Özledim.
Biliyorum özlendim!
Aslında bakarsanız sizler gibi bende hayatın akışı içerisinde bir yerlerdeyim.
İzliyorum…
Ve aslında, empati yaparak ağlıyorum.
Motosiklet kazalarında hayatını kaybeden, yiten canlara, gencecik bedenlere…
Kuralsız yaşamı hayat felsefesi sananlara…
Uzun bir yaz döneminin ardından yaşanılanların çetelesine bakarken, sürece üzülüyorum.
Şu an, bir anne ve babanın acısını içimde hissediyor. Acılarını paylaşıyorum.
Daha önceki gece mutlu bir aile fotoğrafı verirken, motosiklet kazası sonucu vefat eden, hayatının baharında Burak…
Geçtiğimiz gün, kaza sonrası uzun bir tedavi sonucu kurtarılamayarak kaybettiğimiz Kaan…
İsmini sayamadığım niceleri..
Bugün aramızda değiller.
Neden motosiklet kazaları arttı?
Niye çoğu ölüm?
Ben de kısa bir araştırdım ve çarpıcı sonuçlara ulaştım.
Türkiye geneli bir tespit şu;
Kimi motosiklet ehliyetli değil.
Kimi kask takmadan motosiklet kullanıyor veya kasksız yolcu olarak biniyor.
Kimi hız limitlerine uymuyor.
Kimi sağdan soldan, kaldırımdan, her yerden yolları kullanarak tehlike saçıyor.
Çoğu anne ve babanın, çocuğunun motosiklet kullandığından haberi bile yok.
İyi parası var diye, kimi kurye olarak, zamanla yarışıyor.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "2024 yılının ilk sekiz aylık döneminde 74 bin 451 motosiklet ve motorlu, bisiklet ölümlü veya yaralanmalı trafik kazasına karıştı ve bu kazaların yüzde 65,9'unda motosiklet ve motorlu bisiklet sürücülerinin kusurlu olduğu tespit edildi." İfadesini yer verdi.
Sadece Ünye değil, Türkiye’nin sorunu bu.
O halde aileler; İşyeri sahipleri, emniyet güçleri, toplumun kanaat önderleri.
- Lütfen evlatlarınıza sahip çıkın.
- Sadece harçlıklarla, ortak motosiklet alımlarına müsaade etmeyin.
- Ehliyetsiz motosiklet kullanılmasına izin vermeyin.
- Kask, dizlik ve güvenli sürüş için olası tedbirleri mutlaka aldırın.
- Kurye olarak çalışanları zamanla yarıştırmayın
- Onların sağlığı için, tedbirsiz motosiklet kullananlar varsa ikaz edin.
- “Elektrikli bisiklet ne olacak” demeyin.
- Ünye İlçe Emniyet Müdürü Celal Sarısoy’un uyguladığı yöntemi eleştirmeyin. Şehrin farklı yerlerinde gece gündüz anlık denetimler daha da sıklaşsın. Hatta mobese üzerinden denetim etkin olsun. Kameralarla takip yapılsın.
- Egzoz sesinden ve kronik kuralsızlardan mustarip mahalleli 112’i arasın.
- Araç sahipleri, motosikletinde bir trafik taşıtı olduğunu kabul ederek seyretsin.
- Araç şoförleri, motosiklet sürücüleri her an yanından geçecekmiş gibi sağa ve sola dönüş yapsın, aracın kapılarını kontrollü açsın..
Belki bu sayede hiç bitmeyecek acıları azaltır, heyecanla çarpan gencecik yüreklerin atmasına bir nebze ilaç oluruz.
Diyor ya kimileri;
Burası Türkiye…
Bilin ki…
Avrupa’dan tek farkımız, bizde de kural var, uygulayan yok!
Sonu, kimi zaman ölüm.
Kalın sağlıcakla..