Anladim… Hi hi… Seni anliyorum.
Aslinda ezberin dile komutudur anladim telaffuzu.
Yani çogunlukla ruh kriptosundan ve sevgi sentezinden frekans alimi yoktur.
Daha agzinizda cümleler bitmeden anladim demesi çok iyi anladiginin degil, sabirsizligin kirmizi isik çakmasidir çogunlukla.
Yani kisa kes aydin havasi olsun melesinin sip anlasana sinyalidir.
Birbirimizi anlamak… Nasil?
Yani birbirimizi anlamak için zamanla is birligi yapmak üsengeçlik olur çogu için.
Anlamayi ötelemek ya da yedege almak kolayciligi geçerli tercih oldu bir zamandir.
Anlamayi ertelemek is bilirlik olmaya es deger sayiliyor artik çogunlukça.
Dinleyerek kaybedecek vaktimiz yok dostum!
Anlamayi ertelemeyi sevmeyi ertelemek ile el sikistirip isin içinden sivismak zaman kazandiriyor.
Olay simdi bu!
Vaziyet ben bilirimin paylasmayi ötelemesi meselesi.
Ama anlasilmak ve sevgi sonraya birakilmaktan haz etmez ki.
Tipki vefasizlik ve kibirden haz etmedigi gibi.
Sevgi ve anlamayi hep öteleyen huylarimiz yok mu?
Nerede hata yapiyoruz da hem anlamiyor hem de sevmiyoruz bir birimizi?
Israfçi, sükürsüz halimizle çöpe attigimiz ekmek gibi anlamak ve sevgiyi zamanin çöplügüne mi atiyoruz.
Ya da okulda anlamadigimiz halde anlamis numarasi yapmanin tortulari bizi anlamaya kindar mi yapiyor.
Yoksa anlamak bizim için anlamsiz mi geliyor?
Yok canim… Olur, mu öyle sey?
Ne yazik… Birbirini anlamadan bir ömür boyu süren hayatlar!
Seni seviyorum diyemeden, içten kucaklayamadan tükenen ömürler.
Kocasindan yillarca seni seviyorum lafi duyamadan ömrünü tüketen kadinlar.
Birakin seviyorum kelimesini duymayi, yillarca hayat arkadasindan hakaret gören, dayak yiyen kadinlar.
Baba ve annesinden yillarca sefkat göremeyen hayatlar.
Tatili bol olan bir milletiz ya… Sevgi ve bir birimizi anlamayi da tatile gönderiyoruz sikça.
Az mesai yaptirdigimiz sevgi ve anlasilmak ne yapsin ki?
Isçinin halini yoluna koyamayan mendebur sendikalar anlasilmak ve sevginin hakkini mi arayacak?
Yok yok… Beyin loplarimizdaki anlama merkezlerimizin krokisini çikarmak ücretsiz olmali tezden tüm hastanelerde.
Çünkü bizdeki anlama özrü ülkenin kalkinmasini da yavaslatiyor.
Bu yüzden anlayamadigimiz ve koruyamadigimiz bir sürü beyin ya kesfedilemiyor, ya da kesfettiklerimizin çogu dis ülkelerde kaliyor.
Anlamak dedik de… Çocugumun okul Müdür yardimcisinin anlayamama özrü, Özel okul tesvik basvurusundan faydalanma sansimizi kaybetmemize sebep olmustu iyi mi?
Bir tarafta anlama özürlü Müdürler ( isini iyi yapani tenzih ederim)yardimcilari ve de ögretmenler… Bir taraf ta anlasilamayan cevherler vardir benim ülkem de!
Bu aksam bir sey yapalim mi?
Televizyonu kapatip birbirimizi sevdigimizi söyleyip anlamaya çalisarak sohbet edelim.
Görsün günlerini iste zaman hirsizi o televizyon, , internet ve telefonlar.
Bizi sevgi ve anlama özürlü yaptilar hadsizler.