“Senin adina öyle eserler yapacagim ki; Mihrimah Sultan dendiginde akla Mimar Sinan gelecek!”
Tarih hep savaslari mi anlatir?
Hayir.
Bazen asklari da yazar.
Bugün sizlere tarih ve askin iç içe geçtigi aci bir ask hikâyesi hazirladim.
Bu çok bilinmeyen askin kahramanlari Kanuni’nin kizi Mihrimah Sultan ve Mimar Sinan’dir.
Mimar Sinan, Mihrimah Sultan’a âsikti. Mihrimah Sultan on alti, Sinan elli yasinda idi. Mihrimah Sultan, bazi özellikleri olan bir padisah kizidir. 1522 yilinda Topkapi Sarayi’nda dünyaya gelmis ve çok iyi bir egitim görmüstü. Sultan Süleyman’in dokuz çocugundan biriydi.
Diger çocuklar: Sehzade Beyazit, Murat, Mehmet, Mustafa, Mahmut ve sehzade Cihangir, kizlar Raziye ve Mihrimah Sultandir.
Kanuninin çocuklarinin kaderleri iyi olmamistir, en sevdigi ogullarini bogdurmak zorundan kalmistir.
Istanbul’da bir semte adini veren Sehzade Cihangir ise, kambur, hastalikli bir gençti. Cihangir semti bugün onun adiyla anilir, çok sevdigi abisi Sehzade Mustafa’nin bogdurulmasinin acisina dayanamadi öldü.
Mihrimah Sultan ve Mimar Sinan
Mimar Sinan’in âsik oldugu Mihrimah babasi tarafindan bir erkek gibi yetistirilmisti. Babasi ile seferlere katilir, savas planlari yapardi.
Mimar Sinan, Mihrimah Sultani ilk defa Karabogdan (Romanya) seferi dönüsü Prut nehri kenarinda görür.
Osmanli ordusu Bogdan seferinden dönüyordu önlerine Prut nehri çikti nehri geçmek için üstüne bir köprü yapmak gerekiyordu.
Sinan henüz kalfa ve evli idi. Ilk esi vefat etmis bu ikinci esini de sevmeyerek almisti. Ancak kaderde elli yasinda on alti yasindaki bir kiza asik olmak da vardi.
Haftalarca Prut Nehri'ni geçemeyen Osmanli ordusunda bütün mimarlar seferber olmus ancak bir türlü beklenen köprü yapilamamisti.
“Ya deli olmak gerekir ya âsik…”
Mimar Sinan Kanuniye henüz bir kalfa olmasina ragmen 13 günde bu köprüyü yapacagini söyler. Kanuni güler. Mimar Sinan kendisine güvenmelerini söyler. Bir yandan da gözlerini Mihrimah'tan alamaz. Mihrimah Sinan’a dönerek söyle der. 'Bu kadar mimar bu köprüyü yapamamisken senin on üç günde yapman için ya deli olman gerekir ya da asik…' der.
Sinan boynunu büker Mihrimah’in gözlerinin içine bakar: “Öyleyim, asigim!” der, içinden.
Gerçekten de öyledir. Tam on üç günde köprü biter. Sinan bunun üzerine Kanuni tarafindan bas mimar tayin edilir. Kizini evlendirmek için aday arayan Kanuni'ye damat olarak Mimar Sinan ve Diyarbakir Valisi Rüstem Pasa aday olur. Ama Hürrem Sultan kizini Rüstem Pasa ile evlendirir.
Bu evlenme isinin bir de “Bit” hikâyesi vardir. Çok ilginç bu hikâyeyi de gelecek sayida yazalim.
“Mihrimah Sultan denildiginde akla Mimar Sinan gelecek.”
Prut savasini yazan tarih bu kez savaslarin ortasinda bu acikli ask hikâyesini de yazar ve hikâye bize kadar ulasir.
Bu duruma bir türlü tahammül edemeyen Koca Sinan yemeden içmeden kesilir, zayiflamis ve çökmüstür. Söyle der kendi kendine: 'Bu dünyada sen bana yar olmadin ama, senin adina öyle eserler yapacagim ki Mihrimah Sultan dendiginde akla Mimar Sinan gelecek.”
Sinan, Sultan’a olan sevgisini Istanbul’da yaptigi Edirnekapi ve Üsküdar Mihrimah Sultan Camilerinde gösterir. Camilerden ilki Üsküdar Mihrimah Sultan camisidir, iskelenin karsisindadir.
Mihrimah Sultan, cami bitince “Biraz karanlik olmus.” der.
Dogum Günü Hediyesi
Bunun üzerine Sinan Edirnekapi’da bir tepenin üzerinde Mihrimah için ikinci bir cami daha yapar. Öyle güzel bir cami yapar ki Istanbul camilerinin içinde en çok penceresi olan ve en aydinlik camidir. Ancak burada bir sir gizlidir.
Bu camiye gittigim her seferde pencerelerden sizan renkli isiklara baktikça Mimar Sinan’in karsiliksiz sevgisine saygi ve hayranlik duyarim.
Cami içinde camlardan süzülen rengârenk isiklar ve yüksek kubbesi ile aydinlik ve muhtesem bu cami karsisinda, Mihrimah Sultan hayranligini gizleyememistir.
Sinan Edirnekapi’daki camiyi yaparken Sultan için bir sürpriz tasarlamis ve yilda bir defa gerçeklesen bir tabiat olayini iki cami arasina gizlemistir.
Fakat Mihrimah Sultan daha, bu gizli sirri bilmemektedir.
Üsküdar’daki cami iki minarelidir. Edirnekapi camiyi tek minareli yapmistir.
Kurallara göre sultan camileri iki minareli olmak zorundadirlar.
Sultanlar, sultan esleri, sehzadeler ve annelerinin camileri iki minareli olurlardi. Sadrazam ve daha asagi rütbelilerin camileri tek minareli olmak zorundaydi.
Mimar Sinan Edirnekapi camisini de iki minareli yapmasi gerekirdi. Ama tek minareli yapti. Tek minare bir gönül yarasinin ifadesidir. Sultan kizi iki cami arasindaki sirri ögrendigi zaman ise gözyaslarini tutamamistir. Bu olay, dogum günü olan 21 Mart aksami kendisine gösterilmis ellerini yüzüne kapamis, hiçkirarak aglamistir.
Mimar Sinan Edirnekapi camisinde karsiliksiz sevginin acisini, yalnizligi, kirik bir kalbi anlatmak istemistir.
Iki cami arasindaki sir neydi?
En güzel dogum günü hediyesi…
Peki, bu iki cami arasinda saklanan sir neydi?
Mimar Sinan yaptigi çok ince bir hesapla camiyi ve minareyi öyle bir eksene oturtmustu ki Edirnekapi Camisi’nin tek minaresinin ucundan günes batarken ayni anda Üsküdar’daki Mihrimah Sultan camisinin iki minaresi arasindan dolunay doguyordu. Ve bu olay yilda bir defa 21 Martta meydana gelmekte idi. En büyük sir ise 21 Mart Mihrimah Sultan’in dogum günü idi.
Bir sürpriz daha vardi, Sultan’in adinin anlami Farsça’da “mihr” günes “mah” ay olmak üzere “Günes ve Ay”dir. Büyük mimar adeta, günesi ve ayi minareler arasina hapsederek 21 Mart aksami sevgilisine dogum günü hediyesi olarak sunmustur.
Mihrimah Sultan, 1578 yilinda vefat etti ve babasi Kanuni Sultan Süleyman’in türbesinde babasinin yanina gömüldü. Bu Türbeyi de Mimar Sinan yapmistir. Mimar Sinan, Sultandan sonra on yil daha yasamis, iki kere evlenmis hiç çocugu olmamistir. 17 Temmuz 1588 vefat etmistir.
Kaynak: Osmanli Arastirmalari Vakfi- Sayit Özcan-Milliyet Tarih
9074,62%-0,66
38,64% -0,01
43,79% 0,29
4188,93% 0,16
6818,76% 0,00
Ordu
08.05.2025