İSMAİL AYDIN


Musibetlere Karşı Müslüman Tavrı


 

Hayat, iniş çıkışlarla dolu bir yolculuk. Kimimiz güzel günler yaşar, kimimiz zorluklarla imtihan edilir. Hastalıklar, kayıplar, maddi sıkıntılar ya da ruhsal çöküntüler… 

Her birimiz bu sınavlardan geçiyoruz. Peki, bu musibetler karşısında gerçek Müslüman nasıl davranmalı? İslam, sadece inanç demek değil, sabır, teslimiyet ve dua ile hayatı şekillendirmek demektir.

Sabır, kelime olarak belki basit görünebilir ama hayatın en büyük gücüdür aslında. Pasif bekleyiş değil; ayakta durabilmek, direnebilmek, iç huzurunu koruyabilmektir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ne güzel ifade etmiş: “Müminin hali ne kadar da şaşırtıcıdır! Sevince şükreder, musibette sabreder; her hal hayırdır.” İşte gerçek müminin sırrı burada saklı: Zorluklar karşısında metin olmak, kalbini ve imanını sağlam tutmak.

Dua ise müminin sığınacağı en güçlü limandır. Musibet anlarında Allah’a yönelmek, kalbin sükûnet bulmasını sağlar. Dua sadece bir dilek değil, Allah’a tam teslimiyetin ve tevekkülün ifadesidir. O yüzden zor anlarda, yalnızca çaresizlikten değil, gönülden dua etmek gerekir.

Musibetlere rıza göstermek, yani Allah’ın takdirine razı olmak ise belki de en zor olanıdır. Çünkü insan acı karşısında doğal olarak direnmek ister. Ama iman, Allah’ın her işte bir hayır olduğunu bilmektir. 

Bir diğer önemli husus ise şükürdür. Musibet sonrası sabır ve dayanma gücü için şükretmek, insanı hem manevi hem de ruhsal olarak güçlendirir. Zorlukların ardındaki nimetleri fark etmek, kalbe huzur verir.

Elbette musibetler yalnızca bireysel değildir; toplumsal bir boyutu da vardır. Mümin, sadece kendi derdini düşünmez; başkalarının acılarına ortak olur, yardım elini uzatır. Peygamberimizin “Müslüman, diğer Müslümanların acılarına ortak olan kişidir” sözü, dayanışmanın önemini vurgular. Musibetler insanları birbirine yakınlaştırmalı, birlik ve beraberliği güçlendirmelidir.

Musibetler hayatımızın kaçınılmaz bir gerçeği. Ancak gerçek mümin, bu zorluklar karşısında sabırla, dua ile, rızayla ve toplumsal dayanışma ile ayakta durur. Bu tavır, insanın ruhunu güçlendirir, imanını derinleştirir ve hayatın sınavını en güzel biçimde vermesine vesile olur. 

Unutmayalım ki, musibetler sadece acı değil; aynı zamanda bir arınma, bir fırsat ve Allah’a yakınlaşma yoludur.

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593