MUHAMMED SIDDIK ÖZ

Tarih: 29.12.2023 09:00

Gençlerimiz Nereye Koşuyor?

Facebook Twitter Linked-in

Hepimiz genç olduk.60 lı 70 li yıllarda 15 - 20 yaşlarında iken, yani delikanlı iken; Oturmayı kalkmayı,  büyüklerimizin yanında konuşmayı susmayı, gülmeyi şakalaşmayı soru sorup dinlemeyi hasılı kelam hal ve hareketlerimizi ebeveynlerimizden aldığımız aile terbiyesini uygulamayı mecburi bir meziyet olarak tatbik etmeyi oldukça önemli sayardık.  Küçük büyük yanlışlıklarımız hatalarımız olunca büyüklerimizden azar işitir, aile terbiyesi almamış ki diye yaftalanırdık. Büyük saygısızlık, hele terbiyesizlik edepsizlik ne mümkün?

     Gelelim şimdiki çoğu gençlerimize; Aile terbiyesi diye bir kavram maalesef pek yok gibi, Örnek gençleri ve örnek aileleri tenzih ederim (ayrı tutarım ve az da olsa var olanlardan özür dileyerek) bu günkü hayta gençlerden birkaç örnek vermek isterim.

     İlk önce saygıdan başlayalım: Saygı büyük küçük demeden herkesin uygulaması gereken bir kavram olmalı. Ancak konumuz küçüklerin büyüklere saygı göstermesi şart olan bir davranıştır. Bugün bu tür saygı maalesef gençlerimizin çoğunda pek kalmamıştır.  Yukarda bahsettiğim bazı davranışlar buna örnek teşkil etmesine karşılık birkaç örnek de burada verelim. En basitinden başlarsak büyüklerin karşısında daima saygılı davranmak, yılışıp kırıtmamak, Büyüklerle ölçüsüz şakalar yapmamak, Sorduklarında edepli ve saygılı olursak cevap vermek, otururken bacak bacak üstüne atmamak, çok yakınlarımız dahi olsa el şakası hiç yapmamak, yanlarında katiyen sigara içmemek, bir arada yani toplu halde oturur iken kendi aramızda fiskos ta olsa konuşmamak,  cep telefonları ile meşgul olmamak vs, vs. 

    Bunların çoğu bu günümüzde maalesef sıkça yapılmakta olduğu malumunuz. Bunları yapmamak için alacağımız örnek asla bu günkü TV dizilerinde gösterilen ve Müslüman, Türk gençlerine yakışmayan şımarık gençlik davranışları olmamalı. Bizim inanç ve geleneklerimize uymayan ve asla tasvip görmeyen bu davranışlar asla bizi etkilememeli. Ancak günümüz gençliğinin hali pürmelali de maalesef ortada.

Üzülerek ifade etmeliyim ki bu gençliğimizin bu günkü hal ve gidişlerinin düzeleceğine, aslımıza uygun hale gelip tamamen ıslah olup bizleri siz aziz okuyucularımızı sevindireceğini sanmıyorum. Ümitsizlik dinimizde de doğru değil ve yasaklanmış. Ancak durumuz da pek ümitvar olmamızı gerektirmiyor. Yapacağımız tek şey aileler olarak daha çok gayret gösterip çocuklarımızı ve gençlerimizi inancımız ve ananelerimiz doğrultusunda yetiştirmek ve dua etmek olacaktır vesselam.

Kalın sağlıcakla.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —