Kırım savaşı sonrası iyice daralmaya başlayan Osmanlı toprakları, üstün teknolojiyle donatılmış Avrupa ulus – devletlerinin tehdidi altındadır.
Dört bir yanda cepheler açılmakta, genel bir seferberlik havası içinde Mehmetçik cepheden cepheye koşmaktadır.
Bu cepheler; Çanakkale Cephesi, Kafkasya Cephesi (Sarıkamış), Kanal Cephesi (Mısır), Filistin – Suriye Cephesi, Irak cephesi, Hicaz – Yemen Cephesi, Galiçya Cephesi (Balkanlar) ve Makedonya Cephesi’dir.
Her ilden, her köyden ve hemen her evden eli silah tutan kişi yahut kişiler “vatan toprağı” için bu cephelere giderek savaşmıştır.
TC. Kimliğine sahip bu toprakta yaşamakta olan her vatandaşın ecdadından birileri mutlaka cepheye gitmiştir. Sadece resmi bayramlarda ve yıldönümlerinde anımsanan bu gerçek, kitap aralarında, basın organlarında ve televizyonda soyut bir parodiye dönüşmektedir.
Tarihsel geçmişimizi yağmalayan, önemsizleştiren bu ve benzeri uygulamalar aşılarak, ecdadımızla organik bağların yeniden kurulması gerekir.
Yukarıda andığımız cephelerin her birine Ünye’den kalkıp giden, savaşarak şehit düşen atalarımızın kaydına rastlamak mümkündür.
Harp Dairesi arşivlerinde, askerlik şubelerinde, nüfus müdürlüklerinin tozlu raflarında ve şehitliklerde Ünye’ye ait isimler mevcuttur.
Sadece Çanakkale Cephesi’nde kayıtlı Ünyeli şehitlerin listesi:
Lakap | Adı | Rütbe | D. Yılı | Ask. Şb. | Ölüm Tarihi | İlçe
| Köy Bucak | Çanakkale’de Şehitlik mevkii |
Kürtoğlu | Hasan oğlu Ali | Er | 1307 | Akkuş | 21.9.1915 | Akkuş | Çayıralan | Kerevizdere |
Bekiroğlu | Yusuf oğlu Hüseyin | Er | 1308 | Akkuş | 23.2.1915 | Akkuş | Kuşçulu | Kanlısırt Harbi |
- | Mehmet oğlu Ahmet | Yzb. | 1312 | Ünye | 8.8.1915 | Ünye | - | Barbaros H. Zırhlısı |
Kasap | Ahmet oğlu Ali | Er | 1301 | Ünye | 18.2.1915 | Ünye | - | Arıburnu |
- | Hüseyin oğlu Ali | Er | 1307 | Ünye | 15.2.1915 | Ünye | - | Arıburnu |
- | İsmail oğlu Ali Rıza | Yzb. | 1299 | Ünye | 0.2.1915 | Ünye | - | Kilidbahir |
Kuruoğulları | İbrahim oğlu Cemal | Başç. | 1306 | Akkuş | 8.8.1915 | Akkuş | Düvencili | Barbaros H. Zırhlısı |
Kaygısızoğlu | Mehmet oğlu Mehmet | Er | 1306 | Akkuş | 26.5.1915 | Akkuş | Çaldere | Barbaros H. Zırhlısı |
- | Ali Faik | Er | 1298 | Ünye | 23.6.1915 | Ünye | - | Arıburnu |
- | Mustafa oğlu Mahmut | Onbş. | 1305 | Ünye | 23.4.1915 | Ünye | - | Merkez Hastanesi |
- | Abdullah oğlu Mehmet | Er | 1308 | Ünye | 2.5.1915 | Ünye | - | Seddülbahir |
- | Süleyman oğlu Mehmet | Er | 1292 | Ünye | 14.2.1915 | Ünye | - | Arıburnu |
Kaygusuzoğlu | Mehmet oğlu Mevlüt | Er | Ünye | 8.8.1915 | Ünye | - | Barbaros H. Zırhlısı | |
Abdulhamid oğlu Mustafa | Er | 1309 | Ünye | 7.10.1915 | Ünye | - | Seddülbahir | |
Sanioğlu | Mehmet oğlu Mustafa | Er | 1308 | Ünye | 16.4.1915 | Ünye | - | Seddülbahir |
Tüfekoğlu | Mehmnet oğlu Mustafa | Er | 1308 | Ünye | 8.4.1915 | Ünye | - | Seddülbahir |
Çekiçoğulları | Recep oğlu Ramazan | Onbş. | Ünye | 8.8.1915 | Ünye | - | Barbaros H. Zırhlısı | |
İlyasoğulları | Hasan oğlu Şaban | Onbş. | 9.8.1915 | - | Barbaros H. Zırhlısı | |||
- | Recep oğlu Yusuf | Er | 1309 | Ünye | 7.10.1915 | Ünye | | Seddülbahir |
Kaynak: Osman Doğan, Tarih Boyunca Ünye, s.362 – 374
Ünyeli şehit listesi şüphesiz bu kadar değil…
Diğer cephelerden dönmeyen, şehit düşen Ünyelilerin adları bir hayli kabarık...
Listelerde yer almayıp tesadüfen cephede tutulan günlüklerden, baba ocağına yazılan mektuplardan ve şehitliklerden Ünye’ye ait isimlere rastlıyoruz.
ÜNYE’Lİ YARBAY ALİ KEMAL
Yolu Çanakkale’ye düşenler, Soğanlıdere Şehitliği’ne uğrarsa, şehitlikteki mermer mezar taşlarından birinde ay yıldız işlemesinin altında “Ünye Yarbay Ali Kemal” ibaresini göreceklerdir. Tepeden bakıldığında ay yıldız şeklinde görünen mezarlıkta, 600 mezar yer almaktadır. Burada şehit olduğu belirlenen askerlerin isimleri tek tek mermerlere işlenmiş ve daha sonra bu taşlar asker başlığı (miğfer) biçiminde sembolize edilmiştir.
Ünye Yarbay Ali Kemal - Çanakkale Soğanlıdere Şehitliği
- Fotoğraf: Ünye Kent Gazetesi Sahibi Gazeteci Ali Öztürk
Soğanlıdere Şehitliği ve Gelibolu Yarımadası.
SEDDÜLBAHİR CEPHESİ’NDE ÜNYELİ RIZA
1915 Haziran’ı sonunda 7.Tümen 21. Alay’a bir grup Karadenizli gönüllü gelir. En zor görevlerde yer alan bu usta askerler, alay komutanı Saip Avcı’nın anı defterinde yer almaktadır.
Çanakkaleli yazar Hasan Hüseyin Maltepe’nin değişik kaynaklardan derlediği Kaybettikleri ile Kazananlar adlı kitabında, Komutan Saip Avcı’nın anılarında bahsi geçen Karadenizlilerden biri Ünyeli Rıza’dır. Yazar Maltepe kitabını imzalayarak Avukat Turgay Hancı ve Ünye’den Nisan 2004’te Çanakkale Şehitlikleri’ne geziye giden bir grup arkadaşına vererek, gruba mihmandarlık eder.
Kerevizdere mahallinde keşif kollarına baskınla görevlendirilen üç Karadenizliden sadece biri birliğine döner. Düşman mevzisini dağıtıp, ellerinden aldıkları ağır makineliyi sırtlayıp gelen Ünyeli Rıza Çanakkale’deki görevini tamamlayarak daha kaç cepheye gidip savaşmıştır, bilinmez…
ÇAVDAR KÖYÜ’NDEN OSMAN OĞLU HÜSEYİN
Çanakkale Savaşlarından iki yıl önce bölgeye gelerek konuşlanan Ünye Alayı 70. Redif Taburu’ndan Osman oğlu Hüseyin, o dönem Ünye’ye bağlı Akkuş Beldesi Çavdar Köyündeki babasına bir mektup yazar. 1913 Ağustos’unda yazılan mektup, Ünye’de bir binanın inşaatında duvara gizlenir. Ancak 95 yıl sonra binanın yıkımı sırasında tesadüfen tuğla arasında bulunan mektup, Ünye Tarih Araştırma Grubu tarafından değerlendirilir. Sayın İrfan Dağdelen’in transkripsiyonuyla deşifre edilir ve mektup, yazarı er Hüseyin’in evine 95 yıl aradan sonra ulaştırılır. Evde, mektubun yazıldığı tarihte üç yaşlarında olan ve mektupta bahsi geçen “mahdumum” dediği oğlu Hasan’a verilir.
O tarihte 98 yaşında olan Hasan Uncu ile ilgili yazımız Radikal Gazetesinde yayınlanmıştı. (Mayıs 2008)
1913 Tarihli, tuğla arasında bulunan Cephe’den yazılmış er mektubu Ünye Müze Evi arşivinde korunmaktadır.
ŞEHİTLERE DOKUNMAK
Bir asır önce Cephe’de yazılmış mektubu elimize aldığımızda, sadece mektubu yazan er Osman oğlu Hüseyin’in değil, savaşın içindeki tüm şehit ve gazilerin duygularının dile geldiğini hissettik. Adeta yanı başımızda durarak kendi mektuplarını bizimle birlikte yeniden yazıyorlardı. Diriliş romanını yazan Turgut Özakman’ın omuz başında durarak, yazdıklarını denetleyen bazı şehitler gibi, elimizdeki mektubu doğru okuyup okumadığımızı denetleyenler olduğu hissine kapıldık.
Üç cephede savaşan, çocuklarından birini kundakta, diğerini ana karnında bırakan ve gittiği son cepheden geri dönmeyen Çavdar köyünden Osman oğlu Hüseyin…
96 yıl önce yazdığın bu mektubu okurken, bir kez daha minnetle aziz hatıran önünde eğiliyoruz.
ÜNYE TARİH ARAŞTIRMA GRUBU
Ahmet Derya Varilci - Ahmet Kabayel
20 Mart 2009 tarihli Ünye Kent Gazetesi’nde yayınlanan yazımızdan güncellenmiştir.