MUSTAFA ÇAKMAKÇI


Ünye AK Parti Teşkilatına;


 

Üyeleri güncelle;

(e devletten üyeliklerini düsürüp, baska partilere üye olanlar var.)

Bununla yüzles...

Hem kendileri ile hem de referanslari ile görüs. Ne diyorlar dinle...

Yaptigin genç üyenin toplam genç sayisina ve diger partilere üye olan genç sayisina oranini analiz et...

partinin kurucularinin çocuklari bile ebeveynlerinin aidiyetlerini sorgular oldular.

Onlari davet et.

Kafalarindaki dünya üzerine, akillari ile alay ediyor izlenimi uyandirmadan ve akil süzgeçlerinin dijital hassasiyetinde oldugunu bilerek üç bes cümle kur...

Onlarin bu iki üç yil içinde olusan siyasi bakis açilari ile yüzles...

Bu arada onlarin dogmadan önceki yillara gitme. Çünkü onlarin dogmadan önceki zaman diliminde itibar ettikleri, ya Fatih Sultan Mehmet ya Kanuni Sultan Süleyman ya da Mustafa Kemal Atatürk. Onlari ne rahmetli Ecevit ne Demirel ne de Özal ilgilendiriyor.

Bu günü anlat tabi... Recep Tayyip Erdogan’i anlat. Ama yerelin sig olgulari üzerinden degil, dünyanin derinligi üzerinden... Ama bu derinligin üzerinde tekne ile geçtiysen zor... Yüzmüs olmak, kulaç atmis olmak gerekirdi... Ya da yanina bu derinlikte kulaç atanlari al ve otur gençlerin yanlarina...

“Geçmise giderken gördüklerini, gelecege giderken de göreceklerini anlat!..”

Çünkü gençler ancak gördüklerinden ders alir göreceklerinden umutlanir...

Gençlerin öyle hayalleri olur ki gördükleri bu hayallerine ulastirmiyorsa siradan isler olur. O nedenle hayallerine ulastirmayan isleri de olaganüstü basarilar olarak göstermeye çalisma. Çünkü bakma sen onlarin kendi ülkelerinin sokaklarinda ve okullarinda olduklarina... O gençler, bilgisayarlarinda ve cep telefonlarinda dünyanin en gelismis ülkelerinde yasarlar...

Simdi düsün. Bedeni Türkiye’de ama bilinci dünyanin en gelismis ülkelerinde dolasan gençlere ne diyecegini...

Iyi düsünmen gerekli. Düsünürken, siyasi ve sosyal birikimlerini de tartman gerekiyor. Çünkü gençler, kendisi ile esit gördügü insanlara itibar etmez... Hele siyaset, edebiyat degildir, tarih degildir. Fen hiç degildir.

Siyaset, toplumsal ihtiyaçlari bir evden bir kahvehaneden ve bir sokaktan devlete tasiyabilmek ve hem sakala hem de akla ak düsürmektir.

Gençler, öyle sadece sakala düsen aklara itibar etmez. Aklina da aklar düsecek. Gençler iki kelamindan bunu hemen anlar. Öyle gece ezberledigini gündüz hiç teklemeden söylemekle akil olamazsin. Tekleyeceksin ama akil laflar edeceksin. Akil tavirlar göstereceksin.

Ben olsam bu yaziyi okurken hemen açardim bilgisayari. Bakardim eski üyelerden üye kaybetmis miyim? Yeni genç üyelere bakardim, toplam gençlerin kaçta kaçi...

Iyi niyetli çalismalar içinde olabilirsin. Ama siyasette en önemli zaaf “farketmemektir”!..

Neden? Nasil? Ne zaman?..

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593