ARİF TAKICI


Aile Haftası


Bu gün aile haftasıdır… İnsan neslinin devamının yegane ana temeli, toplum ve Devlet olmanın en küçük ve en önemli halkasıdır aile. Bir ülkenin varlığı ve istikbalinin nasıl şekilleneceği o ülkenin aile yapısının örf adet ve gelenek manzumesinin karakter ve özellikleriyle yakından ilişkilidir.

  Aileler Devletin alt organlarıdır. Bir ülkede tüm aileler aynı kategoride olmaz kuşkusuz, ama çoğunluk olarak aile yapısı güçlü ise ve ülkenin milli kültürü, medeni yapısı, örf adet, gelenek ve milli bütünlüğünün anlamlandırdığı değerleri ve özellikleri barındırıyor ve yaşatıyorsa, o ülke güçlü bir olur.

  Aile müessesi şansa keder kendi halinde bırakılmamalıdır aslında. Evet, ailenin özgür yaşama hakkı dokunulmazdır, Devlet ailenin nasıl yaşayacağına karar verecek değildir elbette.

 Ancak, Devlet milli eğitim metotlarıyla okulları, diyaneti ve medyayı kolektif verimlilik perspektifiyle iyi ve akılcı kullanarak pekala ülkede aile yapısını güçlü kılarak, ülkeyi de güçlü kılmaya muktedirdir. 

    Devlet savunma, sağlık ve milli eğitimden sorumludur deriz değil mi?

    İşte Milli eğitim dediğimizde mesele sadece okullardan Milli eğitim Bakanlığının sorumlu olduğu değildir çıkarılacak anlam. 

 Mesele şudur ki, Milli Eğitim gerçekten milli eğitim olup milli şuur ve ahengi nakşedebilmelidir zihinlere… Milli duruş ve şuuru yerleştiremezseniz akla ve ruha, tüm insanlarınızın lisans ya da doktora eğitimi almış olmasının çok kıymeti harbiye si yoktur. 

    İkinci dünya savaşında alman orduları çok kısa sürede ta Paris’in içine nasıl girdiler? Fransız gençliğinin o sıralarda milli şuurdan yoksun olmasından!

  Boşuna dememiştir Konfiçyüs: Bir yıl sonrası ise düşündüğünüz pirinç yetiştirin, on yıl sonrası ise düşündüğünüz ağaç yetiştirin, ama yüz yıl sonrası ise düşündüğünüz insan yetiştirin, diye.

  İyi insan yetiştirmek için aile yapısını güçlü kılmak gerek… Güçlü aileden güçlü toplum, güçlü toplumdan ise güçlü ülke olur. Öyle ise aile yapısını güzel ahlaki değerlere ve birlik beraberlik ruhuna sahip temeller üzerine inşa etmek gerek. 

  Birlik beraberlik ruhu, yani ben değil biz ruhu, devletin bekasının temel direği ve teminatı, bir manada sigortasıdır. 

  Bakın ne yazıyor Orhun yazıtlarında: Ey Türk ulusu, üstte gök çökmedikçe, altta yer delinmedikçe, senin ulusunu kim alabilir? Töreni kim bozabilir… Yeter ki ülkende birliğini bozma!

  Ailede birlik ruhunu sağlamak öncelikle ebeveynlerin örnek olmasıyla mümkün olabilir.

  Ailede merhamet, sabır, inanç, maneviyat, terbiye, ar hayâ, vatan ve bayrak sevgisi, küçüklere sevgi büyüklere saygı kavramı gibi yekûn milli değerlerimizi örnek davranışlarımızla ve sohbetlerimizle işlememiz lazım.

 Tabi aile bağlarını güçlendirmek için televizyon, telefon ve internet bağımlılığından uzak durmak gerek.

 Zira birbirimizle geçirmemiz gereken vaktin çoğunu,  insan ruhunu tembelleştiren ve sosyal olmaktan uzaklaştıran bu aparatlarla geçiriyoruz. Güçlü aile, güçlü ülke şiarımız olsun

 

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593