DİYETİSYEN EBRU ZEYNEP ÇÖP


DİYETİSYEN


Ramazan ayında öğün sayısının azalması ve öğün düzeninin değişmesiyle birlikte, bayram sonrasında sağlık problemleriyle karşı karşıya kalmak mümkün olabilir. Özellikle şeker hastalarının (diyabeti olanlar), kalp rahatsızlığı olan bireylerin ve hipertansiyona sahip kişilerin bayramda beslenmelerine dikkat etmesi gerekir. Bu sebepten Ramazan bayramında beslenmenin dengeli ve sağlıklı olması büyük önem taşır. 

Dikkat etmemiz gereken noktalardan biri öğün sıklığıdır. Ramazan ayı boyunca 2 öğün beslenmemizin ardından bayramda öğün sıklığı artmaktadır. Bunun sonucunda sağlık problemleri yaşamamak için bir anda çok fazla besin tüketmemek gerekir.

En önemli öğün kahvaltıdır. Kahvaltılarda hamur işlerinin, kızartmaların, şekerli ve yağlı yiyeceklerin tüketiminden kaçınılmalıdır. Güne bu tür yiyeceklerle başlarsak; mide yanması, şişkinlik, gaz ve hazımsızlık gibi problemler yaşanılabilir. Bu sorunları yaşamamak için kahvaltıda yumurta, az tuzlu peynir ve zeytin, domates, salatalık ve tam tahıllı ekmek tüketmek doğru ve sağlıklı bir tercih olacaktır. Öğle ve akşam yemekleri atlanmamalıdır. Sebze yemekleri, et, köfte, tavuk gibi proteini yüksek yiyecekler, liften zengin salatalar, yoğurt ve ayran tüketebilirsiniz. Bayram sofralarının olmazsa olmazları sarma ve tatlıdır. Sarma tüketildiği takdirde, yanında börek yemek yerine salata ve yoğurt yemek dengelemenize yardımcı olur. 

Diğer dikkat etmemiz gereken yiyecek ise tatlıdır. Kan şekerinin ani yükselmemesi ve fazla kalori almamak için şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlıları tercih edebilirsiniz. Tatlıları ana öğünlerde yemeklerle birlikte veya yemeklerden hemen sonra tüketmek yerine ara öğünlerinizde porsiyon kontrolünü sağlayarak tüketebilirsiniz. Tatlı tükettiğiniz gün, gün içerisindeki meyve ve ekmek tüketimini azaltınız ve kan şekerinizi dengelemek adına tatlı tüketiminden sonra süt, yoğurt ve kefir tüketebilirsiniz.

 İhmal edilen bir nokta ise su tüketimidir. Ramazan ayı boyunca yeteri kadar su tüketilmediyse, vücudun suya ihtiyacı olmuş olacaktır. Vücudun bu su kaybını önlemesi adına, günde 2- 2,5 litre su tüketimine önem verin. Gazlı, şekerli ve kremalı içecekler yerine; bitki çayları, ayran ve komposto tüketebilirsiniz. Ramazan ayından sonra öğün düzenimiz değişeceğinden, bağırsak alışkanlıklarımız da değişmiş olabilir. Bunun sonucunda da kabızlık görülür. Bayramda kabızlık yaşamamak için, kurubaklagillerin, taze sebze ve meyvelerin, tam tahıllı yiyeceklerin tüketimini arttırabilirsiniz.

Tüm bunlara ek olarak fiziksel aktiviteye de yer vermek gerekir. Bayram ziyaretlerine giderken araba veya toplu taşıma kullanmak yerine yürümek, asansör yerine merdiven kullanmak bile fiziksel aktivitenizi artıracaktır.

Büyüklerimizin bizim için emek vererek hazırladığı yiyecekleri geri çevirmek yerine, doğru zaman ve miktarda tüketerek hem kendimizi hem de büyüklerimizi üzmeden güzel bir bayram geçirebiliriz. Kısacası porsiyonlarınızı ayarlayarak, kaçamak yaptığınızda sonraki öğünlerde telafi ederek bayramı güzel bir şekilde kutlamış olursunuz.

Herkese sevdikleriyle beraber mutlu bayramlar…

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593