“… Sürahide, isil isil, içilecek su.
Deniz kokusu, toprak kokusu, çiçek kokusu.
Yüzüme vuran isik, kulagima gelen ses.
Ah, bütün sevdiklerim, her sey, herkes...
Anliyorum, birbirinden mukaddes,
Alip verdigim her nefes.”
Ziya Osman Saba
“Kur’ân-i Kerim’de yer alan kissalar, geçmisi yansitmakla kalmaz, zamanimiza isik tutarak, gelecege kilavuzluk yapar. Kur’an-i Kerim, önceki peygamberler dönemlerinde olan olumlu ve olumsuz davranislari hatirlatarak, olumsuz hallerden sakinilmasini, olumlu yönlerin alinmasini tavsiye eder. “
Prof. Dr. Remzi Kaya
ÜNYE DIYANET KURUMLARINDA SISTEMI BOZMADAN YAPILABILECEK YENI ÇALISMALAR
Diyanet Teskilati çok daha büyük basarili hizmetler ortaya koyabilir ve örneklik teskil edebilir diya düsünüyorum. Asagida örnegi okuyunca daha iyi anlasilacaktir bu düsüncem. Imamlar, vaizler, müezzinler ve diger tüm din görevlilerinin isi artik sadece namaz kildirmak, dini bilgiler vermek ve Kuran ögretmek degildir. Onlar bütün günlerini, hatta birçok gecelerini bile fazlasi ile görev yaparak, hizmet ederek geçirebilirler ve muhtesem gelismelere imza atabilirler. Aralarinda organize olabilirler.
Önce yapilabilecek tüm çalisma alanlari ve hizmetler arastirilir, tespit edilir ve kayda geçirilir. Sonra basari, motivasyon, hizmetleri ihtiva eden egitim metinleri hazirlanir ve bunlar görüntülü sunum haline getirilir, pesinden bu sunumlar tespit edilen bir grup tarafindan tüm din görevlilerine aktarilabilir.
PEYGAMBER KISSALARI EN ETKIKI EGITIM KONULARI
Hizmetlerinde faydali olabilecegini düsündügüm bir önemli konuda da arastirma yapilabilir ve tüm insanlara sunabilecekleri, egitim verebilecekleri, vaaz edebilecekleri, anlatabilecekleri; Kurani Kerimde anlatilan Peygamberlerin kissalarini bir araya toplayabilirler ve halka aktarabilecek hale getirebilirler.
Ülkemizde din adamlarinin ilk hedefi, insanlari yobaz olanlardan kurtarmak, sonra o yobazlari yobazliklarindan kurtarmaktir. Ikinci olarak da kendilerinin asil görevi olan halka basarili ve verimli liderlik, önderlik yapmaktir. Bu belki çok kolay bir is degildir tabi yillarca birçok yanlis aliskanliklari olan toplum içerisinde. Ama mutlaka bu alanda bir çalisma yapilmalidir ve örnek olunmalidir.
Iste böyle güzel bir proje içerisinde güzel bir firsat yakalanabilir. Cesaretle adimlar atilmali, engellere, elestirilere kulak asilmadan gayret gösterilmelidir. Bu konuda çalismalarin projelendirilmesi için bendeniz yardimci olmaya hazirim.
KUR'AN'DAKI KISSALAR VE BUGÜNE VERILEN MESAJLAR
Uludag Üniversitesi Ilahiyat Fakültesi Ögretim Üyesi Prof. Dr. Remzi Kaya Bey’in Kur’an-i Kerim Kissalari ve Düsündürdükleri adli makalesindeki “Sonuç” bölümünde su bilgilere yer verilmis:
“ Yüce Allah kissalarla geçmis milletlerin durumunu haber vermekle kalmamis, Hz. Muhammed’e bildirdigi emirleriyle cezaya sebep olan çirkin fiillere isaret ettikten sonra, “. Zaten biz yalniz, halki zalim olan milletleri yok etmisizdir.” “... Biz degil onlar kendilerine zulmediyorlardi.” buyurmustur. Yüce Yaratici, söz konusu ayetleriyle, eski milletlerin yaptiklari hatalardan Müslümanlari sakindirmaktadir. Yukarida ifade edilen zulüm, inkâr ve fuhus gibi yasaklarin dünya ve ahirette cezaya sebep olacagi anlasilmaktadir. Bununla birlikte, Yaratici kullari gibi aceleci degildir. Yapilan kötü fiillerin cezasini dünya veya ahirette verebilir. Yüce Allah, Rum Suresi 41. ayette, insanlarin kötülüklerden vazgeçmeleri için, yaptiklarinin karsiligi olarak, dünyada bazi cezalarin verilecegini hatirlatmaktadir. Yaratici Kur’ân-i Kerim’de insanlarin ceza ve mükafat almaya sebep olan iyi ve kötü hasletleri bir ayetle ifade etmektedir. “ Allah Adaleti, ihsani ve silayi rahmi emretmektedir. Fuhsu, inkari ve zulmü ise yasaklamaktadir. Ibret almaniz için Allah size böyle ögüt veriyor.” anlamini aldigimiz Nahl Suresi’ndeki bu ayette, Allah ve Peygamberin insanlardan istedikleri adalet, ihsan ve yardimlasmadir. Istenmeyip cezaya sebep olanlar ise inkâr, fuhus ve zulümdür.
KUR'AN KISSALARI BELIRLI BIR ZAMANLA SINIRLI DEGILDIR
"Kisaca ifade etmek gerekirse, 84 konu ve 1560’a yakin ayeti ihtiva eden Kur’an kissalari, belirli bir zamanla sinirlamak Kur’an’in anlayisina uymaz. Kissalarda tasvir edilen olaylar her asrin insanina mesaj vermektedir. Böylelikle kulun aczi, Yaratanin güç ve kudreti hatirlatilmaktadir.”
ISLAM DINI KUR'AN TAVSIYELERINE UYMAYI, GEÇMISTEN IBRET ALMAYI EMRETMEKTEDIR
“Islâm, insanlarin Allah’a geregi gibi inanmalarini, Hz. Muhammed ve Kur’an’in tavsiyelerine uymalarini ve geçmisten ibret alinmasini emretmektedir.“Eger siz iman eder ve sükrederseniz, Allah size neden azap etsin! Allah sükre karsilik veren ve her seyi bilendir.”, “Hâlbuki sen onlarin içinde iken Allah, onlara azap edecek degildir. Ve onlar magfiret dilerlerken de Allah onlara azap edici degildir” ayetleri, Kur’an’da yer alan iyi hasletlerin rahmete, yasaklanan kötülüklerin islenmesi halinde sikintilara sebep olacagi uyarisinda bulunmaktadir.
Kissalardan ibret alinmasi, ahireti kazandirmaktadir. Hud Suresi’nde yer alan ayet geçmisi, yasadigimiz zamani ve gelecegi bir birine baglayarak, günümüze önemli mesajlar vermektedir. “Sizden önceki nesillerden, akilli kimselerin, insanlari yeryüzünde bozgunculuk yapmaktan men etmeleri gerekmez miydi? Fakat onlar arasindan, ancak kendilerini kurtardigimiz pek az kisi bunu böyle yapti. Zulmedenler ise kendilerine verilen refahin pesine düsüp simardilar ve suç isleyen insan olup çiktilar. Halki islah edici kimseler olsaydi, Rabb’in o sehirleri haksiz yere yok edici degildi.”
Kisaca ifade etmek gerekirse, 84 konu ve 1560’a yakin ayeti ihtiva eden Kur’an kissalari, belirli bir zamanla sinirlamak Kur’an’in anlayisina uymaz. Kissalarda tasvir edilen olaylar her asrin insanina mesaj vermektedir. Böylelikle kulun aczi, Yaratanin güç ve kudreti hatirlatilmaktadir.”
Kur’an’daki kissalar ile ilgili kitaplari okumanizi tavsiye ederim.
EN ETKILI ANLATIM BIÇIMLERI KISSALARLA EGITIM ÇALISMASI
Kissalarin en etkili anlatim biçimlerinden oldugu düsünülerek bu çalisma yapilabilir. Halkin egitilmesinde Eyüp Peygamberin kissasina öncelik verilerek önce sabir degeri sonra sirasiyla sükür, cömertlik, yardimseverlik, Allah’a isyan etmemek ve ibadete devam etmek degerleri aktarilabilir. Inancini kaybetmemek, ümitsizlige düsmemek, sevgi ve saygi degerleri de siraya konabilir.
Insanlarin en fazla dikkatini çektigi ve onlari etkileyen kissalar, Hazreti Âdem’in sahsinda insan denen muhtesemin özellikleri olur süphesiz. Daha sonra Hazreti Ibrahim’in yaraticisina olan güveni ve mücadelesinin kissasi, Hazreti Yusuf’un ahlaki, dürüstlügü, çaliskanligi ve basarilarla dolu adaletli yöneticiligini anlatan kissasi siradaki yerlerini alabilir. Hz Nuh’un mücadelesinden olumsuz sonuçlar karsisinda bile vazgeçmemesini anlatan kissasi ve Hazreti Eyüp Peygamberin sabir, sükür sonucu güzelliklerle karsilastigini gösteren kissasi ve sonra digerleri gelir.
Insanlar kissalarda anlatilan olaylari zihinlerinde canlandirirlar, anlatilanlarla gerçek hayatla ilgili olan kavram ve olaylari daha iyi anlarlar, degerlendirirler, dersler çikarirlar, kendi hayatlari ile kiyaslarlar, eksikliklerini tespit ederler, benimsedikleri prensipleri uygulamaya baslarlar ve hem huzuru hem de basariyi yakalayabilirler.
Kissalar anlatilirken halkin seviyesine uygun bir dil kullanilir ve pratik egitimler yapilabilir.
Çalismalar esnasinda Kur’an’daki kissalarin Hazreti Muhammed vasitasi ile insanliga tespit, tavsiye, örneklemeler ve mesajlar oldugu da sik sik vurgulanir. Tabi son Peygamber Hazreti Muhammed’in (SAV) hayati, ahlaki, aile reisligi, adaleti, yöneticiligi, insanlara verdigi deger; haksizliklarin önlenmesi, sevgi, dogru iletisim, insani degerler ve Allah’in yarattigi kullarin selameti için ortaya koydugu kurallar etkili bir sekilde sunulur, insanlara basari ile rehber olunabilinir. Bu özelliklerin halka anlatilabilecek detaylari çalisilir ve din görevlilerine teslim edilerek anlatabilecekleri sekilde çalismalari istenebilir.
Bu gelismelerden çok memnun olacak görevliler kendilerine daha fazla fedakârca hizmet hedefleri koyarlar ve uygulamalara baslarlar eminim. Onlar artik herkesten fazla kitap okurlar, örnek okurlar. Cemaatlerine, camiye gelmeyen insanlara, ailelere önder, lider, bilge birer siginak olurlar. Hizmet yaptiklari mahallenin bütün insanlarina ulasmak, dokunmak, hizmet etmek onlarin vazgeçilmez görevleri olur. Insanlar kendilerine gelmeseler bile onlar insanlara gider ve mutlaka iletisim kurarak hizmet götürebilirler.
SIRADISI MI OLMASI GEREKEN MI?
Özel gayretleri ile topluma öncülük yapan, basarili inanlar yetistiren, azmin zaferi örnegi gösteren imam-hatipler var. Böylesi basari örneklerinin azligi onlara sira disi sifatini veriyor ülkemizde. Gerçekten onlar sira disi mi yoksa olmasi gerekeni mi yapiyorlar? Iyice düsünüp iyice degerlendirmemiz gereken çok seyler var aslinda. AKLETMEYECEK MIYIZ?
ISTE ÖRNEK: BILGE KÖYÜN GENÇ BILGE IMAMI
Mardin’de kirk dört kisinin hayatini kaybettigi katliamin yasandigi Bilge Köyü’nün bilge imami HACI KAZIM OZAN vardi. Görevinin sadece namaz kildirmak olmadigini ve köylülere nasil önderlik edilebilecegini göstermisti O.
Gencecik yasinda ideallerini gerçeklestirmek üzere yolu Mardin’in Mazidagi ilçesine bagli Bilge köyüne düsen Haci Kazim Ozan, küçük yüregindeki büyük sevgiyi köydeki yediden yetmise herkese akitmayi basarabilen ender biri olarak hafizalarda yer aldi. Köyde bir aksam düzenlenen nikâh töreni için davet edilen ve cemaate namaz kildirdigi sirada hain saldirinin hedefi olan Ozan, hayallerinin tamamini gerçeklestiremeden yasama veda etti ama bir muhtesem örneklik miras birakti bizlere.
Ölen 44 kisi arasinda yer alan ve yok edici kinin hiç bir noktasinda yer almayan imam Ozan’in amaci, idealleri ugruna dogdugu yerden çok uzaktaki köye gelerek, insanlar arasina sevgi ve hosgörüyü yaymak, DININ GERÇEK DEGERLERINI BENIMSETMEKTI
Görevi basinda “sehitlik” mertebesine ulasan ve iki buçuk yil gibi kisa bir sürede Bilge Köyü’nde yediden yetmise herkesin adeta sevgilisi olan Kazim Ozan, yöre insaninin en güzel ölümsüz anilari arasinda yerini almayi basardi. Kazim Ozan, Bilge Köyü’ne imam olarak atandigi haberini alir almaz sevincini ilk ailesiyle paylasti. Imam Ozan, bu görevlendirmeyi yüregindeki sevgiyi, Islamiyet’in güzelligini, hosgörüsünü, kardesligini ve birlestirici etkisini anlatmak için bulunmaz bir firsat olarak gördü. Bilge köyüne gelen imam Ozan kisa sürede cana yakinligi ile tüm köylünün sevgilisi oldu. Yöre insaniyla daha iyi iletisim kurmak için Kürtçe ögrenmeyi bile basaran Ozan, orada kaldigi sürede basta çocuk ve gençlerin yasamina yeni bir pencere açmak için büyük çaba gösterdi. Köy sakinleri ile ciddi bir güven köprüsü kuran imam Ozan çocuklara, Kuran’i Kerim ögretmenin yani sira üniversiteye hazirlanan tüm gençlere her aksam evinde matematik, fizik ve kimya gibi dersler vererek üniversiteye gitmeleri için de büyük emek veriyordu. Ayrica daha önce köy disina hiç çikmamis olan bütün çocuklari bölgenin tarihi mekânlarina götürerek, onlarin ufkunu açmaya çalisti. Üstelik bunu küçük el kamerasiyla belgeleyip, çocuklarin teknolojiyle de tanismalarini sagladi. Öte yandan, çok sevdigi çocuklari oyuncaklarla, kitaplarla ödüllendirerek, daha çok okumalarini tesvik etti. Köyde aksayan ve “Dolly” adini verdigi köpegi de sahiplenerek çocuklara hayvan sevgisini asilayan imam Ozan, çocuk ve gençleri götürdügü Mardin’deki mekânlarda farkli dinlerle de tanismalarini da sagladi. Imam Ozan, köyde kaldigi sürede Anadolu Üniversitesi Açik Ögretim Fakültesi Kamu Yönetimi bölümünü de basariyla tamamlayarak, köyün gençlerine de örnek oldu.
O’nun örnek hayati kitaplastirildi sonradan Sakir Tarim Bey tarafindan. MGV yayinlari arasinda KARDESLIGE ADANMIS BIR ÖMÜR basligi ile. Okumanizi tavsiye ederim.
Bu örnekleri çogaltmak ve yüzlercesini ortaya koymak mümkündür elbette. Eminim Ünyemizde de vardir böyle örnekler.
Ünye Kaymakamimiz, Ünye Müftümüz basta olmak üzere tüm ilgililere teklifimdir. Bir nefer olarak bu konuda da üzerime düseni yapmaya hazirim.