Son yıllarda “koçluk” kavramı, pek çok alanda karşımıza çıkıyor. Öğrencisi olan veliler, yetişkin bireyler, ya da zorlu bir süreçten geçerken hedeflerine ulaşmak isteyen kişiler artık koçluk desteğine çok daha pozitif bakıyor. Çünkü herkes, hayatın bir döneminde yol gösteren, yönlendiren ama aynı zamanda kendi potansiyelini fark ettiren birine ihtiyaç duyuyor.
Spor koçluğu, ebeveyn koçluğu, ilişki koçluğu, yönetici koçluğu, beceri koçluğu… Liste uzayıp gidiyor. Ancak bizim alanımız eğitim olduğu için bugün konumuz “öğrenci ve sınav koçluğu” olacak.
Öğrenci Koçluğu mu, Sınav Koçluğu mu?
Sınava giren herkes öğrencidir, ama her öğrenci sınava girmez!
Bu farkı anlamak, doğru koçluk desteğini seçmek açısından çok önemlidir.
Öğrenci koçluğundan beklentiniz; pedagojik formasyon sahibi, en az bir alanda yetkin ve lisans diploması olan bir öğretmen olmalıdır. Çünkü öğrenci koçluğu, yalnızca akademik değil, aynı zamanda duygusal ve davranışsal gelişimi de kapsar.
Sınav koçluğu ise biraz daha derin bir uzmanlık gerektirir. Yalnızca branş bilgisi ya da öğretmenlik formasyonu yeterli değildir. Bu alanda çalışan kişinin; ölçme-değerlendirme konusunda bilgi birikimine, geçmiş eğitimlere ve Türkiye’de uygulanan genel sınavlara (LGS, YKS, KPSS, DGS, ALES, MSÜ vb.) hâkim olması gerekir.
Neden Bu Kadar Detaylı Olmalı?
Belki aklınıza şu soru gelebilir:
“Çalışacağı öğrenci hangi sınava hazırlanıyorsa, o sınava hakim olması yeterli değil mi?”
Cevap: Hayır, yeterli değildir.
Çünkü Türkiye’de müfredat ve eğitim felsefesi her yıl değişir ve bu değişim önce sınav sistemine, sonra sorulara yansır. Örneğin yıl içinde yapılan sınavlara baktığımızda, sırasıyla ALES, MSÜ, LGS, YKS, KPSS ve DGS gelir. Bizler de ilk yapılan sınavlardan itibaren o yılın genel eğilimini analiz ederiz.
Hangi derse ağırlık verilmiş, hangi konuda soru sayısı artmış, soru tarzı değişmiş mi…
İnanın, her yıl belirgin bir örüntü ortaya çıkar. Son birkaç yıldır Türkçe testlerinin zorluk derecesinin artması buna güzel bir örnektir. Sorular artık daha fazla anlama ve yorumlama becerisi ölçüyor. Bu nedenle koçluk sürecinde Türkçe’yi temele koymak, kaynak seçimini de buna göre yapmak büyük fark yaratır.
Koçunuzu Seçerken...
Peki, bir “sınav koçu”nun bu birikime sahip olup olmadığını nasıl anlayacaksınız?
Cevap basit: Sorarak, deneyimleyerek ve sürekli takipte kalarak.
Koçluk süreci bir kerelik bir hizmet değil, dinamik bir süreçtir. Öğrenciyle birlikte değişir, gelişir ve hedefler doğrultusunda şekillenir.
Son Söz
Unutmayın, iyi bir koç yalnızca rehberlik etmez; öğrencinin kendi potansiyelini keşfetmesine yardımcı olur.
Tüm öğrencilerimize kolay, akıcı ve güzel geçecek sınavlar diliyorum. 🍀