Coşkun; Hekim arkadaşlarımıza bir çağrı yapmak istiyorum. Lütfen pes etmeyin. Ülkemizdeki şartlar belki hekimler için zaman zaman sıkıntılı durumlar ortaya koyabilmektedir. Ama bu ülke bizimdir” dedi.
Ordu Tabip Odası başkanı Uzm Dr. Ali Coşkun, yurt dışına giden hekim sayısının her geçen gün arttığına dikkat çekerek, yurt dışına giden hekim sayısının Ağustos ayında zirveyi gördüğünü belirtti.
Türkiye’den yurt dışına giden hekimlere seslenen Uzm. Dr. Ali Coşkun, şu şekilde konuştu;
Ağustosta zirve görüldü!
“ 2023 yılı Ağustos ayında ülkemizden giden hekim sayısı neredeyse zirveyi gördü. Her geçen gün yurt dışına kaydettiğimiz hekim sayısı artıyor. Tabi ki bu ülkemiz içinde hekimlerimiz için de hiç iyi bir durum değildir. Gelecekteki sağlık projeksiyonlarımıza ve yapacağımız sağlık hizmetlerine aslında içerden büyük bir darbedir.
Lütfen pes etmeyin
Bunun önleminin birçok yolu vardır ama ben öncelikle yurt dışına gitmek için çaba harcayan genç hekim arkadaşlarımıza buradan bir çağrı yapmak istiyorum. Lütfen pes etmeyin. Ülkemizdeki şartlar belki hekimler için zaman zaman sıkıntılı durumlar ortaya koyabilmektedir. Ama bu ülke bizimdir. Gayret de el birliğiyle ve bizi yöneten kurumlarla iş birliği içerisinde dertlerimizi daha iyi anlatarak bu sorunlara bir çare bulabiliriz. Bu konuda pes etmeyin. Yurt dışına gitmek hiçbir zaman çözüm değil. Gittiğiniz yerde hiçbir zaman sizi hoş geldin diyerek çok güzel anılarla karşılamayacaklar. Belki buradan daha sıkıntılı günleriniz olacak. O nedenle asla ve asla ülkemizi terk etmenizi istemiyoruz. Sizler hekimlik geleceğimizin mimarları olacaksınız. Dolayısıyla bir ağabeyiniz olarak ve Ordu Tabip Odası Başkanı olarak sizlerin yurt dışına gitmesini asla istemiyoruz. Kalın birlikte düzeltelim bazı yanlışları.
Sorunlara çözüm bulunsun
Bizi yönetenlere de gelince lütfen artık hekimlerle ilgili bu olumsuz tabloları ortadan kaldıralım Bu tablolardan özellikle ilk ikisi başta geliyor. Bir tanesi hekimlere karşı yapılan saldırılar, fiziki ve sosyal medyadan olsun, fiziki olsun, sözlü olsun, şiddet. Hekime karşı şiddeti Terör suçu yapmadıktan sonra biz bu şiddetin önüne geçemeyiz. Hekim bir insanın doğduğundan ölümüne kadar hayatta tutmaya çalışan kişidir. Dolayısıyla belki de hayatımızda Annemizden sonra, babamızdan sonra hem mukaddes kişidir. Dolayısıyla lütfen hekime karşı olan bu saldırının önüne geçelim ve bunu bir terör saldırısı olarak nitelendirelim ve cezalarını da buna göre belirleyelim. İkinci konu, hekime, yerli yersiz açılan davalar, şikâyetler. Bu da Türk Sağlık Sistemi'nde Hekimliğin geleceğine karşı yapılmış en büyük darbelerden biridir. Hekim bir hastasına müdahale ederken sadece ve sadece hastasını kurtarmayı, hastalığın pençesinden kurtarmayı amaç edinmelidir hekim hastasına müdahale ederken acaba bana bu hastanın tedavisinden sonra dava açılır mı? Ceza alır mıyım diye sorularla hastasına müdahale ederse daha da kötüsü acaba ben bu hastamın verdiği ömrü uzatamam. Tedavi etmek şansına rağmen elimde kaybedersen acaba hasta yakınlarından şiddet görebilir miyim? Acaba bir darba maruz kalabilir miyim? Hatta ölebilir miyim düşüncesiyle bir hekim bir hastasını tedavi edebilir mi? Lütfen bizi yönetenlere sesleniyorum. Bu sorunlara çözüm bulun. Bu sorunlara çözüm bulmazsanız hiç istemediğimiz halde maalesef hekimlerimiz yurt dışına gitme eğilimindeler ve giderek bu sayı artmaktadır. Bunu önlemenin tek yolu bizi yönetenlerin bu sorunlara kalıcı çözüm üretmesidir. Ki bu iradenizde var. Bunu da biliyorum. Bunu yapabilirsiniz ve bunu lütfen tarihe gömelim. Tıpkı gelişmiş batı ülkelerinde, hekimler nasıl yaşıyorlarsa, nasıl özgürce hastalarını tedavi ediyor ve arkasından hiçbir yükümlülük ve müeyyideyle karşı karşıya kalmıyorlarsa lütfen ülkemizde de hekimler yararına olan bu durumu ortaya çıkaralım.”