FATMA CANBULAT ERDEM

Tarih: 21.06.2024 17:21

Sürdürülebilir Bir Yaşam

Facebook Twitter Linked-in

80’li yıllarda okul alışverişlerinde defter, kalem, silgi alınır, kitaplar bir sınıf üstteki abimiz, ablamızdan bize geçerdi. “Kızım temiz kullan, kardeşin okuyacak seneye” diye uyaran annelerimiz vardı bizim. Küçülen elbisemizi, kardeşimiz giyerdi bazen de akraba çocukları arasında değiş tokuş yapılır kimse de bundan gocunmazdı. Hayatın normali buydu, bayramdan bayrama veya çok özel günlerde annelerimiz dikerdi elbisemizi.

Çarşıya her çıktığında kadınlar vitrinde beğendiği bir ayakkabıyı, çantayı, gömleği almayı düşünmezdi, biz çocuklar da öyle tutturmazdık bilirdik, gerçekten ihtiyacımız olduğunda yapılırdı alışveriş. Ayakkabımızın bir yeri yırtıldığında hemen çöpe atmak yerine ayakkabıcıya götürür, pantolonumuzun dizi yıprandığında terziye yama yaptırırdık. Ömrünü tamamlamamış kıyafetleri tekrar tekrar giymekte bir sakınca duymazdık. 

Begüm Yağcı, 2019 yılından bu yana “sürdürülebilir bir yaşam” Instagram sayfasında örnek alınacak paylaşımlar yapıyor. “75 gün dolabımdan giyiniyorum” etiketiyle, yeni bir kıyafet almadan dolabındaki kıyafetleri 75 gün giyinmeyi deniyor. İhtiyaçsızlık bence devrimizin en büyük lüksü, bize öyle bir şey pompalanıyor ki, her şeyimiz olmasına rağmen hep bir eksik hissetme durumu var. Hangimiz özel bir gün olduğunda dolabımızı açıp da “hiçbir şeyim yok, ne giyineceğim şimdi?” diye sormadık ki?

Begüm’ün paylaşımlarından birinde, Avrupalıların “pre-loved yani “önceden sevilmiş” diye bir kavram ortaya koyduklarını; ikinci el kıyafet, vintage kavramına bu ismi taktıklarına değiniyor. Bir yakınımızın çok severek giydiği bir kıyafeti, bedeni değiştiği için veya artık sıkıldığı için giymek istememesi ve sana vermesi. Doğal kaynakların tüketimini sınırlamak ve sürdürülebilirlik için ne güzel bir uygulama değil mi? 

Sevdiğiniz, içinde rahat ettiğiniz bir kombini defalarca forma gibi giyinmenin konfor alanı sağladığını söylüyor Begüm, siyah etek ve beyaz bir bluz kurtarıcı olabilir her zaman. Gardırop detoksu yapmaya, Begüm’ün tabiri ile “kapsül gardırop” oluşturmaya ne dersiniz? Bunu nasıl yapacağız; gardırobumuzu sadeleştirip, özenle seçilmiş parçalarla ve daha az sayıda giysi ile daha fazla kombin oluşturmak amacıyla düzenleyeceğiz gardırobumuzu. Bir kıyafeti defalarca giymenin fakirlik veya zenginlikle bir alakası olmadığını ancak, gurur duyulacak örnek bir davranış olduğunu benimsemeliyiz.

Tüketim çılgınlığı maceramız ne zaman başladı işte o zaman, bizdekinin değerini bilemez olduk. Öyle bir algı oluştu ki; yeni, her zaman iyidir! Siyah bir bluz asla yeterli değildir, ikinci hatta üçüncü olmalı dolabında. Gerçekten de bu kadar çok eşyaya ihtiyacımız var mı? Dolabımızdaki giysilere bir göz atmanızı istiyorum şimdi, onların sayısı ile gerçek ihtiyaçlarınızı kıyaslayın nasıl bir manzara ile karşılaşacaksınız merak ediyorum. 

Eminim ki tek bir kişinin farkındalığı kelebek etkisi gibi dalga dalga yayılır ve sürdürülebilir bir yaşamın mümkün olduğu bir gelecek tasarlanır. 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —