Ünye Yalı sahilinde Büyükşehir Belediyesi/Ünye Belediyesi işbirliği ile mevcut kaldırıma ilave, peyzaj çalışması, kumsal temizliği ve düzenleme işi başlatıldı.
Ancak çalışmaya itiraz var… İtiraz, Ünye Çevre Platformu adıyla bir araya gelenler tarafından yapılıyor. Diyorlar ki; “Burası böyle kalsın, dokunulmasın.”
Diyorlar, ama ben tam bir sene önce “Ünye’nin en çirkin bölgesi Yalı!” başlıklı yazımda bakın nasıl tarif etmişim Yalı’yı;
“Motto Restoranla -Yüzüncü Yıl Çay bahçesi arasındaki Yalı kumsalı işgal altında! Çöp, çalı çırpı… Yabani ot, çayır-çimen ne ararsan kumsalda… Gelişi güzel bırakılmış tekneler… Bunlara ait aparatlar, sergiler, brandalar… Küçük deniz araçları, kürekler… Kabinler, kulübeler… Parçalara ayrılmış dubalar… Velhasıl o güzelim kumsalı perişan eden her şey burada… Sorsalar; “Ünye sahilinde en çirkin yer neresi?” diye… Hiç düşünmeden verilecek cevap; “Yalı” olacaktır.”
Yalı’daki durum bu iken; “Böyle kalsın/dokunulmasın.” demek ne kadar gerçekçidir?
Çevrecilik; çevre kalitesini korumayı ve iyileştirme amaçlar. Peki, “Böyle kalsın, dokunulmasın” demek çevrecilikle ne kadar örtüşüyor? Yalı’daki bakım ve düzenlemeye karşı çıkmanın çevrecilikle ilgisi var mı?
Gelelim Büyükşehir Belediyesi/Ünye Belediyesinin burada yapacağı çalışmaya… Ne yapılacak Yalı’da? Mevcut kaldırıma ilave kaldırım/yürüyüş yolu… Her iki kaldırım arasında ağaçlıklı peyzaj düzenlemesi… Kumsalın bakım ve temizliği, aydınlatma… Kumsal üzerindeki kayıkların ve diğer deniz araçlarının düzenli yerleştirilmesi… Sahil yürüyüş yolunun ve kumsalın halk tarafından bütün işlevselliği ile konforlu şekilde kullanılması…
Bir konuya özellikle dikkat çekmek istiyorum… “Dokunulmasın, böyle kalsın.” demek aslında Yalı’yı korumaktan çok, tehlikeye atmak demektir. Niye derseniz? Yalı’da deniz her an çekilmekte, kumsal alan sürekli büyümekte... İşte tehlike tam da burada yatmaktadır. Bu alan büyüdükçe bazılarının iştahını kabartıyor… Bir yolunu bulup buraya “çökme” hesabındalar… Böyle kalır, Yalı kumsalı bu haliyle bırakılırsa tehlikenin önü alınmaz, bu alan biri ya da birilerini eline geçer. Bunun örneği çoktur ülkemizde… Ama burası düzenlenir, ağaçlandırılır yeşil alanlar oluşturulur, halka açık alan haline getirilirse tehlikenin önü alınır. Çünkü halk, kullandığı alanı sahiplenir, “çökmelere” izin vermez.
Gelelim; “Hilmi Güler ile Hüseyin Tavlı’dan çevrecilik beklenmez. Onlar Yalı’ya ancak kıyar, yok ederler.” diye konuşan çevrecilere… Bu hemşerilerimiz hiç merak etmesin ve asla kuşkuya kapılmasınlar! OBB Başkanı Dr. M. Hilmi Güler, Ünye Belediye Bakanı Hüseyin Tavlı şehrimizde yaptıkları çalışmalarla ne kadar çevreci olduklarını defalarca gösterdiler… Buna birkaç örnek vermek gerekirse, Akçay’daki 40 yıllık vahşi çöp alanını kapatıp rehabilite eden ve buradaki çevre felaketini önleyen, Çamlığı yüzde yüz imara kapatıp korumaya alan, Fevzi Çakmak sahilinde denizden gelen dalgaların tahrip ettiği kıyıyı korumaya alıp yürüyüş yolu olarak halka açan, Asarkaya Yolunu genişleterek buradaki muhteşem çevreyi en geniş manada halkla buluşturan Büyükşehir Başkanımız Hilmi Güler’dir…
Ünye Belediyesinin yan tarafındaki yeşil alana sahip çıkıp burayı Şehitler Parkı olarak düzenleyen, Atatürk Parkı ile Motto arasında bir kısmı işgal altındaki kıyı bölgesinde bakım ve düzenleme yaparak halka açan, Gölevi Mahallesi sahilindeki 100 dönüme yakın alanı Millet Bahçesi olarak düzenleyerek yerli/yabancı ziyaretçilerin hizmetine sokan, Çınarsuyu bölgesinde metruk alanı düzenleyip Kadınlar Plajı olarak kullanıma açan, Bayramca Tepesinde 30 dönüm sahayı belediyeye kazandırarak Millet Bahçesi çalışması başlatan ise Hüseyin Tavlı’dır.
Bu durumda soruyorum; kim Yalı sahilinin korunması ve iyileştirilmesi kapsamında çevrecidir? Çevre Platformunun “Dokunulmasın, böyle kalsın” diyen üyeleri mi? Yoksa koruyucu bakım ve düzenleme yaparak Yalı sahili ve kumsalını çok daha rahat, çok daha işlevsel ve konforlu bir biçimde kullanılır hale getirmek üzere çalışma başlatan Büyükşehir Belediye Başkanımız Hilmi Güler ile Ünye Belediye Başkanımız Hüseyin Tavlı mı?
Bu arada Çevre Platformundaki hemşerilerimize hatırlatmak isterim, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının ilgili birimince Ünye, Karadeniz Bölgesinde havası en kirli şehir olarak ilan edildi. Konuyla ilgili düşünce ve tepkinizi merak ediyoruz!
Ayrıca, Yalı bölgesinde size destek veren Ordu Çevre Derneğinin Yönetim Kurulu Üyesi Av. Emrecan Temel, gazetede okudum, diyor ki; “OBB yasa dışı çöp dökmeye devam ediyor. İlgili bakanlık çöpün Ünye'ye dökülmesini istemesine rağmen OBB çöpü Gülyalı Divane hafriyat alanına dökmeye devam ediyor."
Ne kadar garip değil mi; çevreci dernek yöneticisi çöpe karşı çıkmıyor, çöp dökülecek yer olarak Ünye’yi işaret ediyor. Bu konuyu da soruşturmanızı sizlerden özellikle bekliyoruz çevreci hemşerilerimiz.


