Dünya 2020 ve 2021 yıllarını koronavirüs belasıyla geçirdi.
Korona pandemisi, iki yıl bütün dünyaya hayatı zehir etti.
2020 ve 2021 yılları ile 2021 ve 2022 yılbaşlarını “kapkaranlık” geçirdik.
Kapkaranlık sözcüğünü “mecazi” kullanıyorum.
O iki yılda olsun, o iki yılbaşı gecesinde olsun ışıklarımız yanıyordu, tamam…
Ama sokağa çıkmak yasaktı. Çoğu zaman evlerde kapalıydık.
Misafir kabul etmek… Bırak uzaktan gelen misafiri, kapı komşumuzu dahi evimize almak yasaktı.
2021 yılbaşı gecesi bizim apartmanı polis bastı.
Daire kapımızı açtık, korkarak merdivenlere baktık.
Alt kattaki komşumuza polisler gelmiş… Misafir çağırıp yılbaşı kutladıkları için gözaltına alındılar.
Ne günlerdi…
Üzerinden çok geçmedi…
Belki bazı ayrıntılarını unutmuşuzdur ama…
İşyerlerinin kapandığı… Günlerce sokağa çıkmanın yasak olduğu günleri unutabilir miyiz?
Okulların kapandığı… Eğitim-öğretimin evde uzaktan yapıldığını unutabilir miyiz?
Karayolunda, havayolunda, denizyolunda ulaşımın durduğu… Her türlü seyahatin yasaklandığı zamanları unutabilir miyiz?
Daha neler, neler…
Dediğim gibi kapkaranlık iki yıldı…
Ve o iki yıl içinde “kapkaranlık” iki yılbaşı geçirdik.
Bu yazıyı 2022’nin son günü yazıyorum.
Tam yazıma başlamıştım, birden eskiye 2 yıl öncesine, o koronalı yıllara gittim…
Daldım; derin derin düşündüm yaşadığımız, geçirdiğimiz her şeyi.
Şükürler olsun geride kaldı korona kabusu…
Bu akşam ki yılbaşı yasaksız, korkusuz kutlanacak.
İsteyen istediği ile oturup kutlayacak.
Yeni yıl herkes için…
Bütün insanlık için…
Canlı, cansız varlıklarıyla bütün dünya için güzel bir yıl olsun.
Savaşlar dursun…
Her türlü terör belası bitsin…
Barış kaplasın her yanımızı.
Başta çocuklar olmak üzere hiç kimse çaresizlik yaşamasın.
Açlıktan asla kimse ölmesin.
Haksızlık olmasın…
Bütün bunlara, bu güzelliklere vesile olanlara Allah her daim yardım etsin.
Kötüleri, kötülük yayanları ise tez zamanda ıslah etsin.
Islah olmayanları… Bela yaymakta ısrar edenleri ise kahretsin.
Çocukluğumda büyüklerim derdi ki bize;
“Yeni yılın ilk günü hava pırıl pırıl güneşli olursa bu, o yılın çok güzel geçeceğinin işaretidir.”
Niye böyle derlerdi?
Böyle bir öngörü ne kadar doğrudur, bilemem…
Ama bilirim ki büyüklerimizdeki bu tür öngörüler geçmişten gelen tecrübelerden ortaya çıkan tespitlerdir.
Bugün yılın son günü hava açık, güneşli.
Yarın ise 2023’ün ilk günü.
Bu ilk günün güneşli bir gün olacağı görülüyor. Hava durumunda da öyle gösteriliyor.
O halde yeni yıla pırıl pırıl güneşli bir havada gireceğiz.
Büyüklerimizin dediği olsun, 2023’ün her günü güzel geçsin inşallah.
Ama bir hatırlatmada bulunmak istiyorum.
Daha ilk gününden, başından belli bizim için 2023’ün güzel bir yıl olacağı.
Niye mi?
2023 her Türk için, Türk Milleti için anlamlı bir yıl.
Cumhuriyetimizin 100. Yılı…
2023 aynı zamanda bizim onur yılımız olacak.
Gurur yılımız olacak.
Bir kez daha dünyaya;
“Bu topraklar sonsuza kadar Türk Milletinindir”
Diye haykıracağımız şan, şeref yılımız olacak.
KUTLU OLSUN…