Ey Atinalılar, sizleri sayıyor ve seviyorum, ama sizlere olmaktan çok Tanrıya boyun eğecek ve yaşamım ve gücüm sürdükçe hiçbir zaman düşünmeye ve sizleri zorlamaya son vermeyeceğim, karşılaştığım herkese gerçeği gösterecek ve ona kendime özgü konuşma yolumda şunları söyleyeceğim:
Sen, dostum,—büyük ve güçlü ve bilge Atina kentinin bir yurttaşı—en büyük parayı, en büyük onuru, en büyük şanı kazanmak için sınırsız bir kaygı göstermekten ve hiçbir zaman saymadığın ve özen göstermediğin bilgelik ve gerçeklik ve ruhunun en büyük gelişimi konusunda böylesine az kaygılanmaktan utanmıyor musun?
Çünkü bu bana Tanrının buyruğudur; ve inanıyorum ki kentte benim Tanrıya hizmetimden daha büyük hiçbir iyilik olmamıştır. Çünkü yapmaya çalıştığım tek şey yaşlı ya da genç tümünüzü de ilkin bedenleriniz ya da paralarınız için değil, ama her şeyin üstünde ruhunuz için ve onu olanaklı en iyi ruh yapmak için kaygı duymaya inandırmaktır.
Sizlere varsıllığın erdem getirmediğini, ama erdemin hem bireyi hem de devleti varsıllık ve başka her türlü iyiliğe ulaştırdığını söylüyorum.
Öğrettiklerim bunlardır, ve eğer gençliği yozlaştıran öğreti buysa, zararlı bir insanım. Ama eğer biri öğretimin bu olmadığını söylüyorsa, söylediği saçmadır.
….
Bu yüzden, Atinalılar, ister Anitus'u dinleyin ister dinlemeyin, ister beni bırakın ister bırakmayın, ama ne yaparsanız yapın birçok kez ölmem gerekse bile yolumu hiçbir zaman değiştirmeyecek olduğumu anlayın.
…….
Bilmenizi istiyorum ki, eğer ben dediğim gibi biriysem ve siz beni öldürürseniz, beni incittiğinizden çok kendinizi inciteceksiniz.
Beni hiçbir şey incitmeyecek—ne Meletos ne de Anitus bunu yapabilir; bunu yapamazlar çünkü inanıyorum ki Tanrı yasası kötü bir insanın kendinden daha iyi birini incitmesine izin vermez.
………
ve böylelikle o ve başkaları ona çok büyük bir kötülük yaptıklarını sanabilirler; ama ben aynı görüşte değilim. Çünkü şimdi yapmakta olduğu kötülüğün, haksız olarak bir başkasının yaşamını alma kötülüğünün çok daha büyük olduğuna inanıyorum.
Ve şimdi, Atinalılar, savunmamı çoğunuzun sanabileceği gibi kendi adıma değil, ama sizin adınıza yapacağım, öyle ki sizlere tanrı armağanı olan beni mahkum ederek bir yanlışlık yapmayasınız. Çünkü eğer beni öldürürseniz, gerçi bunu söylemek tuhaf olsa da, tanrı tarafından devletin başına sarılmış benim gibi bir başkasını daha kolay kolay bulamayacaksınız; devlet büyük ve soylu bir at gibidir ki, tam bu büyüklüğünden ötürü devimlerinde ağırdır ve onu irkitecek atsineği gibi birşeye gereksinir.
Ben Tanrının devletin başına sardığı o atsineğiyim, ve gün boyunca ve her yerde sürekli olarak üzerinize yapışır, sizi uyandırır, inandırır, ve kınarım. Benim gibi bir başkasını kolay kolay bulamazsınız, ve bu yüzden sizlere beni sakınmanızı salık veririm.
Uykudan birden uyandırılan biri gibi canınızın sıkıldığını duyabilir, ve Anitus'un öğütlediği gibi kolayca beni bir vuruşta ezebileceğinizi düşünebilirsiniz; ama o zaman yaşamlarınızın geri kalanı boyunca uyuyacaksınız, ta ki Tanrı sizlerden kaygılanarak bir başka atsineği gönderinceye dek.


