“Ünye Çamlık’ın korunmasını talep ediyoruz!”

Proje kapsamında yaklaşık 470 ağacın kesilecek olmasına dikkat çeken Şahin, “Ordu Büyükşehir Belediyesi; projelerin gerekçelerini halkla paylaşmalı, projelerde nelerin yer aldığı konusunda şeffaf olmalı ve halkın görüşünü almalıdır.” dedi.

Büyükşehir Belediyesi’ni şeffaflığa davet ederek beton ve asfalt odaklı uygulamalardan vazgeçilmesi gerektiğini belirten Özgür Şahin, Ünye Çamlık’ın gelecek kuşaklara bırakılacak değerli bir miras olduğunu vurgulayarak, bu sürece sessiz kalmayacaklarını ifade etti.

Ünye’nin nefes alanı tehdit altında

Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından Ünye Çamlık’ta yürütülen çalışmalar, kamuoyunda tartışılmaya devam ederken, Saadet Partisi Ünye İlçe Başkanı Özgür Şahin projeye ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. 

Çamlık alanında yürütülen uygulamaların doğal yapıyı tehdit ettiğini belirten Şahin, özellikle yaklaşık 470 ağacın kesilmesinin planlanmasına tepki göstererek, “Ağaçların kesilmesi değil, yaşatılması hedeflenmelidir.” ifadelerini kullandı.

“Ünye Çamlık, ortak yaşam alanıdır”

Ünye Çamlık’ın bölge halkı için hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Şahin, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Ünye Çamlık, şehir hayatının yoğunluğu içinde, hâlâ doğallığını koruyabilmiş nadir alanlardan biri olarak bölge insanı için hayati bir öneme sahiptir. Bu alan, çocukların oynayabildiği, ailelerin nefes alabildiği, insanların doğayla temas kurabildiği ortak bir yaşam alanıdır. Sadece bugünün değil, yarının Ünye’si için de korunması gereken doğal ve toplumsal bir mirastır.”

“Doğasının korunması, yaşanabilir bir şehrin ön koşuludur”

Doğal alanların korunmasının gelecek kuşaklara karşı bir sorumluluk olduğunu belirten Şahin, Çamlık’ta gelinen noktaya dikkat çekerek şunları söyledi:

“Doğasının korunması, geleceğin çocuklarına yaşanabilir bir şehir bırakmanın ön koşuludur. Bugün; Ünye Çamlık, Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen projelerle ciddi bir tehdit altındadır. Alanın doğal yapısına zarar veren müdahaleler, uzun yıllardır ağaçların bakımının yapılmaması ve doğal ekosistemin kasıtlı şekilde ihmal edilmesi ile başlamış ve şimdi geri dönüşü zor sonuçlar doğuracak bir aşamaya gelmiştir.”

Şahin, yaklaşık 470 ağacın kesilmesinin planlandığını, bunun yalnızca teknik gerekçelerle açıklanamayacağını ifade etti.

“Bu müdahaleler doğal dengeyi ve kültürel dokuyu tahrip ediyor”

Projeye ilişkin karar süreçlerinde halkın dışlandığını savunan Özgür Şahin, kamuoyunun bilgilendirilmediğini belirterek, şu soruları yöneltti:

“Bu süreçte halkın beklentisi ve görüşü göz ardı edilmektedir. Böylesi bir müdahale için kamuoyu araştırması yapıldı mı? Halkın projelerden haberi var mı? Projelerde neler yer alıyor ve bunlara hangi gerekçelerle karar veriliyor? Tüm bu sorular yanıtsız kalmakta ve halk, kendi yaşam alanının geleceğiyle ilgili karar süreçlerinden dışlanmaktadır.”

Betonlaşma ve sert zemin uygulamalarının doğaya zarar verdiğini vurgulayan Şahin, bu müdahalelerin ekolojik bütünlüğü geri dönüşü olmayan biçimde tahrip ettiğini ifade etti.

“Betonlaşma sosyal ve ekolojik felaketlere yol açar”

Şahin, bölgenin betonlaştırılmasının uzun vadede ciddi sonuçlar doğuracağını belirterek, şu ifadelere yer verdi:

“Doğal alanlar sadece görsel bir değer sunmaz; toprağın, ağaçların ve ekosistemin sağladığı yaşamsal işlevler, iklim dengesinden su yönetimine kadar birçok alanda belirleyicidir. Arnavut kaldırımların sökülmesi, sert zemin uygulamaları ve betonlaşma; toprağın nefes almasını engeller, suyun doğal akışını bozar ve alanın ekolojik bütünlüğünü parçalar. Bu müdahaleler hem doğal dengeyi, hem de alanın kültürel dokusunu geri dönüşü olmayan biçimde tahrip etmektedir. Bölgenin betonlaştırılması ve mevcut müdahaleler, uzun vadede ciddi sosyal ve ekolojik sonuçlar doğurur. Halkın ortak kullanım alanları azalır, sosyal yaşam ve toplumsal etkileşim zayıflar. Çocuklar ve gençler doğal alanlardan uzak kalır; fiziksel ve ruhsal gelişim imkânları kısıtlanır.”

Şahin, yeşil alanların yok olmasının sel riski, su drenaj sorunları ve iklim değişikliği açısından da tehlike oluşturduğunu dile getirdi.

“Ünye Çamlık rant alanı değil, yaşayan bir doğadır”

Açıklamasının sonunda Ordu Büyükşehir Belediyesi’ne çağrıda bulunan Şahin, şu ifadeleri kullandı:

“Bizler Ünye halkı olarak, bu alanın korunmasını talep ediyoruz. Ordu Büyükşehir Belediyesi; projelerin gerekçelerini halkla paylaşmalı, projelerde nelerin yer aldığı konusunda şeffaf olmalı ve halkın görüşünü almalıdır. Beton ve asfalt odaklı uygulamalardan vazgeçilmeli, ağaçların kesilmesi değil yaşatılması hedeflenmelidir. Ünye Çamlık, yatırım veya rant alanı değildir; yaşayan bir doğadır ve gelecek kuşaklara bırakılacak değerli bir mirastır.  Bu mesele yalnızca çevreyle ilgili değil, gelecek için bir sorumluluk ve vicdan meselesidir.  Ünye Çamlık’ın göz göre göre yok edilmesine sessiz kalmayacağız. Bu alanı korumak, bugünün çocuklarına ve yarının Ünye’sine karşı görevimizdir.”