50 yıl sonra ibadete açılan tarihi camide dayanışma ve vefa programı

Fatih Sultan Mehmet dönemine uzanan ve 50 yıldır kapalı olan Abdulhalim Ağa Camii’nin 50 yıl sonra yeniden ibadete açılması dolayısıyla Dayanışma ve Vefa Günü programı düzenledi.

Kuran’ı Kerim tilaveti ile başlayan programda açılış konuşması yapan emekli imam hatip Mustafa Şahin, Abdulhalim Ağa eski Cuma Camii’nin tarihi ile ilgili bilgi vererek caminin yeniden ibadete açılmasında emeği geçen herkese teşekkür etti.

Ünyeli Araştırmacı Yazar Mehmet Karayalman, tarihi kervan yolu üzerinde önemli bir mabet olan caminin tarihi önemi olduğunu ifade ederek, “Camimiz tekbirlerle açıldı. Sebep olanlardan Allah razı olsun.” dedi.

Karayalman ayrıca, tarihi caminin çevresinde İslam öncesi medeniyetlere ait çok sayıda kalıntı bulunduğunu belirterek, “Adeta antik bir açık hava müzesi gibidir. İnler, mağaralar, kaya mezarları, kanyonlar, şelale, kuyular ve kaynak suları ile bu bölge zengin bir tarihi mirasa sahip.” diye konuştu.

Karayalman’ın konuşmasının ardından Sarıhalil ve Kadılar Mahalle muhtarları, Sarıhalil Mahalle sakini Recep Özcan, caminin gönüllü imam hatibi Mustafa Baş teşekkür konuşması yaparak emeği geçenlere teşekkür etti.

Program Sakal-ı Şerif, dua ve salavatlar eşliğinde ziyaret cami avlusuna getirildi. Vatandaşlar, cam fanustaki Sakal-ı Şerif'i görmek için sıraya girdi. Sakal-ı Şerif'in önünden geçen vatandaşlar, salavat getirip dua etti.

Program hep birlikte kılınan öğle namazı ve yemek ikramı ile sona erdi.

“50 Yıl sonra ibadete açılması için imece başladı”

Ünyeli Araştırmacı Yazar Mehmet Karayalman, caminin tarihçesiyle ilgili Ünye Kent Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, “Ünye Kadılar Köyü Mahallesi, Osmanlı dönemindeki adıyla Çöreği Kazası Kavaklar Deresi üzerinde olan Abdulhalim Ağa eski Cuma Camisi, 50 yıl sonra yeniden ibadete açılması için imece usulü çalışmalarla hayat buldu.” dedi.

Karayalman, Ünye Kayı boyu komutanlarından olan Caniklioğulları’nın bölgede önemli eserler bıraktığını belirterek, “Çöreği Kazası, 1071 Malazgirt Zaferi’nden sonra Danişment Ahmet Gazi komutasında İslam ile tanışmıştır.” ifadelerini kullandı.

Tarihi kervan yolu üzerinde önemli bir mabet

Caminin, 1425 yılında bölgeye yerleşen Müslüman Avşar boyundan Akkilise Cemaati ile önem kazandığını anlatan Karayalman, “O dönemlerde Kavaklar Deresi üzerinden geçen kervan yolu, Reşadiye, Niksar, Sivas ve Tokat’a uzanıyordu. Çöreği Kazası’na bağlı mahallelerin halkı cuma namazlarını bu camide eda ederdi.” dedi.

İlk kayıtlarımız Fatih Sultan Mehmet Han dönemine uzanıyor

Caminin derin tarihi köklerine de değinen Karayalman, “Camimizin ilk kayıtları Fatih Sultan Mehmet Han dönemine kadar gidiyor. Resmi evraklar, fermanlar, mazbata ve beratlara ulaştık. Halim Ağa Camii Şerifi, İslam Halifesi Fatih Sultan Mehmet tarafından Abdulhalim Ağa’ya verilmiş. Kavaklar Deresi üzerine dört cami inşa edilmiş.” açıklamasını yaptı.

1916 yılında Hacı Mehmet Usta tarafından çantı (zindan) tekniğiyle yenilenen caminin, 1965 yılında ise köyden çıkarılan beyaz ak kesme taşla yeniden inşa edildiğini söyleyen Karayalman, “Her mahalleye cami yapılmasıyla yarım asır kapalı kalan camimiz bugün tekbirlerle açıldı. Sebep olanlardan Allah razı olsun.” diye konuştu.

Caminin çevresi adeta açık hava müzesi

Tarihi caminin çevresinde İslam öncesi medeniyetlere ait çok sayıda kalıntı bulunduğunu da dile getiren Karayalman, “Adeta antik bir açık hava müzesi gibidir. İnler, mağaralar, kaya mezarları, kanyonlar, şelale, kuyular ve kaynak suları ile bu bölge zengin bir tarihi mirasa sahip.” ifadelerini kullandı.

Ünye Kent / Yücel Arslanteke