Geçen sayidan devam Içinde kimin oldugu bilinmeyen Cumhuriyet Meydanindaki mezar halen esrarini koruyor. Bu konuda ilk ciddi arastirma on yil önce yapilmisti, bu çalismada mezarda kimin oldugu bulunamamis hatta bir mezar oldugu bile kanitlanamamisti. Mezar hakkinda anlatilanlar bir sehir efsanesinden öte gidememis, masallar, rüyalar, hikâyeler birbirine karismis gerçek kaybolmustur. Mezara yanlislikla Kanije Kahramani Tiryaki Hasan Pasa’yi yatirmislardi. Hasan Pasa acaba Ünye’ye nasil geldi? Baskasinin Ünye ile hiç ilgisi pasasi ve evliyasiyla ne isimiz vardi? Geçen sayimizda basladigimiz bu arastirmada bir önceki hafta mezarin geçmisine ait bilgiler verdik, mezarin buraya nasil geldigi konusundaki birkaç hikayeyi yazdik bu sayida da bunlara devam edecegiz. Tiryaki Hasan Pasa Hikayesi Yasar Karaduman arastirmasinda devam ediyor: “Seksenli yillardir, bir gün Hocamiz Hasan Tahsin Kadioglu burada otuz yil kadar önce yani 1950 li yillarda Tiryaki Hasan Pasa diye bir mezar tasi bulundugunu duyar, tasin yanlis okundugunu aslinda baska bir Hasan Pasaya ait oldugunu bilmeden bu konuda bir makale yazar, iste her sey bundan sonra baslar. O dönemki belediye yönetimi bu makaleye dayanarak mezari düzenler basina da: “Kanije Kahramani Tiryaki Hasan Pasa“ diye bir kitabe yazarlar. Burasi artik Kanije Kahramani Tiryaki Hasan Pasa’nin mezari olmustur. Adi geçen kitabe bu sayfada görülebilir. Oysa mezar Ünyeli baska bir pasaya aittir, mezar tasini okuyan kisinin Osmanlicasi yererli olmadigindan Tiryakizade Hasan Pasa yazsini, Tiryaki Hasan Pasa okumus ve mezarin Kanije Kahramani Tiryaki Hasan Pasa’ya ait sanmislardir. Bu yanlis daha sonra çözüldü ve burada yattigi iddia edilen kisinin Kanije Kahramani Tiryaki Hasan Pasa olmayip Ünyeli Bahriye Mirlivasi Tiryakizade Hasan Pasa oldugu onun da mezarinin bu olmayip tasi ile birlikte buradan meydan açilmasi sirasinda tasindigini, sonra kayboldugu bulundu. Ve hatta mezarda kimsenin yatmadigi ve mezarin uydurma oldugu konusunda bulgulara ulasildi. Mezar Tasini da Bulduk Bununla da yetinmeyip bahsi geçen Ünyeli Bahriye Mirlivasi (Deniz Tuggenerali) Hasan Pasanin yanlis okunup ve karisikliga neden olduktan sonra kaybolan mezar tasini da bulunarak olay çözüldü. Bu tas simdi Ortayilmazlar mahallesi Osman Aga camii avlusunda durmaktadir. Tasta Hasan pasanin kim oldugu anlatilmaktadir.. Tasta : “Ünyeli Bahriye Mirlivasi (Tuggeneral) Tiryaki Zade Hasan Pasa ve ölüm yili (1272- 1855) yazmaktadir. . Oysa Kanije Kahramani Tiryaki Hasan Pasa Maresaldi hem de 1611 yilinda Osmanli’nin Budin (Budapeste) sancaginda vefat etmisti. Uzun yillar Ünye’nin orta yerinde duran Kanije Kahramani Tiryaki Hasan Pasa’nin mezari efsanesi böylece kapandi ve mezarin ve üzerindeki Kanije Kahramani Tiryaki Hasan Pasa yazisi kaldirildi. Simdi mezar isimsiz mezar halen gizemini korumaktadir. Mezarin içinde kimim oldugu bugüne kadar açikliga kavusmamistir. (Kaynak: Y. Karaduman, “Mezarda Karisan Pasalar” adli arastirmadan) Mezarla ilgili Sordugumuz Sorular: Mezar hakkinda bilgisi olabilecegini tahmin ettigimiz bir çok kisi ile bire bir görüstük, mezara sahip çikan biri Kumrulu biri Ünyeli iki aile vardi, ayrica geçmiste bu mezar heyet esliginde açildi, açilan mezari ise görenler de var. Röportajlarimizda birçok kisiyle görüstük, farkli cevaplar aldik, Bakalim mezarin akibeti neymis. Mustafa Kavaklioglu Ankara’daki bir aile mezarligin kendi dedelerine ait oldugunu söylüyor. Bununla ilgili Mustafa Kavakli ile görüstük. Bu konuda benim dayimin kizlari var Ankara’da evliler. Esi tarafinin akrabasi bu kisi. Dayimin kizinin kayinvalidesi anlatti bana. Biz gelir dua ederdik dedemize dedi. Ünye’ye bir kis günü gelmis yollar kapali oldugu için (kumrulu) Kumru’ya gidemedigi için burada vefat etmis. Demek ki oraya defnetmisler. Onlarda geldigi zaman demisler burada sizin dedenizin mezari var. Biz hep yillarca gelip ziyaret ettik onu diyor. Emel Karaman Mezarin dedelerine ait oldugu sülaleyle bir araya gelecegim. Onlarla görüsüp bilgi toplayacagim. Kayinvalidemin büyük dedesi diye biliyoruz biz. Hocazade Abdullah Efendi diye geçiyor. Ama niyeyse o mezara Ünye ile alakasi olmayan Tirryaki Hasan Pasa mezari denildi. Onun ölümüyle ilgilide bir söylentide var. Ünye’de ölmüs Sifaciymis . (Hocazade Abdullah Efendi) Hocazade Abdullah Efendi’nin mezari oldugunu ileri süren aile ile görüstüm. Hiç kimsenin dedigi birbirini tutmuyor.
Ailenin yaslilari esfsanevi bir seyler anlattilar. Dogrulugunu bilemiyorum. Hocazade Abdullah Efendi Otaciymis yani tedavide yapiyormus. Bir tedavi için Ünye’ye geldiginde hastalanmis. Bir evde misafir olarak kaliyormus. Evde hastalanmis.Evin kadini da istememis bunu. O günün sartlarinda da demekki memleketine götüremediler. Bir gece evde böyle bir gül kokusu ev böyle çiçek bahçesi gibi falan kokmus. Sabah kalkmislar ki bakmislar adam ölmüs. Ondan sonra kadin çok üzülmüs. Bu iste erenlerden biriydi ben bunun degerini bilemedim falan diye. Onun üzerine Hocazade Abdullah Efendi’nin cenazesini vermemisler ve Ünye’ye gömmüsler.
Bu kisi Hocazadelerin en büyüklerinden Abdullah Efendi. Oradaki yaslilar dediler ki ne zaman basimiz sikissa onsan sifa ve sefaat umariz. Iste herkes biseyler anlati.
Biri dedi ki karli bir günde Kumru’ya gidiyorlarmis Samsun’dan. Karda bunlar kaymislar ne gelen var ne giden var. Iste bir Kadriye Hanim Teyze vardi o ailenin büyüklerinden onun gelini anlatti. Annem elini açip dua etti sefaat ya Abdullah Efendi dedi. 5-10 dakika içerisinde grayder gelip bizi çikardi. Herkes bir sikintiya girdiginde ondan bir sefaat beklediklerini, dileklerinin gerçek oldugunu , her namazda ona dua ettiklerini falan söylüyorlar.
O dönemde bu kisi otaciymis sifali otlarla falan hastaliklari tedavi ediyormus. Simdi sey diyorlar benim sifam, benim duam 7 nesile yeter demis Hocazade Abdullah Efendi. Benim torunlarim 7ci nesil oluyor. Ve buna inaniyorlar. Yani onlari koruyacagina inançlari var. Ailenin böyle bir inanci var. Bunlar Hocazadeler ( Dogu Karadeniz Ve Ordu Fevzi Güvemli( Fevzi Güvemlinin Anilari) kiitabinda Hocazade Abdullah Efendi ile ilgili bilgiler yer aliyor.) Gelecek Hafta Mezar açiliyor, gören üç kisinin anlattiklari
|