Tarım politikası nedeniyle çiftçi ve köylü artık üretemez, hayvancılık yapamaz hale geldi. Girdi fiyatlarının yüksekliği, yetersiz gelir desteği çitçiyi bitirdi.
Binbir emekle yetiştirdiği tarımsal ürün para etmiyor, tarlada çürümeye bırakılıyor. Oysa büyük kentlerde domates, patlıcan, biber, soğan ve patates fiyatları cüzdan yakıyor. Kazanan emektar çiftçi değil, aracılar oluyor, halk ateş pahası fiyatlarından dolayı sebze ve meyvenin yanına yaklaşamıyor.
Tarımda bu olumsuzluklar yaşanırken şimdi de don köylüyü vurdu. Son 30 yılda görülen en ağır don, elma, erik, kiraz, fındık, ceviz, üzüm, kayısı, şeftali, aklınıza ne gelirse tüm meyveyi tomurcuk halinde iken yaktı. Çitçiler, 30 yıldır böyle bir doğal afet yaşamadıklarını, belki de 2-3 yıl daha ağaçların meyve vermeyeceğini ifade etti. Bu yaz, don vurmasından ötürü üretimin çok az olacağı, meyvenin 100-150- TL’den aşağı satılmayacağı bildiriliyor. Bir zamanların örnek tarım ülkesi Türkiye, talep açığını ithal ürünlerle karşılamaya çalışacak. Yüksek fiyattan satılacak ithal ürünlerin yanına kimse yakalaşamayacak. Öylesine olumsuz bir tablo var ortada.
Çitçi burnundan soluyor, ne yapacağını bilemiyor. Zararlarının Tarım Sigortaları Havuzu’ndan (TARSİM) karşılanmasını, devletin yardım elini uzatmasını bekliyor. Geçtiğimiz günlerde tüm ülkede görülen nisan karı ve donu neredeyse tarımı, dolayısıyla çitçiyi, köylüyü bitirdi. Hem üretici hem tüketici bunun bedelini ceplerinden çıkacak para ile ağır şekilde ödeyecek. Yerli ürün çok az olacak, çarşı-pazara gelen de ateş pahası fiyattan satılacak.
CHP, milli irade mitinglerinin ikincisini seçimlerde çok az oy aldığı Orta Anadolu kenti, çiftçi yuvası Yozgat’ta gerçekleştirdi. Coşkulu kalabalığın katıldığı mitinge CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in konuşma yapacağı alana çok uzun traktör konvoyu eşliğinde sürdüğü traktörle gelmesi, sekiz köşeli kasketle halka hitap etmesi damga vurdu. Yer Yozgat olunca hali ile konuşmaların öznesi çitçi ve yaşadığı sorunlar oldu. Çiftçilerin sorunları mitingin gündemi idi. Nasıl olmasın ki yetiştirdiği, emek harcadığı ürün bu yıl don nedeniyle bitti. Zaten maddi sorunlar yaşıyordu, don tuzu biberi oldu.
Anımsanacağı üzere, Yozgatlı çitçiler bir süre önce traktörlerle konvoy oluşturarak Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasını protesto etmişlerdi. Eylemleri hayli yankı bulan çiftçilere, eylemlerinden dolayı trafik para cezası yazmıştı. Olayın kamuoyuna yansıması üzerine Ekrem İmamoğlu ile Özgür Özel para cezalarını üstlendi. CHP, bu gelişmeler üzerine milli irade mitinglerinin ikincisini Yozgat’ta yapma kararı aldı.
19 Nisan’da gerçekleştirilen mitinge kimsenin ummadığı kalabalık katıldı, meydan doldu taştı. Coşkulu kalabalığın meydana sığmaması her bireyi vuran yaşam pahalılığına, çitçinin sahipsizliğine ve en önemlisi demokratik hakkını kullanan köylüye yazılan binlerce TL tutarındaki trafik cezasına karşı duruş idi. Yetiştirdiği ürün para etmiyor. Etse bile kendisi değil, aracılar kazanıyor. Bu koşullar çiftçiyi ayağa kaldırdı. Hele yazılan para cezasını hiç kabullenemediler. Nitekim, çiftçiler adına konuşan Abdullah Ceylan, “Bana 1 milyon TL ceza yazmışlar. 100 milyon TL yazmazsınız namertsiniz. Bu düzeni yıkacağız. Turbunan şalgamınan devlet idare edilmez. Adalet ile hukuk ile idare edilir. Bunları onlara hesabı geldiğinde soracağız” diyerek hem yaşadıkları sorunlara hem de trafik cezasına olan tepkisini dile getirdi. Abdullah Ceylan’ın “Turbunan şalgamınan devlet yönetilmez” sözü iktidara gönderilen dikkate çekici mesajdı.
CHP ve Özgür Özel, Saraçhane Mitinglerinin ardından başlatılan “ milli irade” mitingleri ile dar ve sabit gelirli kitlenin beğenisini kazanmayı sürdürüyor. Samsun ve Yozgat mitinglerinde alanları dolduran kalabalık bunun açık göstergesi. Milyonlarca gariban hayat pahalılığından öylesine bunalmış ve canı yanmış ki, sarılacak bir dal arıyor. CHP, bunu çok iyi değerlendiriyor, halkla kucaklaşıyor. Meyvesini de alıyor. Yapılan anketler CHP’nin oy oranı ile birinci parti olduğunu gösteriyor. Son genel seçimlerde milletvekili çıkaramadığı Yozgat’ta bu denli coşkulu kalabalık alanı dolduruyorsa diğer kentlerde durumun daha farklı olacağı aşikar.
CHP genel başkanlığı koltuğuna oturduğunda burun kıvrılan, tebessüm edilen, emanetçi gözü ile bakılan Özgür Özel, düşük gelir ve aylıkla ayakta kalmaya çalışan emekliyi, emekçiyi, memuru, çiftçiyi, esnafı, dul ve yetimi öncelemesi sorunlarına dikkat çekmesi, her mitinginde ve konuşmasında onları sahiplenmesi tabanda kendine olan güveni giderek sağlamlaştırıyor. Akıllı politika yürütüyor Özgür Özel. İnsanlar maddi yoksunluk içinde ve arayışta.
