{Bu yazi Ünyekent Gazetesi’nin web sayfasinda tek bölüm, gazetede iki bölüm halinde yayinlanacaktir.}
Ticaret ve günlük alisverislerde, ödeme araci olarak kullanilan, agirligi ve içindeki degerli maden miktari onu basan devlet tarafindan üzerine konan resim ve yazi ile garanti altina alinmis, küçük madeni bir para/parçadir.
Paranin atasi olan sikke, Anadolu topraklarinda ortaya çikmistir. Ilk sikke M.Ö. 7. yüzyilda Lydialilar tarafindan icat edilmistir. Altin gümüs karisimi (%40 altin, %60 gümüs) bir maden olan ve “beyaz altin” denilen elektrondan yapilmislardir. Daha sonra altin ve gümüs sikkeler de basilmistir.
1 – Antik kaynaklar
2 – Arkeolojik veriler
Sikkenin icadi ile ilgili bilgi veren antik kaynaklardan ikisi son derece önemlidir. Bunlar Ksenophanes ve Herodot’tur.
Herodot’ta “ …. Bizim bildiklerimiz içinde ilk olarak altin ve gümüs sikke basan ve kullanan ve ilk olarak ufak tefek ticaret islerine girisenler onlardir”(Lydialilar) Bu metinden anlasildigina göre de Herodot’ta tipki Ksenophanes gibi sikkenin icadi ile ilgili olarak Lydialilari isaret etmektedir. Her iki antik yazarin yasadigi dönem dikkate alindiginda verdikleri bilgiler sikkenin icadi konusunda dikkate alinmalidir.
Efes Artemis Tapinagi kazilarinda gerçeklestirilen kazilarda ele geçen bu elektron sikkeler, sikkenin icadi konusunda bir takim tartismalari da beraberinde getirmistir. B.V.Head, bu elektron sikkeler ve Ksenophanes’in sözlerinden, sikkenin Lydialilar tarafindan icat edildigini belirtirken, S.Karwiese ve O. Tekin sikkelerin Lydia bölgesinde bol miktarda dogal halde bulunan elektrondan basilmalari ve daha da önemlisi üzerlerinde Lydia devletinin armasi olan aslan protomlarinin yer almasi, ayrica “FALFET” ve “RKALIM” gibi lydia krallari Kroisos ve Alyattes’in isimleri olabilecegi söylenen yazilarin bulunmasini kanit göstererek, sikkenin bir Lydia icadi oldugunu söylemektedirler.
J.M.Kraay ve C.Howgego gibi numizmatlar ise, bu konuda biraz daha ihtiyatli davranarak, meselenin sikke ile ilgili en erken arkeolojik tabakadaki Lydia sikkelerinin çoklugu ve Lydia’nin en eski sikkelerinin basildigi elektron madeninin Lydia’da bol oldugunun düsünülmesi ile ilgili oldugunu söylerlerken; sikke ile ilgili en erken arkeolojik tabakanin Lydia topraklarinda degil, bir Hellen kenti olan Ephesos’ta bulunmus olmasinin da üzerinde önemle durulmasi gereken bir durum oldugunu belirmektedirler. Her iki numizmat, ayrica sikkenin bir Hellen icadi olmasi gerektigine bir baska kanit olarak, sikkenin Hellen dünyasinda çok çabuk yayilmasini, buna karsin diger yerlerde yayilmanin daha yavas gerçeklesmis oldugunu – Sikke Pers imparatorlugunda ancak M.Ö.6.yy.da ve Hellenize olmus bölgelerde basilmis, Fenikeliler M.Ö.5.yy.a kadar sikke basmamislar, Etrüskler ise, M.Ö.5 – 4. özellikle 3.yy.da sikke basmislardir – gösterirler.
John Boardman ise, sikkenin bir Hellen icadi oldugunu ileri sürerek, siyasal gücüne ragmen Lydia’nin Hellen kültürü etkisi altinda olmasini; buna kanit olarak da, Lydia’nin baskenti Sard’da bir agoranin bulunmasini gösterir.
Tüm açiklamalardan anlasildigi kadariyla bazi arastirmacilar sikkenin Lydia, kimileri de Hellen icadi oldugunu söylemektedirler. Sikke, ister Lydia, ister bir Hellen icadi olsun, söylenmesi gereken tek sey elektron sikkelerin bulundugu tabakanin, insasina Lydia krali Kroisos’un maddi katkida bulundugu M.Ö.560 tarihli yapinin altinda oldugunu ve M.Ö.560 tarihini bir terminius ante quem olarak ele almak; yada E.S.G.Robinson’un bu sikkeleri yeniden inceleyerek sikkelerin M.Ö. 640 – 30 dan daha önceye ait olamayacagini söylemesi ve buna dayanarak bu gün için yaygin bir görüs olan, M.Ö.650 – 600 gibi bir tarihi sikkenin icadi olarak kabul etmektir.
Asurlularin MÖ. 2. Bin yilda Anadolu’ya geldiklerini, Kayseri’de (Kültepe-Kanis) koloni kurduklarini ve Anadolu’ya yaziyi getirdiklerini biliyoruz. Ancak o dönemde para bilinmiyordu. Bu tarihten 1400 yil sonra Lidya’da ilk sikke basildi ve para tedavüle girdi. Basta Anadolu’da olmak üzere tüm topluluklara yayildi.
Ege uygarliklarinin yükselise geçtigi bu süreçte, Anadolu’nun Dogu ile Bati arasinda köprü olmasi, paranin bu topraklarda ortaya çikmasini saglamistir.
Sikkeden önce tahil ürünleri, aletler, üç ayakli kazanlar, sigir ve ingot (öküz derisi seklindeki büyük bakir külçeler) vb. para yerine kullanilmaktaydi. Takas usulü ise, bir ürünü baskasiyla degis tokus etme esasina dayanan yöntemdi. Mali malla degistirme anlamina gelen ayni sistemde, degerleri esitlemek her zaman problem yaratmaktaydi. Bu nedenle elektron, altin ve gümüs gibi degerli madenlerin esdeger= sikke olarak kullanilmasinda öne çikan olgu agirliktir. Sikkenin degeri kullanilan madenin agirligina baglidir.
Antik çagda, belli bir sikkenin agirligi, bu sikkeyi basan sehirlere göre degisiklik gösterebilmektedir. Ayni birim her sehir tarafindan farkli agirliklarda basilabilmekteydi. Ancak ortak agirlik sistemini benimsemis sehirler de vardi.
Büyük birimler daha çok ticari, küçük birimler ise daha çok günlük alisverislerde kullanilmistir.
Sikke üzerinde yer alan yaziya lejand denmektedir.Sikkeyi bastiran hükümdarin ismini, sikkenin basimindan sorumlu, yüksek dereceli memurun (magistratus) ismini, sikke tipinin açiklamasini, sikke kalipçisinin ismini, Hellenistik dönemden itibaren tarihini ve birimini de vermektedir. Bir sikkenin üzerinde, sikkeyi basmis olan halkin ismini belirten yaziya ethnikon denmekteydi.
Sikkelerin ele geçtikleri alanlar ve miktarlari, diger devletlerle olan ticareti, politik ve ekonomik iliskileri açiklar.
VI. Mithradates döneminde Pontos Kralligi’ndaki birçok kentte bronzsikke basilmistir. Bu kentler arasinda en yogun sikke darbi gerçeklestirenkent Amisos (Samsun) olmustur. Kurul Kalesi’nde bulunan sikkelerin basildigidarphaneler içerisinde de Amisos basi çekmektedir. Ayrica Amastris(Amasra), Khabakta (Ünye-Kaleköy), Komana (Tokat), Pharnakia (Giresun)ve Sinope (Sinop) darphanesine ait sikkeler de ele geçmistir.Kurul Kalesi, VI. Mithradates Dönemi sikkeleri sekiz tipiçermektedir. 1. Tip’teki sikkelerin ön yüzünde Tanriça Artemis’in basi sagadönüktür ve basinda stephane vardir. Ayrica omuzunda sadak ile betimlenmistir.Arka yüzde ise tripod bulunmaktadir. Bu tip Amisos darbi ile temsiledilmektedir29. Artemis-Tripod tipi Imhoof-Blumer tarafindan ikinci grupiçinde gösterilip, MÖ 120-111 yillarina tarihlendirilirken30, SNG BM BlackSea bandinda MÖ 125-100 yillari araligina verilmistir31. Callataÿ32 ise busikke tipini MÖ 110-100 yillari araligina tarihlendirmektedir.2. Tip sikkelerde, ön yüzde Perseus’un basi saga dönüktür ve basligikanatlidir. Perseus bu tipte genç olarak betimlenmistir. Arka yüzde, ikipileus arasinda cornucopia yer almaktadir ve pileuslarin üzerinde birer taneyildiz bulunmaktadir. Dikhalkos33 biriminde darp edilen sikkeye Sinopedarbi örnek olusturmaktadir34. Imhoof-Blumer’de, bu tipler birinci grupiçinde gösterilmis ve MÖ 120-111 yillari arasina tarihlendirilmistir. SNGBM Black Sea bandinda MÖ 120-100 tarih araligina verilmis olup35,Callataÿ36 bu tipi MÖ 110-100 yillari araligina tarihlendirmektedir. 3. Tipteki sikkelerin ön yüzünde, basinda sarmasik çelengi ile sagabakan Genç Dionysos, VI. Mithradates gibi betimlenmistir. Arka yüzdecista mystica, panter postu ve thrysos yer almaktadir. Tetrakhalkos birimindedarp edilen sikkeler Amisos kenti ile temsil edilmektedir37. Imhoof-Blumer’a göre besinci grup içinde gösterilmis ve MÖ 90-80 yillari arasinatarihlendirilmis, SNG BM Black Sea bandinda MÖ 85-65 yillari arasina,Callataÿ38 da ise MÖ 100-95 yillari araligina tarihlendirilmistir39.4. Tipi olusturan sikkelerin ön yüzünde, basinda grifon sorguçlumigferi ile sag profilden Perseus basi, arka yüzde ise Pegasos ayakta, soladönük sekilde, ön ayaklarindan biri havada ve su içerken betimlenmistir.
Tetrakhalkos birimindeki tip Amisos darbina örnektir. Imhoof-Blumer’agöre altinci grup içinde gösterilmis olup MÖ 80-70 yillari arasina, SNGBM Black Sea bandinda MÖ 85-65 yillari araligina, Callataÿ41 tarafindanise MÖ 100-95 yillari araligina tarihlendirilmistir.5. Tip altinda degerlendirilen sikkelerin ön yüzündeki Ares’in basi sagadönüktür ve sorguçlu migferi ile genç olarak tasvir edilmistir. Arka yüzdekini içerisinde kiliç vardir. Tetrakhalkos biriminde darp edilen besincitip ile temsil edilen kentler Amisos43 ve Sinope44’dir. Imhoof-Blumer’agöre dördüncü grup içinde gösterilmis ve MÖ 105-90 yillari arasina,SNG BM Black Sea bandinda MÖ 100-85 yillari arasina, Callataÿtarafindan ise MÖ 95-90 yillarina tarihlendirilmistir.
6. Tip içerisindeki örneklerin ön yüzünde Zeus’un basi saga dönüktürve basinda defne çelengi bulunmaktadir. Arka yüzde ise tanrinin sembolüolan kartal, kanatlari açik, basi saga dönük olarak, simsek demetininüstünde durmaktadir. Zeus-kartal tipi, biri 25 mm’lik (obolos), digeri 15mm’lik (tetrakhalkos) iki birimde kullanilmistir47. Kazi sikkeleri içindekiörnekler Amisos48, Pharnakeia49 ve Sinope50darplari olup, tetrakhalkosbiriminde basilmislardir. Imhoof-Blumer obolos birimindeki sikkeleriüçüncü grup içinde göstermis ve MÖ 111-105 yillari arasina tarihlendirilmistir.
Tetrakhalkos birimindeki sikkeleri ise yedinci grup içinde göstererekMÖ 80-70 yillari arasina tarihlemistir. SNG BM Black Sea bandindaise obolos birimindekiler MÖ 100-85 arasina, tetrakhalkos birimindekilerise MÖ 85-65 yillari arasina tarihlendirilmistir51. Callataÿ’da ise her ikibirim MÖ 95-90 yillari araligina önerilmistir52.
7. Tip’deki sikkelerin ön yüzlerinde, basinda Attika migferi ile sagabakan Athena Parthenos (Pallas) basi vardir. Migferi bitkisel bezeme,pegasos ve dört at protomu ile süslüdür. Sikkenin arka yüzünde Medusa’ninbasini kesmis, ayakta, cepheden betimlenmis, kisa khitonlu ve basinda sivrikülahi ile Perseus vardir. Sag elinde harpa, sol elinde Medusa’nin kesikbasini tutmaktadir. Ayaklarinin dibinde ise Medusa’nin cansiz bedeniuzanmaktadir. Her zaman 25 mm.’lik büyük birimde (obolos) basilanAthena- Perseus tipine, Amisos54, Komana55 ve Sinope56 darplari örnekteskil etmektedir. Imhoof-Blumer’a göre dördüncü grup içinde gösterilmisolup MÖ 105-90 yillari arasina, SNG BM Black Sea bandinda57MÖ 85-65 yillari arasina, Callataÿ58 ise MÖ 90-85 yillari araliginatarihlendirilmektedir.
8. Tipi olusturan sikkelerin ön yüzünde, ortasinda Medusa basininbulundugu bir Aigis vardir. Medusa bazen cepheden, bazen de ¾ profildenbetimlenmistir. Basi çevresinde çati kiremidi sistemi ile yerlestirilmis ikiya da üç sira yaprak biçimli pul vardir ve köseleri fiyonklu sekizgen birserit bordürle çevrelenmistir. Arka yüzde, ayakta, saga dogru ilerleyenve omzunda palmiye dali tasiyan Nike vardir. Aigis-Nike tipi yalnizca15 mm’lik birimde (tetrakhalkos) basilmistir59. Pontus ve Paphlagoniakentleri tarafindan yogun olarak basilan bu tip Amastris60, Amisos61,Khabakta62, Komana63 ve Sinope64 kentlerini temsil etmektedir. Imhoof-Blumer tarafindan dördüncü grup içinde gösterilmis ve MÖ 105-90 yillariarasina tarihlenmistir. SNG BM Black Sea bandinda MÖ 85-65 arasinatarihlendirilirken65, Callataÿ66 bu tipi MÖ 90-85 yillari araligina tarihlendirmektedir.
Prof. Dr. S. Yücel Senyurt – Doç. Dr. Atakan Akçay-Kurul Kalesi (Ordu) VI. Mithradates Dönemi Yerlesimi Üzerine Ön Degerlendirmeler / Seleucia | Sayi 6 | Mayis 2016
Cécile Morrison - Antik Sikkeler bilimi Nümismatik, Istanbul 2002, Arkeoloji ve Sanat Yayinlari
Prof. Dr. Vedat Keles, Roma Sikkeleri, Arkeoloji ve Sanat Yayinlari
John Boardman, The Greeks in Asia (2015), Thames & Hudson Yay.
Christopher H. Roosevelt, Lydia Arkeolojisi, Ist. 2017, Koç Üniv. Yay.