emaresi yoktu.

Yali’da bulunan top güllesinin benzerleri, Ünye’de Topyani Burnu’nda da ele geçmisti.[4] Bugün Japon Aniti’nin bulundugu burnun dogu kiyisinda, denizin içinden top gülleri çikardiklarini beyan eden mahalle sakinleri, su an bu güllelerin nerede oldugunu bilmediklerini söylemislerdir.

ÜNYE TARIH ARASTIRMA GRUBU

AHMET KABAYEL – AHMET DERYA VARILCI


[1] Hikmet ÖKSÜZ-Veysel USTA, Türkiyat Mecmuasi, C. 24/Bahar, 2014

[2] Mehmt BESIRLI, I. Dünya Savasi Öncesinde Türk Ordusu, Berlin, 1999  

[3] Adam Smigielski (1979). "Imparatorluk Rus Donanmasi Kruvazörü Varyag". Roberts'ta John (ed.). Savas gemisi III . Londra: Conway Denizcilik Basini. ISBN'si 0-85177-204-8., s. 160

[4] Kiyi sakinlerinden Edip Adali ve kardesi rahmetli Metin Adali’dan aldigimiz bilgidir. Muhtemelen Ünye’deki bu ve benzeri top gülleleri Osmanli’nin daha önceki dönemlerinden, kullanim disi kalmis mermilerdir.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —