MHP Genel Başkanı Sn. Devlet Bahçeli’nin “Cumhuriyetin 100. Yılında 100 il, 1000 ilçe ile daha güçlü Türkiye” çağrısı ülkede genel kabul gördü.
Hatta devlet, bu çağrının öneminden hareketle il olabilecek ilçelerle ilgili çalışmalar yaptırdı.
Nitekim aralarında Ünye’nin de olduğu il adayı ilçeler belirlendi.
Tabi, bu aralar il konusu çok gündemde… Ulusal televizyon kanallarındaki yorumcuların da ilgisi kapsamında…
İl adayı ilçeler arasında Ünye de gösterilince, yapılan yorumları özellikle dinliyorum.
Ancak birkaç yorumcuyu görüyorum, olaya mesafeli yaklaşıyor; “İl sayısı artırılarak daha güçlü nasıl olunacak?” gibi sözler ediyorlar.
Bu kişiler, ulusal basın camiasında televizyon yorumcusu olarak kabul görmüş kişiler… Çıkmış böyle konuşuyorlar.
Ama şunu bilmiyorlar;
Bakın, 100 yıl önce Cumhuriyet ilan ediliyorken bu ülkenin 71 vilayeti vardı.
Ülke nüfusu ise, henüz nüfus sayımı yapılmamıştı ama tahmini nüfus 13 milyon olarak ifade ediliyordu.
Bilindiği gibi, Cumhuriyet döneminin ilk nüfus sayımı 1927’de yapıldı. Nüfusumuz 13 milyon 554 kişi olarak belirlendi.
Demem o ki; 13 milyonluk Türkiye Cumhuriyeti 71 vilayet ile kuruldu.
Ve o bahsettiğim yorumcuların bundan haberi yok.
Bir şey daha var; orada olan diğer yorumcuların da böyle bir bilgisi yok.
Olsa dile getirirler, ezbere konuşan diğer yorumcuları uyarırlardı.
Tam yüz yıl önce, bugünkü nüfusun yedide biri olan ülkemizde 71 vilayet bulunuyor…
Üstelik o gün ülkenin başında Mustafa Kemal Atatürk gibi büyük bir lider var.
Ve o büyük lider, ülkeyi 71 vilayet olarak öngörmüş… Öyle belirlenmesine önderlik etmiş.
Bugüne gelince; nüfusumuz 85 milyon… Buna karşılık 81 vilayetimiz var.
Bu işte bir çelişki yok mu?
Var tabi, hem de kocaman bir çelişki var.
İşte Sn. Bahçeli, aslında bu çelişkiden hareketle o çağrısını yapıyor.
85 milyonun 81 vilayete sıkıştırıldığı dar elbiseli Türkiye yerine, bunun 100 vilayetle büyütülen geniş elbiseli Türkiye olması gerektiğini dile getiriyor.
Peki, bu büyüme nasıl olmalı?
Geçmişte olduğu gibi, iktidar nereyi isterse orası mı vilayet yapılmalı?
Asla…
Öyle yapılan vilayetleri gördük. Birçoğu hala vilayet mi, ilçe mi belli değil.
Ama bugün başka bir yoldan gidiliyor. Siyasetçi yok işin içinde.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) devrede.
İl olabilecek ilçelerle ilgili kıstasları belirlemiş. Çıkmış araştırmasını yapmış. Aday ilçeleri ortaya çıkarmış. 2021 yılının Aralık ayında da bunları ilan etti.
Şimdi sıra Türkiye’yi, 100 vilayetin olduğu ülke yapmaya geldi.
Devlet bunun için çalışıyor.
Hazırlıkların son aşamaya geldiği ile ilgili bilgiler alıyoruz.
Çok kalmaz, Ünye dahil yeni 19 vilayetimiz belli olur.
Dedim ya ulusal basındaki bazı yorumcuların, 1923 yılında Cumhuriyetin 71 vilayetle ilan edildiğinden haberi yok.
Ünye’de de birkaç kişi var ki, Ünye’nin devlet tarafından vilayet adayı olarak gösterildiğinden haberi yok.
Nitekim hafta içinde bunu ÜTSO’da düzenlenen Ünye’nin il konusunun görüşüldüğü toplantıda gördük.
Toplantıya 150’nin üzerinde STK, siyasi parti başkan ve temsilcisi katılmıştı.
Sayısı dört kadar olan o kişiler, Ünye’nin il olmak için şartlarının yeterli olmadığını… Komşu bir ilçe ile birlikte ortak il olmasının daha doğru olduğunu ifade ettiler.
Ben onları dinleyince hem şaşırdım hem de üzüldüm.
Şaşırdım… Bunların devletin yaptırdığı araştırmadan haberi yoktu da mı böyle söylediler?
Üzüldüm… Ortak il olunsun gibi tamamen fantastik bir ifadeyle komşu ilçemizdeki insanların duyguları ile oynanıyor olması hiç doğru değil. Buna çok üzüldüm.
Aslında orada konuşan bu dört kişi, devletin araştırması sonucu Ünye’nin il adayı ilçe olarak gösterildiğini… Ortak il gibi fantastik bir düşüncenin ise asla mümkün olmadığını bizim kadar biliyor olmalılar.
Peki, niye böyle söz ve söylemde bulunuyorlar?
Ben derim ki; bu saatten sonra bu tür söze, söyleme takılmamak gerekir. Hatta katılmasak ta saygı duyup geçmek en doğrusudur.
Biliyoruz ki şu anda yukarıda devlet çalışıyor, il olacak ilçelerle ilgili dosyayı hazırlıyor.
Aşağıda Ünyeliler çalışıyor, işi kazaya bırakmak istemiyor.
Sonuç;
Herkes inanmış, bu sefer il olacağız…
Kalın sağlıcakla…
