Öyle bir hayat yaşamalısınız ki geride bıraktıklarınız ömrünüzün hüsnü şehadet belgesi olsun.
İyi bir arkadaş, iyi bir dost, iyi bir komşu, iyi bir baba… bütün bu güzel hasletleriniz ve insanlığınız kalsın geriye.
Hani Divan şairi Fuzuli’nin ifadesiyle “Işk imiş her ne var Âlem’de, ilim bir kıl ü kal imiş ancak” yani hayatın başlangıcıyla bitişi arasını bilgi, ilim ve irfanla hüsnü şehadetle anlamlı hale getirebilmektir. Gök Kubbede/geride hoş bir seda bırakabilmektir. Bu da hayatın inişli çıkışlı yollarında Allah’a iyi bir kul olabilmenin sırrında saklıdır.
Peygamberimiz (as) ifadesiyle “İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır ” Bizim işimizde öğretmektir. Faydalı olmaktır. Yol göstermektir. Bir mektep, bir okul, bir üniversite olabilmektir.
İnsan devamlı öğrenir, üretir, farklı ufuklara yelken açarken her bir insandan ayrı bir dünya, ayrı bir tecrübe elde eder, yüzlerce binlerce insanla karşılaşır, tanışır ve tanış olur. Bir çok işe imza atıverir. Adeta hayatın çemberinden geçer.
İşte tam bu serüvende kalırken/yaşarken geriye neler bırakarak bu âlemden göç eder! İşte bizi ilgilendirende budur.
Bu çalışmamızda hayata dair ne varsa, ister kendimize bir nasihat, ister bizleri dinleyen kardeşlerimize bir tavsiye yada isteyip yapamadığımız, özlemini çektiğimiz bir hayatı vb. bir çok konuyu kaleme aldık. Yeri geldi, gençlerimize, insanımıza faydalı olacağını düşündüğümüz bir plandan, projeden bahsettik. Yeri geldi, samimiyetin bir ölçüsü var mı? Diyerek İnsan karakterinin iç, âleminin dış dünyaya nasıl yansıdığını tecrübe ve tespitlerimizle anlatmaya çalıştık. Yeri geldi, bir özelliği olan bir memleketi, bir karyeyi temsil eden insanların nasıl bir değişim ve dönüşümden geçerek, nasıl bir merhale katettiğini dile getirdik. Yeri geldi, geleceğimiz, istikbalimiz çocuklarımızla ilgili yapılan ciddi çalışmaları yazılarımızda siz değerli okuyucu/dinleyicilerimizle paylaştık. Bu ve benzeri altmış civarında farklı konu ve projelerin anlatıldığı bir kitabı okuyacaksınız/ dinleyeceksiniz. Daha ilerisi keyif alacaksınız.
Dinleyeceksiniz diyorum, çünkü bu kitapta anlatılan konuların tamamı her hafta Cuma günleri yayımladığımız sesli köşe yazısı/deneme şeklinde seslendirilerek okundu. Her bir yazımız bir haftalık süre içinde bile binlerce kişiye ulaştı ve dinlendi. Onlarca yüzlerce teşekkür ve tebrik mesajı aldık siz değerli kardeşlerimizden. Yani bu kitabın birçok kitaptan farkı piyasaya çıkmadan önce binlerce kez dinlenilmiş/okunmuş ve birçok kişiye erişmiş olmasıdır.
Bu sebepten dolayı kitabımızın her konu başlığının yanında barkot bulunmaktadır. Akıllı telefonlarımız vasıtasıyla yazılarımızı tekrar dinleyebilme kolaylığını sizlere sunmuş bulunmaktayız.
Yazılarımızın seslendirmesini Ünye Müftülüğümüzde çalışan Niyazi Karakaya kardeşimiz seslendirdi. Her bir videoya grafikler hazırlayarak yazının mahiyetini ortaya koyan görseller ortaya koydu. Bir anlamda bu kitap canlı bir kitap oldu. Bir arşiv vazifesini anlatacak bir kitap olmuş oldu. Kendi içinde birçok farklılığı ortaya koymuş oldu. Sosyal medyanın çok aktif ve yaygın olduğu bu dönemde bu platformda iyilik ve rehberlik edecek, geriye sadaka-i cariye olarak kalabilecek bu tür faaliyetleri oradan paylaşmayı bir vazife, bir görev olarak gördük.
Her insan bir kâinat, her insan bir hazine, her insan Rabbimizin bir sanat eseridir. İşte onun bir beldeden, bir mekândan ayrılırken, Rabbinin huzuruna çıkarken geride neleri bıraktığı ne kadar değerli. Ne kadar önemlidir. Biz de siz değerli kardeşlerimize bu eseri bırakarak bir nebze olsun faydalı olmayı umuyoruz. Efendimizin hadisi şeriflerinde buyurduğu müjdeye nail olmak istiyoruz.
Her hafta gazete de yayımlanan bu yazılarımızın tashihinde, seslendirilmesinde, yayıma verilmesinde, tekrar tekrar okunup dinlenmesinde hep bizlerle olan dairede çalışan bütün kardeşlerime, hocalarımıza, Kur’an Kursu öğreticilerimize, bütün Ünye Müftülüğü çalışanı kardeşlerimize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Rabbim faydasını ve tesirini kalp ve gönül dünyamızda daim eylesin. Geride hep güzel şeyler bırakmayı nasip eylesin. Allah’a emanet olunuz.


