Meral Can


Okumak mı, Yazmak mı?


Velilerle, öğrencilerle ve hatta Türkçe öğretmenleriyle en sık tartıştığım—dolayısıyla en sevdiğim—konulardan biridir bu. Çünkü tartışmalar bize eğitim-öğretimde hangi yöntem ve tekniklerde eksik kaldığımızı gösterir; bu sayede kendimizi yenileyebiliriz.

Yıllar önce “Paragraf çözerek paragraf neti artar.” denirdi.
Sonra bu söylem “En etkili yöntem kitap okumaktır.” noktasına evrildi.
Ben ise bugün çok daha net bir şey söylüyorum: YAZMAK!

Okumanın öğrencinin entelektüel birikimine katkısını, ifade becerisini geliştirdiğini tartışmanın ötesinde görüyorum. Bu, yerçekimi kadar gerçek bir durum. Fakat paragraf başarısına etkisini anlamak için tabloya biraz daha yakından bakmamız gerekiyor.

Sınavlarda (YKS–LGS–ALES–DGS) sadece paragraf soruları yok. Öğrencilerin hatalarının büyük bir bölümü aslında “paragraf”tan değil; sözcükte anlam ve cümlede anlamdan kaynaklanıyor. Çünkü sözcükler cümleleri, cümleler de paragrafları oluşturuyor. Temel yapı doğru kurulmadığında, en üst kat olan paragrafta hata kaçınılmaz oluyor.

Şimdi birlikte düşünelim:
Bir öğrenciye tek bir sözcük verip ondan o sözcükle bir kompozisyon yazmasını istesek…
Sonra da o metindeki sözcük kullanımına, cümle kurma becerisine, paragraf akışına ve dil bilgisi doğruluğuna baksak…
Ortaya çıkan tablo bize aslında çok şeyi anlatmaz mı?

Bu yüzden “doğru budur” demek yerine, sizi kendi eğitim deneyimlerinize bakmaya çağırıyorum. Bir öğrenciyi en iyi geliştiren şey gerçekten okumak mı, yoksa yazmakla dilin içine karışmak mı?

Gerçek paragraf başarısı okumakla mı gelir, yoksa yazmakla mı?
Belki de en doğrusu ikisini bir arada yürütmektir, ama yazmadan gelişen bir dil becerisi neredeyse imkânsızdır.

Hepinize verimli bir hafta diliyorum.

 

 

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593