Milyonlarca emekli, dul ve yetim, kara kışın kapıda olduğu bugünlerde aylıklara ocakta yansıtılacak zamma odaklandı.
Yüksek enflasyondan ötürü aylıkları kuşa dönen, hayat pahalığından satın alma güçleri neredeyse sıfırlanan SSK ve Bağ-Kur emeklisine ocakta, temmuz-aralık döneminde gerçekleşen 6 aylık TÜFE oranında zam verilecek. Memur ve memur emeklisine ise yüzde 6 oranında toplu sözleşme artışı ve oluşacak enflasyon farkı ödenecek.
Ocakta işçi, esnaf ve çiftçi emeklisine yüzde 13-15 arasında artış yapılması olası. Eğer aylıklara ocakta 6 aylık enflasyon zammının yanı sıra gönenç payı yansıtılmazsa her zamanki gibi yoksulları oynayacak gariban kitle. Yine ocakta yüzde 6 zam ve enflasyon farkının dışında gönenç payı verilmezse memur emeklisi de perişan olacak.
Halen 4 milyona yakın emekliye 12 bin 500 TL tutarında en düşük aylık ödeniyor. 5,6, 7 bin lira gibi son derece güdük aylık alan dul ve yetim mevcut. O aylıklarla bir ay geçinebilmek mucize. Böylesine yoksulluk yaygın emekliler arasında. Ortalama emekli aylığının 15 bin 250 TL olduğu günümüzde 16.4 milyon dolayındaki kitlenin yüzde 80’ni 20 bin 432 TL’ye yükselen açlık sınırının altında para ile yaşamlarını sürdürüyor. Yüz binlerce emekli 17 bin 2 TL’lik asgari ücretin çok gerisinde olan aylıklarla ölmemeye çalışıyor. Öylesine üzücü bir tablo var ortada.
Hali ile emekli, dul ve yetimin yakıt ve elektrik faturalarını ödemekten imanı gevrer, marketin, kasabın yolunu unutur. Sebze ve meyve alabilmek için akşam karanlığında semt pazarlarının yoluna koyulur. “2024 Emekliler Yılı”nda içler acısı bir durum var ortada. Hani bu yıl emekli gülecek, insan onuruna yakışır bir aylığa kavuşacaktı. Yıl bitiyor, o sözler havada kaldı.
Orta Vadeli Program’da (OVP) 2024 yılı için açıklanan yüzde 41.5’lik enflasyon tahmini gerçekleşirse SSK ve Bağ-Kur emekli aylığına ocakta salt 13.46 oranında artış olacak. Ancak kök aylığı 11 bin TL’nin altında kalan emekli, temmuzda belirlenen 12 bin 500 TL tutarındaki taban aylığı aşamayarak sıfır zam riski ile karşı karşıya kalacak. Enflasyon beklentisi yüzde 43 düzeyini aşarsa SSK ve Bağ-Kur emeklisine yüzde 15 zam gündeme gelebilir. Bu durumda da en düşük aylıklar yine Hazine desteği ile artırılacak. Kök aylıklarda artış olmadığından 6 ayda bir sıfır zam riski ile karşı karşıya kalıyor dört milyona yakın emekli.
Her 6 ayda bir ortaya çıkan can yakan olumsuzluğun giderilmesi için en düşük aylığın 15 bin TL’ye yükseltilip, onun üzerine enflasyon zammının eklenmesi gerekiyor. Ne var ki hükümetin kök aylıkların yeniden düzenlenmesine yönelik bir çalışması olmadığı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan tarafından açıklandı. Yani, emeklinin yıllardır yakındığı düşük kök aylık sorunu sürecek. Oysa bu durum köktenci çözümle ortadan kaldırılabilir.
Ocak ayında aylıklara 6 aylık TÜFE zammının dışında gönenç payı eklenmesi 16 milyonu aşkın kitlenin olmazsa olmazı. Belki bir ölçüde soluklanabilirler o pay aylıklara eklenirse. Bunu verecek olan da Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’i ikna edecek olan Cumhurbaşkanı Erdoğan. Zira Mehmet Şimşek, emekliye, emekçiye verilecek yüksek zammı, ücret ve aylıklardaki artışı enflasyonun sebebi olarak değerlendiriyor. Oysa emekçi ve emeklinin maaşından, aylığından, ücretinden önce enflasyonu tetikleyen o kadar çok etken var ki…