HAKAN ŞAŞMAZ


ÇOCUKTA BEYİN &ZEKA GELİŞİMİ VE HER YÖNÜYLE ÇOCUK VE AİLE EĞİTİMİ “EMPATİK HİKAYELER VE EĞİTİME BAKIŞ AÇISI”(61)


      Hikaye ya bu; kırlangıcın biri bir gün bi adamın yanında çok mutlu olacağını hissetmiş. Her gün pencerenin önüne gelir, onu izlermiş. Bir gün bütün cesaretini toplamış ve adama:  “ Uzun zamandır seni izliyorum, beni ancak senin yanında mutlu olabilirim.”,   demiş. Adam saçmalama, sen bir kuşsun ben ise bir insan durduk yere sende nereden çıktın diye bunu içeri almamış, pencerenin önünden kovalamış kırlangıç yine gelmiş “tamam seni hiç rahatsız etmeyeceğim.” demiş.   Sadece çok iyi dost olalım demiş adam yine kabul etmemiş ve kovalamış kırlangıç tekrar gelmiş bak demiş hava çok soğuk seninle çok iyi arkadaş olalım beni içeri al soğukta donacağım demiş sıcak ülkelere göç etmek zorunda kalıcam lütfen beni içeri al demiş adam yine almamış kırlangıç çok üzgün bir şekilde başını önüne eğmiş ve gitmiş. Aradan çok zaman geçmiş adam pişman olmuş yaz gelmiş diğer kırlangıçlara sormaya başlamış ama gören olmamış sonunda danışma ve bilgi almak için bilge bir kişiye gitmiş olanları anlatmış. 

        Bilge kişi demiş ki kırlangıçların ömrü altı aydır. Hayatta bazı fırsatlar vardır, sadece bir kez elinize geçer. (bu bir iş olabilir, bir arkadaş olabilir, bir eş olabilir, değer vb. olabilir) Değerlendiremezseniz uçup gider ve kırlangıç gibi bir daha geri gelmez. Hayatta bazı insanlar vardır, sadece bir kez karşınıza çıkar değerini bilmezseniz kaçıp gider ve asla geri gelmeyecektir.  Sanırım dikkatli olmak lazım. Her an karşımıza bir fırsat çıkmaktadır. Hayatta farkında olalım veya olmayalım acaba bugüne kadar kaç kırlangıç kovaladık.               Burnumuzun ucunda göremediğimiz gerçeğin seviyesi ile bildiğimiz ama görmediğimiz Himalayaların tepesindeki Everest aynı yükseklikte olsa gerek.                                                                                                                                                                         

 H.ŞAŞMAZ                                                                                                                                                  

Daha önce bahsettiğim gibi ortalama olarak insan beyni aynı ağırlıktadır.Aşağıda ki beyinler aynı gibi görünüyor değil mi? Evet hepsi fiziksel ve metabolik olarak aynı.Ama içlerinden birisi çok yüksek IQ’ya sahip.Bir başkası Dawn Sendromlu , diğer ikisi saralı ve normal kapasiteye sahip dersek ne düşünürsünüz ?              

Saralı beyin Üstün zekalı beyin Dawn Sendromlu Normal beyin

Bilim adamları bu beyinlerdeki farklılıkların onların beyinlerinde oluşan kıvrımların çokluğu ve derinliği ile alakalı olduğunu söylemektedirler. 

Zekanın gelişmesi beyindeki kıvrımsal görünüşün fazla olması ile ilişkilendirmektedirler.

Duyu organları daha çok uyarılan ve beynin ihtiyaç duyduğu yağlarla beslenen çocukların beyinlerindeki sinir ağı demeti ve gelişimi arttığı gözlenmiştir. Bilim adamları bu kıvrımların artmasını zekanın bir göstergesi olarak saymaktadırlar. (ki -yağlar beynin %60’ını oluşturur. Özellikle gelişim döneminde ağırlıklı olarak omega 3 ve omega 6 içeren özellikle doymamış yağlar ) 

Ayrıca iyi beslenmeyen, gelişme döneminde yeterince uyarı almayan çocukların beyinlerinin bir hamur şeklinde ve kıvrımlarının daha az olduğu bilim adamlarınca tespit edilerek, dikkat çekilmiştir.

Yukarıdaki gözlenen beyin MR’ larında doğuştan gelen sonradan kazanılan kıvrımlar dikkat çekicidir.

ŞU AKILDAN ÇIKARILMAMALIDIR:

Beyin ve  sinirler arasındaki bağın ,eş güdümün  en kuvvetli olduğu zaman (yani algılamanın, dolayısıyla öğrenme en üst düzeyde olduğu zaman ) insanın stres , kaygı gibi olumsuz duygulardan  uzak, sevgi ve neşe gibi olumlu duygulara sahip olduğu zamanlardır.

 

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593