Biliyorsunuz, Istanbul Büyük Sehir Belediyesi Besiktas' da Çiragan Caddesinde 112 adet tarihi çinar agacini hastalikli oldugu gerekçesiyle kesti.
Istanbul'un bazi mekanlarinin bende manevi hatirasi vardir... Bu cedde de onlardan biri. Bu bakimdan bu duruma çok üzüldüm. 1968'li yillarda Istanbul 'da Anadolu Hisari'nda üç yil kadar kalmistim. O zamanlar Babamin amca oglu Dolma bahçe sarayinda devlet memuru olarak çalisan saray rehberiydi. Bana dolma behçe sarayini bir güzel gezdiriyordu. O zamanlar Besiktas Çiragan sarayindaki o asirlik çinarlar çok hosuma gidiyor, bulundugu caddeye tarihi simge olmasinin yani sira mistik mutluluk iksiri gibi seyrine ve hazzina doyamadigim huzur veriyordu. Iste Imamoglu bu agaçlari kestirdi.
Orman mühendisleri Odasi Genel Baskani Hasan Türkoglu, hastalikli oldugu iddia edilerek kesilen agaçlarin tedavi edilebilir olduklarini söylüyor... Türkoglu, su açiklamalarda bulundu: SIT kurulundan rapor aldik diyerek agaç katliami yapilmistir.Bu agaçlarla ilgili karar verilirken konunun uzmanlarina danisilmamistir... Büyük Sehir Belediyesi tüm izinleri aldigini iddia etmisti. Oysa çinar agaçlarinin kesimiyle ilgili müracaat dahi etmedigi görülmüstür'' seklinde konustu. Besiktas sakinleri ve genelde toplum tarihi agaçlarin kesilmesine tepki gösteriyor.
Ancak, isine gelmedigi zaman her makul olaya bile maydanos olan Türk Tabipler Birligi, mühendisler odasi, Mimarlar odasi olaya dair hiç bir açiklama yapmiyor... Ben bu kurumlarin yöneticilerinin amaç ve ideallerinin ne oldugunu hiç anlayamiyorum. Taksim olaylarinda tepkiler koyan bu meslek odalarindan, göstericilere dönerler gönderen, onlari otellerine alan is adamlarindan ve sözde çevrecilerden, Çiragan caddesinde kesilen 112 çinar için tis çikmiyor. Bu nasil bir ahlaktir be kardesim?
Bu Odalarin yöneticilerinin PKK'nin zalimligi ve vatan hainligi için, Fetö için müspet bir açiklama yaptigini duymadim... Yanlissam, özür dilerim.
Ama bazen bakiyorsunuz sagduyu barindirmayan açiklamalari ya da tepkileri ile sizi sasirtiyorlar... Mesela: Asil meslekleri mühendislik olan, Bilali Yildirim, Zafer Çaglayan, Hilmi Güler ve Veysel Eroglu gibi siyasileri, dogal kaynaklarin bilim ve mühendislige aykiri biçimde tahrip edilmesine, çevrenin tarih ve kültür mirasinin kar hirsina feda edilmesine göz yumduklari gerekçesiyle ihraç istemiyle meslek odasindan atilmasina karar verdiler.
Daha çasirtici bir sey söyleyeyim: Basbakan Demirel, birinci bogaz köprüsünü yapmaya kalkistigi için, insaat mühendisleri odasindan ihraç edildi... Turgut Özal, bogaz köprüsü yüzünden, Elektirik mühendisleri odasindan ihraç edildi. Gülmeyin, gerçek bunlar!
Vallaha bu meslek odalari ile PKK lehine imza toplayan cahil ögretim üyelerinin yaptiklarina hiç aklim ermiyor...
