İNCİ ÇETİR


Mutsuzluk !


Kelimeleri tüketmek yerine daha bir yoğunlaşmak geliyor bu kez içimden. Koca bir ömrü küçücük kalıplara sığdırdığımdan bu yana, daha bir özensiz olmuşum kendime de sevdiklerime de… 

Ertelemek daha bir kolayımıza geldiği içindi belki de tüm bu kaoslar… 

Korkularımız da buna dahildi zaman zaman.

Mutsuzluğun getirdiği huzursuzlukla cebelleşirken nasıl da yok etmişiz güzelim yılları, iyimser bütün halleri..

İyi olmak isterken daha bir kötümser hallere kapıldığımızı ve daha derinlere indiğimizi farkettiğimiz an başlatır olmuşuz aslında bizler bu savaşı… 

Asıl kayıpların kişiden kaynaklı olmadığını yaşayarak göstermek de bizlerin kendimize en büyük borcu olsun diyerek atıyoruz bu kez ilk adımlarımızı…

 

Savaşmanın veyahut tüm olumsuzluklarla mücadele etmenin yollarını yalnızlığa bürünerek atlatabildiğimizi düşünmek de ayrı bir depresyon yöntemi…

Herkes ettiğini bulacak kaygısını da gütmüyoruz açıkçası. Bulacak biliyoruz… 

 

Pimi çekilmiş onca hikayeden ben de bir kaçıydım yalnız. Kurbandım belki de bunca yıl….

Rahat yaşamın ve huzurlu olmanın ne 23’ü ne 33’ü ne de 43’ü olurmuş. İnsan hissettiği yaşa göre kalıplaşırmış… Veyahut yaşayarak öğrendiği tüm kalıpları bir bir devirmeye yönelik başlatırmış bu kez emin adımlarını…

Hiçbir yaş gözetilmezmiş de… 

Ve insan sadece hissettiği yaşta var olduğu kadarıymış. 

 

Zorlayıcı gelen kısım asıl olarak empati yoksunluğundan kaynaklı. Herkes etrafındakilerin düşüncelerine önem veriyormuş gibi gözükse de aslının bundan ibaret olmadığı da aşikar... Çoğu bencil bile bu konuda. Benim emeğim, benim arşım benim naaşım dermiş gibicesine…

Anlaşıytan uzak kalınmış, başa gelse çekilirden ziyade hep suçlu aranıp binlerce beddualar sıralanır olmuş adeta..

Dediğim gibi; yol uzun, yol meşakkatli, yol istikrarsız binlerce dosttan, arkadaştan ibaret!…

 

Günübirlik yaşamların tadı nerede denildiği vakit birçoğu da bunu süregelen bir döngüden ibaret sayıp hayatına dahil etmiş vaziyette.

Günden tad almak ile günü devirmek arasındaki koca uçurumun farkına varmaksızın ziyan eder olmuşlar vakitlerini…

Geçmeyen tek şeyin ziyan edilen koca bir ömürden başkası olamadığını anlayacakları da gözükmüyor…

 

Oysa ki deviriyoruz günleri. Günlerden kendimizi. Kendimizden de kıymetli vakitleri…

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593