İhsan Akbulut

Tarih: 05.09.2025 09:00

Geleceği Yön Veren Eğitim: Kültürle Büyüyen Çocuklar

Facebook Twitter Linked-in

Merhaba Değerli Ünye Kent Okuyucuları,

Yeni bir eğitim-öğretim yılına başlarken, sadece ders kitapları ve sınav takvimlerini değil, aynı zamanda çocuklarımızın köklerinden beslenen bir kültürle yetişmesini de düşünmek gerekiyor. Eğitim, bilgiyi aktarmanın ötesinde, geleceğe köprü kuran, kültürü yaşatan en güçlü araçtır.

Modern dünyanın en büyük yanılgılarından biri, insanı yalnızca üretim ve tüketim döngüsüne sıkıştırmak oldu. Oysa insan, sadece ekonomik bir varlık değil; aynı zamanda anlam arayışının, aidiyet duygusunun ve köklerine tutunma ihtiyacının da taşıyıcısıdır. Bu noktada kültür, bir toplumun geçmişten bugüne uzanan hafızası, bireyin ise hayatını anlamlandırma anahtarıdır. Kültürü yalnızca kıyafet, yemek ya da ritüel olarak görmek eksik olur. O, düşünme biçimimizi, hayata bakışımızı ve sorunlara verdiğimiz tepkileri şekillendiren en güçlü unsurdur.

Bugün Ünye’de yeni bir eğitim-öğretim yılına başlarken, kültürün bu rolünü daha iyi kavramamız gerekiyor. Çünkü eğitim, sadece bilgi aktaran bir süreç değil, aynı zamanda kültürü geleceğe taşıyan en önemli köprüdür. Çocuklarımıza ve gençlerimize aktardığımız değerler, onların kimliklerini inşa eden temel taşlardır. Matematik, fen ya da yabancı dil kadar; dayanışmayı, vefayı, adaleti, üretmeyi ve paylaşmayı da öğretmek, aslında kültürel bir aktarımın parçasıdır.

Teknoloji hızla gelişiyor, yapay zekâ ve dijitalleşme hayatımızın merkezine yerleşiyor. Ancak bu yeniliklerin ortasında, insanı insan yapan değerleri koruyamazsak elimizde sadece makineleşmiş bir düzen kalır. İşte eğitim, bu noktada bir denge unsurudur. Çünkü biz teknolojiyi hangi amaçlarla kullanacağımızı, hangi değerlerle şekillendireceğimizi yine bu toprakların kültürel mirasından aldığımız ilhamla belirleriz. Çocuklarımız, köklerinden beslenen bir eğitimle hem dünyaya uyum sağlayacak hem de kendi öz değerlerini unutmadan geleceği kuracaklardır.

Kültür Bilimi bize şunu gösterir: Ünye’nin bayramlarda, düğünlerde, cenazelerde ve sofralarda bir araya geliş biçimleri, sadece bir gelenek değil, bir eğitim biçimidir. Çocuklarımız bu ritüellerin içinde büyüyerek paylaşmayı, sabretmeyi, saygı göstermeyi öğrenirler. Okulun verdiği eğitim, işte bu kültürel mirasla birleştiğinde anlam kazanır. Bir toplumun kökleriyle bağını koparmadan yeniliğe yönelmesi, hem bireysel hem toplumsal gelişimin anahtarıdır.

Bu yeni eğitim yılı, sadece akademik başarıların değil, aynı zamanda kültürel değerlerin de özenle işlendiği bir yıl olmalı. Çünkü kültür, saklanacak bir müze objesi değil, her gün yeniden üretilen bir yaşam biçimidir. Eğitim de bu üretimin en güçlü aracıdır. Bizler köklerimizden aldığımız güçle çocuklarımızı geleceğe hazırladığımızda, sadece bireyler değil, Ünye’nin çocukları ve toplumu olarak da sağlam adımlarla yol alırız.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —