13 OCAK 2016 tarihinde Ünye Kent’te “Ünye Kalesi Ne Kadar Biliniyor?” başlığıyla yazdığımız makalede TRT’den üç kişilik bir çekim ekibi geldiğini yazmıştım.
Karadeniz’in tarih ve kültür varlıklarıyla ilgili bir belgesel çekmek istiyorlardı.
Ünye’de sadece bir noktayı çekebileceklerini söylemişlerdi.
Zamanları az, dolaşacakları yer çoktu…
Tereddütsüz “Ünye Kalesi!” demiştim.
“Neden Ünye kalesi?” diye sormuşlardı.
“Sadece Ünye’nin değil tüm Karadeniz’in bilinmeyen tarihini açığa çıkaracak düzeyde bir sit alanıdır.” demiştim.
Sözümün arkasındayım.
O gün olduğu gibi bugün de Ünye Kalesi, sadece Ünye’nin değil tüm Karadeniz’in bilinmeyen tarihini açığa çıkaracak düzeyde bir sit alanıdır.
TRT’nin Ünye Kalesi Çekimi
Üç kişilik belgesel ekibiyle kale eteklerine geldik, kaleyi karşıdan gören bir yerde durduk. Zamanları az olduğundan kaleye tırmanmayacaktık...
Zaten gerekli bilgiyi yolda kendilerine iletmiştim.
Arka plana kaleyi alarak, kameraya 4 dakikayla sınırlı bir kale anlatımı yaptım.
Çekim ekibinin sorumlusu uzaktan da olsa gördüğü Ünye Kalesi’nden ve kale hakkında anlattıklarımdan hayli etkilenmişti.
“Ben burayı nasıl atlamışım!” diye hayıflandı.
Ajandasına notlar düşerek Ünye’deki görevini tamamladı.
Çekimler ne zaman yayınlandı, TRT’nin hangi kanalında gösterildi bilmiyorum.
Sonraki yıllarda Ünye’ye bir TRT ekibinin daha uğradığını duydum…
2016’daki ekiple bağlantılı mıydı, neyi çektiler, nasıl anlattılar…
Ne zaman yayınladılar?
Bilmiyorum.
Karadeniz Kazı Çalışmaları
2016 yılı Karadeniz Arkeolojisi bakımından oldukça verimli geçti.
Ordu’da 2010 yılında başlatılan Kurul Kalesi kazıları önemli bir aşamaya gelindi.
O dönem Ankara Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Yücel Şenyurt başkanlığında başlatılan arkeolojik kazılarda bölgenin antik dönemi hakkında önemli ipuçları elde edildi.
Akabinde Fatsa Cıngırt Kalesi’nde bir kazı başlatıldı.
1.Derece arkeolojik sit alanı ilan edilen Cıngırt’ta, Ordu Kurul Kazısından bir süre sonra, 27 Temmuz - 26 Ağustos 2012 tarihleri arasında Ordu Müzesi Müdürlüğü Başkanlığında Gazi Üniversitesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Ayşe Erol danışmanlığında 8 kişiden oluşan uzman ekip tarafından kazıldı.
Ödenek yokluğu nedeniyle iki sezon sonra Cıngırt Kalesi kazısına son verildi.
Cıngırt Kalesi’nde Roma ve Helenistik döneme ait buluntular elde edildi.
Aynı tarihlerde Ünye Kalesi için de benzer girişimlerde bulunuldu.
Ancak bu girişimler arkeolojik bir kazı çalışması ile sonuçlanmadı.
“Kazı” yerine “Yüzey Temizliği” yapılmasına karar verildi.
Kurul Kalesi Kazıları
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ordu Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle gerçekleştirilen ve VI. Mithradates dönemine ait 2 bin 100 yıllık Ana Tanrıça Kibele heykeli ile yaklaşık 4 bin parça tarihi eserin bulunduğu Kurul Kalesi kazılarında bölgenin önemli bir antik yerleşimi gün yüzüne çıkarıldı.
Kurul Kalesi yerleşimi iki ana sektöre ayrılmaktadır. Zirvenin güneybatı noktasından Kapı Alanı’na kadar olan bölge İç Kale, bu kısmın kuzeydoğusundaki geniş alan Kuzeydoğu Teras Alanı olarak adlandırılmaktadır.
İç Kale’nin en güneyinde Dilek Kayası (sunak) ve onun kuzeyinde ise bir kaya rezervuarı yer almaktadır. Kaya rezervuarının 20 km. kadar kuzeydoğusunda ise basamaklı bir tünel bulunmaktadır.
İşte 2016 yılı kazısına ait buluntular:
“Duvar diplerine sıralanmış küpler dışında, mekânın ortasına denk gelen alandan çok sayıda testi, tümlenebilir amphora ve 2 adet mühürlü amphora kulbu daha ele geçirilmiştir. Aryballoslar, tabaklar, ağırşaklar, mortar, çanak, çok miktarda kovanlı fırlatıcı oku ucu ve altı adet VI. Mithradates Dönemine ait bronz sikke Mekân 5’ten 543,79 -541,50 m. seviye aralığında ele geçirilmiş diğer dikkat çeken buluntulardır. 543.06-542,17 m. seviyesi aralığında görülen yangın tabakası, diğer mekânlarda da görüldüğü üzere, içerisinde bulunan çatı kiremitleri ile değerlendirildiğinde mekânın geç evresine ait üst örtünün bir yangınla çöktüğünü göstermektedir.” (S. Yücel Şenyurt, Atakan Akçay, Emirhan Bulut – Kurul Kalesi 2016 Yılı Kazı Çalışmaları, s. 137; 39. Kazı Sonuçları Toplantısı 3. Cilt - 22-26 Mayıs 2017, Bursa)
Kalenin giriş kapısının kuzeyindeki iki odada pişmiş toprak Dionysos büstü, üç adet Kybele heykelciği ve çok sayıda savaş aleti ele geçirilmiştir.
Unguentariumlar ve kalıp yapımı kabartmalı kâseler Kurul’da ele geçirilen diğer buluntular arasındadır.
Kurul İç Kale’deki basamaklı tünel giriş kapısına entegre duvar içinde bir niş içerisinde mermerden yapılmış Ana Tanrıça Kybele heykeli ise in situ halde açığa çıkarılmıştır.
Ordu’daki Kurul Kalesi’nde devam eden kazı çalışmalarında arkeoloji dünyası için çok önemli sonuçlara ulaşıldı. Melet Irmağı havzası, Mesudiye, Fatsa ve Ünye antikitesinin açığa çıkarılmasında önemli bir başlangıç kabul edildi.
Nitekim Fatsa Cıngırt Kalesi ve son dönem Bolaman kazılarıyla bölgedeki arkeolojik çalışmalar sürdürülmüş, Kurul’daki kazılar son aşamaya varmıştır.
Ünye Kalesi Dönemleri
Kurul Kalesi’nde Kybele Heykeli’nin bulunmasından birkaç gün sonra, 2016’nın Kasım ayında Yücel Şenyurt hocayı ve ekibini Ünye Belediyesi aracılığıyla Tozkoparan’a davet ettik.
Tozkoparan Kaya Mezarı ve Cevizdere Havzası’nı incelediğimiz gezide ekipten Doç. Dr. Atakan Akçay, Ordu İl Kültür ve Turizm Müdürü Uğur Toparlak, Ordu Müzesi Müdürü Neşe Öncül ve Turizm Bürosu Şube Müdürü Mehmet Korgancı bulunuyor.
Dönemin Ünye Belediyesi Başkan Yardımcısı Emrah Yılmaz ve mimar Sibel Cerrahoğlu ile Ünye Tarih Araştırma Grubu’ndan Ahmet Kabayel ile birlikteyiz.
Zaman bulursak Ünye Kalesi’ne geçeceğiz.
Şenyurt Hoca’ya Prof. Dr. İ. Kılıç Kökten’in yıllar önce Cevizdere Havzası’nda yaptığı bir araştırmanın dosyasını veriyorum…
Dikkatle inceliyor Hoca, ırmağın karşısındaki sekileri gösterip, Kökten’in oraları işaret etiğini söylüyor. Yarım kalan Ünye araştırmasının devamını getirmek gerekir diyorum Şenyurt Hoca’ya…
Tozkoparan Kaya Mezarı’yla birlikte Kale’deki anıtsal kaya mezarına geliyor konu…
Kesin bir dönem ileri süremiyor ikisi için de...
Tarihsel dönemleri açığa çıkaracak arkeolojik bir kazı gerekli, diyor.
Şenyurt Hoca’ya böyle bir kazının gerçekleşme imkân ve ihtimalini soruyoruz.
Arkeolojik bir kazı nasıl başlatılır?
Ülkemizde gerçekleştirilen kazı çalışmaları üniversitelerin ve enstitülerin ilgili bölümlerinden yerli ve yabancı bilim insanları ile Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı müze müdürlüklerince yapıldığını açıklıyor.
Hemşerimiz Tarihçi Osman Doğan aracılığıyla 2006’da Prof. Dr. Mehmet Özsait tarafından bir yüzey araştırması yapılmıştı.
Ne var ki o tarihten bu yana kazı için önerilen yol ve yöntemlerin hiç birinin işe yaramadı...
Başvurular sonuçsuz kaldı.
Ünye Kalesi’nde arkeolojik kazı yerine turistik donanım tercih edildi.
Tüneller temizlendi, raylı iniş düzeneği hazırlandı.
Kaleye çıkış merdiveni inşa edildi.
Ama kalenin tarihsel dönemlerini açığa çıkaracak bilimsel kazılara geçilemedi.
Son olarak Ordu Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde, Ordu Üniversitesi (ODÜ)’den üç akademisyenin Ünye’de gerçekleştirdiği söyleşi programında ifade edildi: Ünye Kalesi bölgenin en önemli tarihi yerleşimidir…
Üzerinde turizme yönelik yenileme ve donanım çalışmalarının yanı sıra, mutlaka arkeolojik kazı yapılmalıdır.
Archaeologica excavatio in Unye Castle definite peragi debet.
(Romalı devlet adamı Cato’nun her söz bitiminde yinelediği: “Ceterum, censeo Carthaginom esse delendam” deyişine benzer bir serzenişle!)