Mehmet amca çok fakir biriydi. Üç oglu iki kizi vardi. Odun satarak geçinir, yaz kis hep ayni isi yapardi. Oradan kazandigi para ile ancak zar zor bes çocuguna bakabiliyordu. Yine bir Ramazan ayi yaklasmisti. Iftar ve sahur için bir seyler alinmaliydi. Evin hanimi ve büyük nisanli kizi Ramazana hazirlik yapiyorlardi.
Kutlu misafir rahmet ve bereketiyle gelmisti. Ramazan boyu ailede herkes aksama kadar çalisiyor ve hep birlikte iftarlarini yapiyorlar, teravihte namazlarini mahallenin mescidinde kiliyorlardi. Evin küçükleri ‘’Bize ayakkabi al, elbise al diye babanin yanindan ayrilmiyor, baba da çocuklarina bayramda alacagim söz diyor ve ekliyordu; Çocuklar, bayram veresiye sattigimiz odunlarin parasini alayim her birinize ne isterseniz alacagim diyordu. Büyük kizimiz ise bayramda babasindan bir miktar harçlik umuyor o da çeyizlerine bir seyler katmak istiyordu. Kisacasi evde herkesin bir talebi vardi bayramda. Evin hanimi bayramda uzaklardan gelebilecek misafirleri nasil agirlariz diye uzun uzun düsünüyor, esine, ‘’Beyim yoksa ahirdaki hayvanimizi satip su çocuklarin dediklerini alsak, geri kalani ile de kizin çeyizleri ve gelen misafirleri mi agirlasak diyordu. Aslin da esi Mehmet Bey de ayni seyleri düsünüyordu. Çünkü bayramda ihtiyaçlarinin tamamini alma imkâni çok zordu. Alsa bile derdine merhem olacak kadar degildi. Zaten bir hayvanlari vardi. Onunla da komsunun hayvanlarini eslestirme yapip tarlalari sürüyorlardi. Önden gelen ekim dikim zamani idi. Tarlalar kiraçti ama az da olsa ekilip dikilecekti. Mehmet amca her gece bunlari düsünüyor, doluya koyuyor almiyor, bosa koyuyor dolmuyordu. Evde çocuklar heyecanli, bayramda babam sunu alacak bunu alacak diye mahallenin çocuklariyla konusuyorlar ve her biri bir beklentiyle bayrami iple çekiyorlardi.
Nihayet beklenen misafir bayramla beraber gelmisti. Çocuklarin amcasi babanin gurbetteki kardesi Ali beydi. Evde çocuklarin istedikleri ayakkabilari almis bir sürü yiyecek, giyecek getirmisti. Evdeki her bir ferde hediyeler almis ve harçlik vermisti. Mahallenin çocuklari, gençleri ve yetiskin kizlari, âdete oraya yigilmisti. Herkesin yüzü gülüyor, sofralar kuruluyor ve bu güne kavusturan Allah’a sükür ve hamd ediliyordu.
Iste bayram buydu. Ümitle beklemek ve istegine kavusmakti. Kalplerimizin kipir kipir attigi, sevinç ve mutluluktan göz bebeklerimizin isildadigi, mutluluktan kelebekler gibi havada uçtugumuz, paylasarak mutlu oldugumuz anlardi. Soframiz bir iki çesitti ama içten ve samimi idi. Evimiz dardi ama gönlümüz çok genisti. Evin erkegi kadini ve çocugu bu bayram günü de nereden çikti bu misafirler demiyordu. Aracimiz, vesaitimiz yoktu. Zaten bayramda bir yerlere tatile de gitmeyecektik. Çocuklar eve kapanmis tablet telefonla zaman geçirmiyor, ev ev dolasiyor, mahalle kipir kipir idi.
Iste bayram buydu. Ayakkabilarina kavusan Ahmet sevinçliydi. Çeyiz alabilecegi harçligi biriktiren Ayse, mutluluktan çarpan kalbi ile nisanlisiyla kavusacagi asil bayrami bekliyordu. Babanin yüzü gülüyor, anne artik geceleri rahat uyuyordu. Ev ev dolasan ve seker toplayan çocuklar gibi herkes civil civil idi.
Iste bayram buydu. Mahallede toplanan büyükler ve onlara bir seyler anlatan hoca efendi. Her birisi bayramlasmanin, paylasmanin ve darginliklarin sona erdigi barismanin mutlugunu yasiyorlardi. Sabirla beklenen günlerin sonunda elde edilen bir mutluluktu bu. Tipki Yakup (as)in yillar sonrasi Yusuf’una kavusup ailecek bayram ettikleri gibi. Bize gökyüzünden sofra indir, evvelimizde ahirimizde bayram olsun diyen Meryem oglu Isa (as) gibi. (Maide 114) Iste bayram buydu. Askerden, gurbetten, uzaklardan evladina kavusan annenin, babanin, çocuklarin sevdiklerine kavustugu gibi. Yillar yili çocuklari olmayip evlat bekleyen, Ibrahim (as) ve Hacer annemizin Ismail’ine (as) kavusma sevinci gibi. Tipki Medine’de, Mekke’den gelecek kutlu misafiri bekleyen güzide insanlarin sabirla bekledigi ve sonunda bayramlarina kavustugu gibi. Ayni heyecan ve sabirla, ayni cosku ve ruhla bizleride bayramlarla bulustur Allah’im.
Bayramlarimiz sevincimiz ve kardesligimiz olsun. Birlikte yasamanin, paylasmanin, sayginin ve muhabbetin günleri olsun. Kardesini tercih edebilmenin, digergâm olabilmenin baslangici olsun. Arinmanin ve Allah’in rizasini kazanmanin, Melekler tarafindan ilan edildigi günler olsun.
Bayram tadinda bir hayat diliyor sizleri Allah’a emanet ediyorum.


