Sahildeki bugünkü Motto’nun yerinde ilk Park Restoran açılmıştı. 1960’lı yılların sonlarında Belediye tarafından açılan restoranın bir özelliği vardı, deniz tarafından yaya trafiğine açıktı. Sahilde yürüyenler deniz kenarından kopmadan İskeleden, Yalı bölgesine geçebiliyordu.
Belediye 1996 yılında bu restoranı büyüttü, adını İskele Restorana çevirdi, hizmete bu şekliyle açtı.
Bu kadarına tamam, bir problem yok…
Ama öyle bir şey yapıldı ki, “olmaz” dedirten cinsinden! Buradaki yaya yolu kapandı.
Bunu gören Yunus Emre Çay Bahçesi de deniz yönündeki kaldırımı çevirdi, tesise kattı.
Böylelikle İskele ile Yalı bölgesini deniz kenarından buluşturan yaya yolu iptal oldu.
O zamandan bu zamana 30 yıla yakındır buradaki geçiş, sahil gezintisi yapanlara kapalı.
Ben bu konuyu zaman zaman dile getirdim, pek aldıran olmadı.
Ancak Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, şehrimizin birçok noktasındaki yanlışlara yaptığı doğru müdahalelerine bir yenisini daha ekleme kararı almış… Flash Radyo’daki programında yaptığı açıklamasında buradaki yaya geçişini yeniden açtıracaklarını dile getirdi.
Teşekkürler Sn. Başkan, aynı zamanda tebrikler… Çok doğru iş yapıyorsunuz.
Bu sayede yürüyüşe çıkanlar deniz kenarından kopmadan bir baştan bir başa sahilde gezip dolaşma imkanına kavuşacak.
*********** *********** ***********
Atatürk Parkı’ndaki havuz iptal mi oluyor?
Atatürk Parkı yapılırken orada deniz kenarında bir de havuz yapıldı.
Denizin kenarında havuza ne kadar ihtiyaç var? Yapılmış haliyle bir işlevi var mı? Tartışılabilir…
Ama havadan çekilen fotoğraflarda çok güzel görünüyor, hakkını teslim etmek gerek.
Başkan Tavlı, radyodaki programında havuzun doldurulup bu alanda kay kay pisti ve tenis kortu yapılacağını açıkladı.
Bunu da Belediye Meclisi, STK ve vatandaşlarla görüşerek kararlaştırdıklarını söyledi.
Flash Radyo’daki Haftanın Yorumu programında ben bu karara karşı çıktım. “Kime sorulmuş. Ben kimseden böyle bir şey duymadım.” dedim.
Ancak merak ettim, program sonrası en yakın çevremden başladım, şehir içindeki ve gurbetteki hemşerilerim arasında mini bir anket yaptım.
27 kişiye sordum, “Havuz kalsın mı, doldurulsun mu?” dedim.
En yakınlarım da dahil istisnasız herkes, “Deniz kenarında havuza gerek yok, doldurulsun.” dediler.
Anladım ki ben bu konuda Ünyelilerin çok uzağında kalmış… Olaya gerçekçi bakamamışım.
*********** ************ ***********
Meydan ve Atatürk Parkına bakım gerekiyor…
Cumhuriyet Meydanı şehrimizin aynası… Yerli yabancı herkese ışık tutan parlayan yüzü!
Ancak, bu ayna kirletiliyor.
Kirleten kim? Resmi kurumlar…
Burayı, baraka, büfe, kulübe, vb… bir şeyler koyarak işgal ediyor… Görüntü kirliliğine sebep oluyorlar.
Meydan kimin, sorumlusu kim? Ordu Büyükşehir Belediyesi…
Peki, Meydan’ı en çok kim işgal edip kirletiyor? Ordu Büyükşehir Belediyesi…
Büyükşehir Belediye Başkanımızdan hassaten rica ediyoruz; kendisinin ata-dede şehri Ünye’nin, meydanına sahip çıksın. Burayı işgale asla izin vermesin.
Bir de Meydan zemini çok bozuldu. Bakıma ihtiyacı var. Başkanımız buna da bir el atılmasını sağlarsa seviniriz.
Ünye Belediyemize de çağrı yapıyorum… Atatürk Parkımız da öyle… Bakıma ihtiyacı var.
Özellikle yürüyüş yolu çok kötü... Kenarlardaki kiremit tozu çok gereksiz. Kimsenin oradan yürüdüğü yok. Ayrıca sağa sola taşıp kirlilik yapıyor.
Yürüyüş yolunun zemini ise baskı beton, sert… Az bir yağışta zeminde su birikintileri oluşuyor, yürünmez hale geliyor.
Buradaki kiremit tozlu alan da iptal edilip yürüyüş yolu daha geniş şekilde, asfalt ya da begonit taş döşemeyle yeniden yapılmalı.
Diğer taraftan Atatürk Parkı’nın sahil yolu girişi noktasından Çivisiz Cami, tuvalet tarafına kısa yoldan ulaşmak için çim saha kullanılıyor. Buradaki çim ezilip yok olmuş, toprak-çamur yüzeyden yürünüyor. Ayrıca görüntü kirliliği oluşmuş.
Buradaki kısa mesafe yol, olmazsa olmaz görünüyor. Aralarından çimen çıkacak şekilde Ünye granit döşeme taşı ya da kayrak taşla döşenirse hem yol rahat kullanılır hem de görüntü kirliliği ortadan kalkar düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
*********** *********** ***********
Kalın sağlıcakla…