Bisiklet yolu projesini ilk gördügümde sevindim. Sahili bir uçtan bir uca saracak bir müstakil bisiklet yolu, kentimize modern bir görüntü katacak, bisikleti sevenler için hem spor, hem de ulasim açisindan iyi bir imkan sunacakti. Hatta hem tüm sahil seridine, hem de tabakhane deresi boyunca Atatürk Parki'ndan çevre yolu kavsagina kadar da yapilir insallah diye umut etmistim.
Ama görüldü ki yaya kaldirimina paralel müstakil bir parkur yerine, mevcut yaya kaldirimi üzerinde yaya ulasimini ikinci plana iten bir proje olarak karsimiza çikti.
Bu tür bir düzenleme, yaya yogunlugunun çok olmadigi ve alternatifi olan yerlerde yapilabilir tabi.
Ancak sanirim unutulan bir sey var. Bizim sahil kaldirimimiz kentimizin sosyal ve kültürel varligidir. Insanlarimiz burada gece yarilarina kadar; ellerinde dondurma, kafa dalgin, sohpet ede ede, güle oynaya; çoluk çocuk, genç yasli, çok kalabalik sekilde yürürler. Yazlari igne atsan yere düsmez. Bu projeyi tasarlarken bu kaçinilmaz gerçegin gözardi edilmemesi gerekirdi.
Simdi bir düsünelim o yaz kalabaliginin içinden bir bisikletin geçmesi mümkün olur mu . Ama tabi bisiklet yolu tahsis edilmis!.. Neler olabilecegini hayal edebiliyorum..
Burunucunda yayayi tek sira konvoya çeviren, bir kaç bisiklet gelse insani denize iten boyamayi görünce sasirdik da, tabakhane köprüsü kenarinda yayayi hiç geçirmeyen düzenlemeye ne diyelim?.. O köprünün kenarinda bir kaldirim köprü eklenemez miydi diye sormadan edemiyorum...
Aslinda yazimin konusu bu degildi. Biraz uzattim. Asil konu sahil karayolumuzun bakimsizligi ...
Bisiklet ve yaya yolu çizilip boyaninca güzel bir görüntü olustu. Kaldirim patladi adeta. Ancak bu gözü kamastiran kaldirim görseli, hemen yanindaki sönük kalmis asfalt yolun bakimsizligini da ortaya çikardi. Bir tarafta gözü kamastiran bir kaldirim, diger tarafta gayet bakimsiz kirli kalmis bir karayolu...
Kenar bordür taslari boyasiz. Emniyet seridi, kenar çizgileri, orta çizgileri, trafik emniyetini riske sokacak sekilde silinmis ve yaya geçit çizgileri bir leke gibi duruyor...
Sahil yolu ile ara yollarin birlesim noktalari, kavsaklar, duraklar, araç park yerleri...
Ben sandim ki bisiklet yolu çizilirken ve yaya yolu boyanirken, karayolunun çizgileri ve boyamalari da yapilir. Ama yapilmadi. Ve çok kötü bir görsellik ortaya çikti.
Yillarca ihmal edilmislik göze batar oldu. Pasakli kirli bir elbise gibi sahil yolumuzun üzerinde çökmüs durumda.
Bu bisiklet yolu madem sadece sahil seridinde yapiliyor, o zaman sahil düzenlemesi kapsaminda sahil yolu bakimi ve kenarindaki bütün donatilarla birlikte projelendirilmeli idi.
Mesela, nuriye mahallesindeki organik ürün satis yeri... Elbette güzel hizmet. Ama nasil olur da sehirler arasi yolun kenarinda, araçlarin mola yeri görevi görecek ve kentin aynasi konumunda olan bir alan, alelade bir toprak dolgusu seklinde öylece birakilir. Bir çevre düzenlemesi bir agaçlandirma bir çiçeklendirme bir baski beton zemin ile güzel bir tesis haline getirilemez miydi?
Sözün özü;
Sorun yapilan isler degil. Mesele su ki, sorun islerin nasil yapildiginda; bir proje ve planlama eksikliginde, yapilan isin bir fonksiyonu yerine getirirken baska bir fonksiyonu engelliyor olmasinda ve kentimize karsi, tasra kasabasi izlenimi veren bir bakis açisinda yatiyor...
Baktigimiz yerde dag görüyoruz da, dagin fare dogurmasi bizi sasirtiyor.
Saygi ile...