HÜSEYİN OKUŞ

Tarih: 26.01.2022 08:30

ÜNYE PEYGAMBERİNİ OKUYOR

Facebook Twitter Linked-in

      Bu yazimizda hayatin içinden bir konuyu siz degerli okuyucularim/dinleyicilerimle paylasmak istiyorum.

      Okumak, ögrenmek üzerine onlarca, yüzlerce hatta binlerce eser kaleme alinmistir. Bütün mesele, en güzel surette yaratilan insani gelistirmek, bilgilendirmek hayati kendisine kolaylastirmaktir. Bunun gibi birçok nedeni sayabiliriz. Ama asil olan insanin okuyarak, ögrenerek kendisini bilmesi, yaratanini tanimasi degil midir? Nitekim Islam büyüklerimiz (Muhiddin Ibni Arabî ) kendini bilen Rabbini bilir diyerek insanin hakikatina dikkat çekmislerdir. Okumak ve ögrenmek asil, yasamak ve uygulamak usüldür. Nitekim Rabbimizde Kur’anda ‘’Rabbinin adiyla oku’’ diyerek yaratilmisligin gayesine dikkat çekmektedir.

    Bu gün esyanin ön plana çiktigi, asiri deger kazandigi bir dünyada yasiyoruz. Evimizin dizaynindan, aracimizin dokunulmazligina, randevularimizin titizliginden, karsi tarafa nasil görünecegimize, nasil bir algi ilgi olusturacagimiza kadar yogunlasmis bir hayatin içinden geçiyoruz. Kullandigimiz esyalarin bütün özelliklerini, kullanma sekillerini ögrenmeye gayret ederken en mükemmel yaratilmis olan insanin kendi kabiliyet ve özelliklerini kesfedememesi yâda amaci disinda kullaniyor olmasi düsündürücü bir o kadar da üzücü degil midir?

   Hep dünyaya dair, paraya pula dair seylerin konusuldugu bu günlerde Peygamberimiz neden bahsediyor, bir de ona kulak verelim. Kardesligin azaldigi, insanlarin insan yiginlari arasinda yalniz kaldigi su yasanilan hayati, muhacir –ensar kardesligine bakarak yeniden canlandiralim istedik. Asik suratlarin, gülmeyen yüzlerin, çagin hastaligi haline gelmis bitmek tükenmek bilmeyen streslerin depresyonlarin Peygamberin hayatinda yeri varmi bir de oradan hayata bakalim dedik. Kendimize hiç zaman ayirmadigimiz, düsünmeye, tefekkür etmeye, eksiklerimizi konusmaya vakit bulamadigimiz bu hayatin akisini bir de peygamberin hayatindan sorup ögrenelim arzu ettik.

   Günümüzün en büyük kaybi asil olan Kur’an’in ve usül olan Sünneti Muhammediyenin anlasilamamis olmasi ve tam manasiyla okunulup ögrenilememis olmasi degil midir?  

  Nitekim Yüce Rabbimiz Kur’an-i Kerimde ‘’ Süphesiz bunda akil sahipleri için mutlak bir ibret vardir.’’(Nur Suresi 44. Ayet) derken, Efendimiz (a.s) de gençligin, hayatin hesabi sorulmadan hesaptan kurtulamayacagimizi bildirmektedir.  Bütün bu sebeplerle Peygamberi okumaya anlamaya ne kadar da çok ihtiyacimiz vardir.

   Kiymetli okurlarim!

Allah ve Resülünü sevmenin yolu onu tanimaktan geçer. Tanimadan sevmek, ögrenmeden bilmek, bilgi sahibi olmadan hakkinda konusmak bir anlam ifade etmez. Dünyada en çok okunan kitap Kur’an’i Kerimdir. Lakin O’nu anlamak için Hz Peygamberi (as) bilmek tanimak gerekir.

   Bütün bu mesguliyetlerin içinde bir dokunus, ufak bir farklilik olsun istedik. Ünye ölçeginde kurumlarimizin çalisanlari ile (Gönüllülük esasina dayali) Ünye Peygamberini Okuyor adli bir çalisma/proje baslattik. Hepimizin ortak paydasi olan Efendimiz (as) hayatini bir kez daha bir baska kitaptan okuyarak Peygamberimize kulak verelim istedik. Iki aylik bir süre içinde elimizdeki bu kitabi okuyarak hep birlikte bir görevdeslik olusturalim. Birlik ve beraberlik örnegi gösterip kaynasalim istedik. Kurumumuza daha çok katki saglamak için bir degisiklik olsun arzuladik.

     Çünkü hayat çok kisa, Allah ve Resülünü malinizdan, caninizdan, kesat giden islerinizden daha çok sevmeden (Tevbe Suresi 24.ayet)  hayatimizi anlamli hale getiremeyiz. Onu tanimadan asla tam olarak sevemeyiz. Sevdigimizi söylesekte sadece bos ve anlamsiz bir söz olarak kalir.

    Dünyamizi güzellestirmek, kiyamet gününde Resulün (as) sefaatine nail olabilmek için onun sünnetine simsiki sarilmak her müslümanin vazifesidir. Bu sebeple de Peygamberimizin hayatini tekrar tekrar farkli kitaplardan okuyalim. Böylece O’nu anlamaya tanimaya çalisalim.

       Bu düsüncelerle bu çalismayi baslatmis bulunuyoruz. Maksadimiz birligimizi beraberligimizi ve kardesligimizi pekistirmektir. Âlemlerin yüzü suyu hürmetine yaratilan Efendimizi daha iyi anlayarak etrafinda kenetlenmektir.

  Bu çalismanin hayirlara, kardesliklere, çalisma azmimizin artmasina vesile olmasini Canab-i haktan niyaz ediyor, bir baska yazimizda bulusmak üzere Allah’a emanet olunuz diyorum.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —