SİBEL KURU


Aşırı Düşünmenin Zararları


Gün içinde zihninizde sürekli dönen düşüncelerle kendinizi yorgun hissettiğiniz oldu mu? Geçmişte yaşadığınız bir olayı tekrar tekrar analiz ederken ya da gelecekte olabilecek senaryoları kurgularken zamanın nasıl geçtiğini fark etmediğiniz anlar… İşte bu, aşırı düşünmenin (overthinking) yaygın bir örneğidir.

Aşırı düşünme, ilk bakışta önlem alma, analiz etme veya kendini geliştirme süreci gibi görünebilir. Ancak çoğu zaman farkında olmadan bir kısır döngüye gireriz ve bu döngü, psikolojik sağlığımızı olumsuz etkileyebilir. Peki, aşırı düşünmenin zararları nelerdir ve zihnimizi susturmak mümkün müdür?

1. Aşırı Düşünme Kaygıyı Besler

Zihnimiz olası olumsuz senaryoları sürekli gözden geçirdiğinde, tehlike algımız artar. “Ya başarısız olursam?”, “Ya yanlış bir şey söylersem?” gibi düşünceler, kaygıyı yükseltir ve bizi gerçek bir tehlike varmış gibi tetikte tutar. Sonuç? Sürekli bir huzursuzluk hali ve artan stres durumu oluşur.

2. Karar Vermeyi Zorlaştırır

Aşırı düşünmek, karar verme sürecini felç edebilir. Olası her seçeneği analiz etmek, tüm riskleri hesaplamaya çalışmak kişiyi kararsızlığa sürükler. “Ya yanlış karar verirsem?” endişesi, kişinin adım atmasını engelleyerek özgüvenini zedeler.

3. Uyku Kalitesini Düşürür

Geceleri zihninizin bir türlü susmadığını ve sürekli geçmişi ya da geleceği düşündüğünüzü fark ettiğiniz oldu mu? Aşırı düşünme, uykuya dalmayı zorlaştırır ve uykunun kalitesini bozar. Yetersiz uyku ise gün içindeki ruh halimizi, dikkatimizi ve verimliliğimizi olumsuz etkiler.

4. Geçmişe ve Geleceğe Takılmak Şu Anı Kaçırmamıza Neden Olur

Sürekli geçmişi analiz etmek veya geleceği kontrol etmeye çalışmak, bugünü kaçırmamıza yol açar. Zihnimiz ya “Keşke öyle yapmasaydım” diyerek geçmişe saplanır ya da “Ya kötü bir şey olursa?” diyerek gelecek kaygısına kapılır. Bu süreç, anda kalmamıza engel olur.

5. Psikolojik Yorgunluk ve Tükenmişliğe Yol Açar

Zihnimiz sürekli çalıştığında, tıpkı aşırı çalışan bir bilgisayar gibi ısınır ve verimini kaybeder. Aşırı düşünmek, enerjimizi tüketir ve tükenmişlik hissine yol açar.

Peki, Zihnimizi Susturmak Mümkün mü?

Aşırı düşünmeyi tamamen durdurmak yerine, onu yönetmeyi öğrenmek daha gerçekçi bir hedef olabilir. Düşüncelerimizi yönetebilmek için; 

Düşünceleri fark etmek: Öncelikle aşırı düşündüğünüzü fark etmek, bu döngüyü kırmanın ilk adımıdır. Kendinize “Bu düşünce bana fayda sağlıyor mu?” diye sorabilirsiniz.

Bilinçli farkındalık (Mindfulness) uygulamak: Anda kalmaya yönelik teknikler, aşırı düşünmenin önüne geçebilir. Nefes egzersizleri, meditasyon veya basitçe çevrenize odaklanmak işe yarayabilir.

Düşüncelerle savaşmayı bırakmak: Olumsuz bir düşünce geldiğinde onu bastırmaya çalışmak yerine, “Bu sadece bir düşünce, gerçeği yansıtmak zorunda değil” diyerek ona mesafe koyabilirsiniz.

Eyleme geçmek: Sürekli düşünmek yerine, küçük de olsa harekete geçmek zihni rahatlatabilir. Bir sorunu çözmek için düşünmek yerine adım atmak, aşırı analiz tuzağından çıkmanıza yardımcı olabilir.

Sonuç olarak, aşırı düşünmek bir alışkanlık haline geldiğinde psikolojik sağlığımıza zarar verebilir. Ancak bunu fark edip düşüncelerimizle olan ilişkimizi değiştirdiğimizde, zihnimizi daha dengeli bir hale getirebiliriz. Unutmayın, düşünceleriniz sizin kontrolünüzde değil, ama onlara nasıl tepki vereceğiniz sizin elinizde!

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593