“Orman; agaçlarla birlikte, diger bitkiler, hayvanlar, mikroorganizmalar ve toprak gibi canli ve cansiz varliklarin olusturdugu bir ekosistemdir.”
Aldigimiz her temiz solugu, yedigimiz her lokmayi ve içtigimiz her yudum suyu doga sessizce bizim için üretiyor. Maalesef Insan var oldugu ilk günden bu yana kendisine yasam veren her seyi dogadan aldi ve bir tarafta deprem, bir tarafta yangin, bir tarafta sel.
Evet ne yazik ki; içinde yasadigimiz çagda insan doganin yasam için önemini unuttu ve onu tarihte hiç görülmemis bir hizla yok etmeye basladi. Bu nedenle binlerce canli türü, ormanlar, bozkirlar, su kaynaklari, iklimler ve tabii ki sonuç olarak insanin kendi gelecegi tehlike altindadir.
Doganin yasamasi için, gelecek kusaklara yasanasi bir dünya birakabilmek için harekete geçmek artik her bir insan için nefes alip vermek kadar önemli.
Dr.Guy Mcpherson’u bir sözü çok manidar “Eger paranin çevreden daha önemli oldugunu düsünüyorsaniz, bir de nefesinizi tutarak paralarinizi saymayi deneyin.”
Evet degerli okurlarim; yanan bir ev veya bir agaç yerine gelirde ya o ormanlarda yasayan hayvanlar canlilar ne olacak geri gelecek mi, nasil bir vicdan bu kadar canliya kiyabilir…
Ormanlarimiz tüm halkimizin kolaylikla erisebilerek istifade ettigi ortak degerimizdir. Ormanlarin korunmasi kadar ormanlardan dogru bir sekilde istifade edilmesi ve muntazam bir sekilde gelisen ormanlar için dogru müdahalelerin yapilmasi da çok önemlidir.
El birligiyle yönetilen, isletilen ve korunan ormanlar, sonraki nesillerin temiz gelecek sigortasidir. Üzerimize zimmetli bu büyük emaneti saglikli bir sekilde ayakta tutabilmek için hepimizin üzerine düsen görevi yerine getirmesi son derece elzemdir. “AGAÇSIZ MEMLEKET, DUVAKSIZ GELINE BENZER”
Ülkemizde ormanlarin genis ölçüde tahribine orman yanginlari sebep olmakta olup Orman yanginlarinin % 97’si insanlar tarafindan tedbirsizlik, dikkatsizlik sonucu çiktigini düsünürken kasten çikarildigi yöndeki haberler gerçekten ürkütücüdür. Ormanlarimiz sadece yanginlarla degil maden sahalari ile de yok edilmektedir. Maalesef orman ve tarim arazilerimiz, yasamimiz tehdit altindadir.
Birlesmis Milletler kaynaklarina göre; Dünya nüfusunun %40’ini olusturan 80 ülke simdiden su sikintisi çekmektedir. Çöllesme ve kuraklik dünyadaki 4 milyar hektardan fazla alani ve bizimde içinde bulundugumuz 110 ülkede yasayan 1 milyar 200 milyon insanin yasamini dogrudan tehdit etmektedir. Bütün bu olumsuz gelismeler, besin üretimi, içme suyu kaynaklari ve sürdürülebilir kalkinma için bir tehdittir.
Atmosferdeki asiri karbon birikimini azaltmanin en etkili yollarindan biri bireysel ve kurumsal olarak alinacak tedbirlerin yaninda karbonu tutan canli dokunun, yani ormanlarin çogaltilmasidir. Orman agaçlari, gövdesi, dallari, yapraklari ve toprakta karbonun önemli bir kismini tuttugundan, atmosferdeki karbon miktarini azaltma anlaminda büyük yararlar saglamaktadir.
Sunu unutmayalim ki yanan ormanlarimiz degil, gelecegimiz, yüregimiz, cigerimiz yanmaktadir. Eger; Agaç yoksa yagmur yok. Yagmur yoksa su yok. Su yoksa meyve, sebze yok. Hayat yok, gelecek yok, akcigerlerimiz yok, nefesimiz yok.
Son bilgilere göre 38 ilimizde 154 noktada Orman yanginlari sonrasinda gerek disaridan gerek Devletimiz tüm imkanlari ile gerekse milletimizin adeta seferberlik misali canlari pahasina yapilan müdahale ile 145 nokta kontrol altina alinmis olup, Antalya 2, Isparta 1, Denizli 1 ve Mugla da 5 noktada yanginlar devam etmektedir.
Ülkemiz yangin yeri…Ormanlarimiz yaniyor, issizlik, ekonomi, egitim, güvenlik, siginmaci daha bir çok olumsuzluk…. Allahim Devletimizi ve Milletimizi korusun…
Hal böyleyken, Memleketimiz cayir cayir yanarken her zaman oldugu gibi bir bilgi kirliligi beraberinde çokbilmislik. Herkes her seyi biliyor ve kendini afet uzmani zannediyor. Ve bu yalan yanlis ortada dolasan bilgi kirliligi maalesef bu afetlerde cani pahasina sahada çalisan insanlarimizin morallerini bozdugunu düsünüyorum.
Bakiniz;
28 Temmuz 2021 tarihli resmi gazetede yayinlanan 7334 sayili yasa ile; yanan orman alanlari dahil tüm orman alanlarinin turizm bölgesi olma yolunun açilmasi iddialarinin asilsiz olduguna inanmak isterim.
Konusulacak yazilacak o kadar seyler varken susmak neden? Memur, isçi, ögrenci, üretici hak aramak için sokaga çiktiginda üzerine su yigan Tomalar yangin söndürülmede kullanilmiyor? Bir Toma 5.000 lt suyu 150 mt mesafeye sikabiliyor…
Milas da kameralar karsisinda üç bakanimizin yaninda Milas belediye baskanimizin da olmasini isterdim. Evi yananlara ivedilikle konut yapilacagi haberlerini duydugumdaki sevinçle, baska bir belediye baskaninin evi eski olanlar, keske bizim de evimiz yandaydi sözleri ile yasadigim sevinç yerini büyük tarifi ve telafisi olmayan bir hüznü yasamak istemezdim. Çaresizlik karsisinda dökülen gözyaslarini, yasamini yitiren isçi kardesimizi, kaybettigimiz milyonlarca canliyi, agaçlarimizi, dogamizi unutmayalim. Gün yaralarimizi hep birlikte sarma günü, gün birlik olma günü, milli seferberlik günüdür.
Gün, yaralarimizi sarma günüdür. Yangindan etkilenen tüm yurttaslarimiza geçmis olsun dileklerimi iletiyor, yanginin en kisa sürede kontrol altina alinmasini ve baska can kaybi olmamasini diliyorum.
“Yanginlarda sönecek, canimizi da esirgemeyecegiz” diyen 154 araçlik konvoyla ilçemizden geçen komsumuz canimiz Azerbeycan yangin söndürme ekibine sonsuz sükranlarimi sunuyorum.
Ormansiz bir yurt, vatan degildir diyen M.Kemal Atatürk’ü de bir kez daha rahmetle minnetle aniyorum.
Evet; Ülkemizde günlerdir devam eden orman yanginlariyla içimiz yaniyor, üzülüyorken 1 Agustos Pazar aksami ilçemizde Uslu Findik fabrikasinda meydana gelen yanginla üzüntümüz daha da artti. Yanginda büyük çapta maddi zarar meydana gelirken tek tesellimiz can kaybinin olmamasidir.
Ilçemiz ve Ülkemiz ekonomisinin önde gelen firmalari arasinda yer alan Uslu findik’in bir an önce yaralarini sarmasini ve tez zamanda yeniden üretime geçmesini temenni ediyorum. Sayin Mustafa Uslu’ya ve tüm çalisanlarina geçmis olsun diliyorum. Ve bu aci içerisinde Sayin Mustafa Uslu’nun ülkemizdeki yangin yerine hayvan yemi göndermesi, bu anlamli davranisindan dolayi kendilerini bir kez daha tebrik ve takdir ediyorum.
Evet deginmeden geçmek istemedim. Belki sesimizi duyan, bir okuyan olur;
Bölgemizin en önemli geçim kaynagi Findik sezonunda nasirli ellerin, geçimini topragi isleyerek saglayan, ülkemin gerçek sahipleri üreticilerimiz, milli ürünümüz findigimiza gerçek degeri verilmelidir.
Ünye bölgemizde Tekkiraz, Inkur, Nadirli, Ataköy, Aydintepe, Göbü bir çok mahallelerimizde Su sikintisi…
OSKI NE YAPIYOR?
3194 SAYILI YASANIN 27. MADDESI(Ek fikra:14/2/2020-7221/8 md.) Kirsal yerlesik alani ve civari sinirlarinin tespitinde ve bu alanlarda ruhsata tabi olmadan yapilabilecek yapilara iliskin ilgili kurum veya kuruluslarca yapilan etüt, proje, proje uygunluk görüsü için resim, harç, ücret, döner sermaye ücreti ve herhangi bir ad altinda bedel alinmaz.
AYRICA YINE 11.07.2021 TARIH VE 31538 SAYILI RESMI GAZETE ILE YÜRÜRÜLÜGPE GIREN PLANSIZ ALANLAR IMAR YÖNETMELIGININ 4. MADDESININ 4. BENDININ B FIKRASINDA Büyüksehirlerde Imar Kanununun 8 inci maddesinin birinci fikrasinin (g) bendi kapsaminda kirsal özelligi devam eden yerlesimlerde daha evvel tespit edilmis olan köy yerlesik alan sinirlari, kirsal yerlesik alan siniri olarak kabul edilir. DENILMEKTEDIR.
Takip ettigimiz üzere su ana kadar BÜYÜKSEHIR BELEDIYESINCE AKSINE BIR KARAR ALINMAMIS VE NÜFUSU 5000 IN ALTINDA KALDIGI VE BELDELERIN YERLESIK ALAN SINIRLARI IÇERISINDE BIR YAPI KIRSAL YAPI BELGESINE TABIDIR. O HALDE KIRSAL YAPI BELGESINE TABI OLAN YERLESIM YERLERINDE RUHSAT VE DIGER HARÇ VE BENZERI ÜCRET ALINAMAYACAGI AÇIK IKEN BAZI ILÇE BELEDIYELERIMIZIN VE ÖZELLIKLEDE OSKI NIN HARÇ ALMASI HUKUKA AYKIRIDIR.
OSKI, Ordu Büyüksehir belediyesine bagli bir kurum olup, tüm kanunlarin oldugu gibi imar kanunlari OSKI için de geçerlidir. Kirsal yapi izin belgeleri için zorunlu olan plan projeler için ödenen ücret kadar OSKI baglanti bedeli adi altinda hukuka aykiri olarak bir bedel almakta ve vatandasimiz magdur edilmektedir. Sayin Büyüksehir belediye baskanimizin konuyla ilgilenmesini ve bu hukuka aykiri harç alinmasindan vazgeçilmesini, yanlistan dönülmesini umut ediyorum.
YEDAS? Evet elektrik tedarikçi firma. Ordu,Samsun,Sinop,Amasya,Çorum. 5 ilin sorumlu enerji firmasi. Sezon findik sezonu. Gurbetçilerin gelmesiyle birlikte nüfusun arttigi ve kirsal alanlarda mevsimlik yada geçici elektrik kullanim taleplerinin arttigi aylar. Bunun hesabi,planlamasi yapilmali ve çözüm üretilmesi yerine adeta insanlarin elektrik kullanmamasi, baska alternatiflere yönelmesi söz konusudur. Findik sezonunda bir yada iki ay konaklayacak olan gurbetçiler maalesef bir ay gibi bir süreçte elektrik abonesi olabilmektedir. Prosüdürler çok fazla zaman almaktadir. Pandemi sürecinde kentlerden kirsala göç eden vatandaslar, kirsalda bulunan mevcut yapilarini kullanilir hale getirmekte, fakat elektrik kullaniminda sorunlar yasamakta, elektrik abonesi olamamaktadir.
Zorunlu ihtiyaç olan, yasam hakki olan SU ve Elektrik ihtiyaçlarinda süre ile birlikte evrak olarak kolayliklar saglanilmalidir. Aksi halde bu çagda malesef elektriksiz ve susuz bir hayat söz konusudur.
Tüm okurlarima, sesimi duyanlara saglikli günler diliyorum.
