Çocuklugumdan bilirim, Ünye kumu sagliga iyi gelir.
Dedemiz, babaannemiz yanlarinda birkaç mahalle komsusu…
Ellerinde semsiyeleri, su çömlegi… Salatalik, domates, bir iki dilim ekmekten olusan bohçalariyla “kum banyosu”na giderdi.
Neredeydi bu kum banyosu?
Deniz kenarinda…
Bugünkü Atatürk Parkinin oldugu kumsalda… Yunus Emre Parki ile Atatürk Parki arasindaki mevcut kumsalda… Bugün Kahve Atesinin bulundugu alandaki kumsalda… Yali kumsalinda…
Benim çocuklugum 1950’li yillarin sonlari ile 1960’li yillarin baslarinda geçti.
Çocuk oldugumuzdan gidip görmesek te duyardik… Kavaktepe Kumsalinda (Bugünkü Nuriye Mahallesi), Kirkevler Kumsalinda, Uzunkum kumsalinda da kum banyosu yapilirmis.
Romatizma agrisi olanlarin ilaci kum banyosuydu o yillarda…
Bende gittim büyüklerimle kum banyosuna seyir olsun diye…
Ayrica bayilirdim onlarla yasadigim kum ve deniz sefasina…
Konusmalarini duyardim…
Örnegin su cümle aklimdadir;
“Biliimun gi, bildir yedi kere gum banyosuna girdim diye gisin hiç tomatismalarim sizlamadi.”
O gün Ünye agziyla söylenen bu cümleyi bugünkü konusmaya çevirirsem…
“Biliyor musun kiz, geçen sene bol bol kum banyosu yaptim, kisin hiç romatizmalarim agrimadi.”
Aradan yillar geçti, son yillarda Ünye kumundaki sifa bilimsel kanitlariyla ifade edildi.
Bu konuda hemserimiz Jeofizik Mühendisi Orhan Yigit’e minnettariz. Güzel çalismalar yapiyor.
Gelelim deniz suyuna…
Ünye Madencilik AS Yönetim Kurulu Baskani Hamit Tecer, Talasso Terapi üzerine çalisma yapiyor.
Nedir Talasso Terapi?
Deniz suyunun havuzlara alinarak isitilmasi sonucu elde edilen kaplica suyudur.
Hamit Bey’in bu çalismasi da yine beni eskiye götürdü.
Büyüklerimiz denizden aldiklari suyu isitir… “Harani” dedigimiz büyük kazanlarin içine döker. Sonra içine girer, bir-iki saat o suda kalirlardi.
Her derde sifa derlerdi bu yaptiklarina.
Bir de, ben yikanmadim ama biliyorum… Mahallede bazi komsularimiz deniz suyunu isitir, çocuklarini o suyla yikarlardi.
Hamit Bey’in Talasso Terapi çalismasinin aslinda bir geçmisi… Geçmisten gelen deney ve tecrübesi var.
Demem o ki, çok dogru bir çalisma yürütüyor. Kendisine minnettariz çok önemli bir degerimizi gün yüzüne çikariyor.
Hamit Bey’in bir diger alani, ki asil alani bizim kil dedigimiz bentonit…
Bentonitin saglik üzerindeki olumlu etkilerini arastiriyor… Yaptigi arastirmalari dünya ile paylasiyor.
Bakiyoruz, kilin iyi gelmedigi neredeyse hiçbir hastalik yok…
Büyüklerimiz zamaninda kilin de faydasini biliyordu… Bizi kille yikiyor… Kil tozunu suya katip içiriyorlardi.
Hamit Bey, kille ilgili geçmisten gelen bu çok önemli faydayi bugün dünya ile paylasiyor… Kilin sagliktaki önemine dikkat çekiyor.
Bu konuda da minnettariz Hamit Beye…
Gelelim Ünye’de saglik turizmine…
Saglik turizmi aslinda dünyanin önem verdigi… Her geçen yil degeri artan bir turizm.
Alani çok genis…
Ama ben, dogal saglik turizminden hareketle ifade edecegim Ünye’deki saglik turizmini…
Kum banyosu dogal saglik yöntemi…
Deniz suyundan kaplica dogal saglik yöntemi…
Kil banyosu ve kilin ilaç olarak içilmesi dogal saglik yöntemi…
Bunlara ayrica Yazkonagi Magarasinin içindeki havanin astima iyi geldigi…
Kale’nin dehliz dibindeki havanin astima iyi geldigi bilgilerini de ilave edersek Ünye, saglik turizminde öne çikan bir merkez niye olmasin?
Aslinda henüz isin çok basindayiz.
Ama, dogru bir baslangiç noktasindayiz.
Ancak bu baslangicin ilerlemesi… Ileriye dogru büyüyerek gidebilmesi bir ya da bir kaç kisinin gayretiyle olmaz.
Devlet-millet isbirligi olmali.
Isbirligi yapilmali… Güç birligi yaratilmali…
Yapilmali, yaratilmali ki; Ünye kumu, deniz suyu kaplicasi, kili, Yazkonagi Magarasi ve Kalenin saglikli havasi bir paket halinde turizme arz edilsin… Eminim gereken talep olusacaktir.
Ayrica bu turizm alani yilda 3 ay degil…12 ay boyunca sürecek… Bu yaniyla da ziyadesiyle karli bir yatirim olacaktir.
Kalin saglicakla…


