AHMET DERYA VARİLCİ


Karadeniz Arkeolojisi- Roma Dönemi


Yaklaşık 25-30 yıl önce Ünye’nin Doğu kıyısında Ameletos adında Antik bir yerleşim keşfedildi. Arkeolojik bir çalışmaya dayanmayan bu keşif, tamamen Antik Dönem belgeleri ve Roma haritalarıyla tespit edilmişti.   

Kuzey Carolina Üniversitesi (ABD) Antik Dünya Haritalama Merkezi sorumlusu Prof. Richard J. A. Talbert, harita üzerinde Ünye’nin Doğu kıyısına düşen Ameletos veya Camila adında Antik bir yerleşim belirledi. Kıyıdan çok uzakta olmayan, Polemonium'un biraz batısında, eski bir Pontus kasabasıydı burası.[1]

Amisos’dan (Samsun) gelen sahil yolunun devamında, Ünye-Fatsa yolu üzerindeydi.

Tam da Midrebolu (Mithrapolis) diye bildiğimiz, Ünye’nin Güzelyalı Mahallesi’ne denk gelen yerde bulunuyor Anti Roma kasabası Ameletos.  

Talbert, bu yerleşimi tanımlarken Polemonium’u esas alıyor. Çünkü Polemonium (Bolaman) Roma döneminde önemli bir yerleşim. VI. Mithradates’in yenilmesiyle Roma egemenliğine giren Karadeniz bölgesinin en güçlü askeri tahkimat noktalarından biriydi. Adı da bölgeyi yöneten Romalı General Polemon’dan geliyordu.  

 

Karadeniz’de Roma Egemenliği

 

Strabon ve diğer yazarların Polemonium’un adını anmamaları yerleşimin Strabon ardından kimsenin bahsetmediği Side kentinin üzerine kurulmuş olduğunu düşündürmektedir. Gerçekten de kentin Roma imparatoru Marcus Antonius tarafından Kilikya, Bosphorus, Kolhis ve Pontus’a yönetici olarak atanan II. Polemon’un (MÖ 12- MS 74) adını taşıdığı düşünüldüğünde MS 1. yüzyılda kurulmuş olması kuvvetli bir olasılıktır. Roma döneminde 5 kentten oluşan Pontus Polemoniacus eyaletinin merkezi Bolaman’dır.[2]

Strabon, Sidené ovası ve nehrinin adlarını Side kalesinden aldığını bildiriyor.[3]

Plinius ise kentin adından söz eder.[4]

Side, Yunanca “nar” demektir. Lakonia’nın doğu sahilinde ve Pamphylia’da Side adında başka antik kentler de vardır.

Polemon II, Pontuslu Polemon II ve Kilikya Polemonu olarak da bilinir, Polemon II Kırım’ın Kerç Boğazı’nda bir Greko-İskit krallığı olan Boğaziçi'nin bir prensiydi. Pontus, Kapadokya, Kolhis ve Kilikya'nın Romalı kral vekili olarak hizmet etti. Roma İmparatoru Neron, MS. 62'de Polemon II'yi Pontus tahtından feragat etmeye ikna etti ve Kolhis de dahil olmak üzere Pontus bir Roma eyaleti oldu. Polemon II, MS. 74’de öldü. Son dönemde sadece Kilikya'yı yönetti.[5]

Aslında Pergamon Kralı III. Attalos ölümüyle, vasiyeti üzerine tüm Anadolu Roma egemenliğine girmiştir.

 

Anadolu’da Roma Yönetimi

 

Kartaca Savaşları sonrası Roma Cumhuriyetinin gücü artırmış ve Akdeniz’de yayılmacı bir politika izlemeye başlamıştır. Roma’nın emperyal politikalarıyla birlikte yönetim yapısı da değişikliğe uğramıştır. 

MÖ. 2.yüzyılın başlarında Roma Cumhuriyeti, MÖ. 190’da İskender İmparatorluğu’nun bir parçası ve devamı olan Selevkos Kralı 3.Antiokhos ile yaptığı savaştan galip çıktı. Bu tarih itibariyle Roma’nın Anadolu üzerinde hakimiyeti başladı. 

MÖ. 188 yılında yapılan Apameia Antlaşması ile birlikte Selevkoslar Torosların güneyine çekildi ve Roma Anadolu’da müttefikleriyle birlikte gücünü hissettirdi.[6]

Pergamon (Bergama) ve Rodos Krallıkları, Roma’nın Anadolu’daki en önemli müttefikleriydi. Müttefiklerine diplomatik destekler sağlayan Roma aynı zamanda askeri gücünü de kullanarak esnek bir politika izledi.

Apameia Barışı ile birlikte Roma’nın yüzlerce yıl sürecek olan Anadolu’daki varlığı başlamış oldu. Bu egemenlikte Pergamon Krallığı’nın başına getirttikleri Roma yanlısı Kralların da büyük payı vardır. M.Ö. 133’de Pergamon Krallığı, son kralları III. Attalos’un ölümü ve vasiyeti doğrultusunda Roma’ya bırakılmıştır. Bu duruma Pergamon’da ayaklanmayla cevap verilmişse de 4 yıl içinde ayaklanma bastırılmıştır. 

 Böylece MÖ. 129’da Roma’nın Anadolu’daki ilk eyaleti olan “Asia” eyaleti kurulmuştur.[7]

 

Roma Eyalet Sistemi (Provincia)

 

Roma’nın denizaşırı ülkelerde kurduğu eyalet sistemine Provincia deniyordu. Bir Roma magistratının ya da ex-magistratının Roma senatosunun izni olmadan provincia'sının dışına çıkması yasaktı. Ancak senato, bu yasal engel yüzünden bir komutanın başarısızlığa itilebileceğini biliyordu. Bu nedenle senato, provincia tayinini yaptıktan sonra izin koşulunu ihlal etmek yerine provincia tayinine karar verirken bu olası tehlikeyi dikkate alıyor ve provincia'yı eylem ve alan bakımından esnek ve geniş tutarak tayin etmek suretiyle bu olası tehlikeye karşı önlemini önceden alabiliyordu.[8]

Roma eyaleti, (Latince: provincia, çoğ. provinciae) basit anlamda Antik Roma’da, Tetrarşiye kadar imparatorluğun İtalya yarımadası dışında kalan topraklarının yönetilmesi için oluşturulmuş en büyük idari birimdi.[9]

Roma Eyalet Sistemi, Roma İmparatorluğu'nun bölgesel bir alt bölümüdür; özellikle, imperium veya yürütme gücünü elinde tutan bir Roma yargıcının eylem ve yetki alanıdır. Bu yetki, Roma devleti adına imparatorluğun her yerindeki topraklarda uygulandı.

Eyaletler genellikle senatoryal sınıftan, çoğunlukla eski konsüller ya da eski praetorlar arasından seçilen valiler tarafından yönetilirdi. Bu durumun tek istisnası, Cleopatra’nın ölümü ardından Mısır’a Equestrian (eski Roma soylusu) bir sınıftan vali atanmasıdır.

MÖ. 43 yılında Triumvirliğin bir üyesi olarak, MÖ 29 yılından itibaren tek başına Roma’ya hükmeden Augustus’un döneminde, Fırat (Euphrates) Irmağı’nın batısında kalan tüm Anadolu toprakları Roma İmparatorluğu’nun bir parçası hâline geldi. Roma’nın *principatus* denen yarı monarşik rejiminin kurucusu olan Augustus dönemi öncesinde, Anadolu’da Roma valilerince yönetilen eyaletler, özgür kentler (civitates liberae), Roma kolonileri vardı. Augustus da seleflerinin izinden giderek eyalet, kentler, koloniler kurdu. Ancak o, bu geleneksel Roma politikasına kendi reformları ile farklı uygulamalar getirdi. Eyaletleri, “senato” ve “imparator” eyaletleri olmak üzere ikiye ayırdı ve Anadolu’da bir imparator eyaleti olan Galatia Eyaleti’ni kurdu. Kendisinden önce kurulmuş olan Kilikia da kendisine bağlanarak imparator eyaleti yapıldı. Asia Eyaleti ile Bithynia-Pontos Eyaleti, cumhuriyet döneminde olduğu gibi senato eyaleti olarak kaldı.

 

Mitridat Krallığı’ndan Roma Eyaletine 

 

Romalılara karşı 42 yıl hiç yılmadan savaşan VI. Mithridates'in Pontus Krallığı'nı ortadan kaldıran Pompeius'un bütün Anadolu'yu fiilen Roma egemenliği altına alan siyasal düzenlemelerine, MÖ. 59 yılında çıkarılan lex Vatinia (Vatinia yasası) ile yasallık kazandırılmıştır

Bithynia Eyaleti'nin sınırları belirlenirken yerini aldığı Bithynia Krallığı'nın sınırlarıyla yetinilmedi, çok daha geniş bir alan bu eyaletin sınırlarına dahil edildi. Kuruluşundan yaklaşık on yıl sonra Pompeius tarafından ortadan kaldırılmış olan Pontos Krallığı'nın batısı Bithynia Eyaleti'ne eklendi. Ancak bu tarihten sonra eyalet, iki başkentli – batıda Nikomedia (İzmit), doğuda Amastris (Amasra) olmak üzere Bithynia-Pontus Eyaleti adıyla anıldı. Ancak Pontos'un tamamı bu eyaletin parçası olmadı. Pontos Krallığı'nın Pompeius'un kurduğu on bir yeni kentin dışında kalan kesimi bağımlı krallara paylaştırıldı.[10]

 

Devam Edecek: Karadeniz’de Romalıların İzleri

 

Kaynaklar:

 

Talbert, Richard J. A2000. Barrington Atlas of the Greek and Roman, Princeton University Press

Öztürk, Özhan. 2016, Pontus: Antik Çağ’dan Günümüze Karadeniz’in Etnik ve Siyasi Tarihi Nika Yay. Ank.

Plinius, Gaius, Secundus. 2022, Doğa Tarihi (1.-2.) [Naturalis Historia VI, III], Say Yay. İst.

Strabon, 1993, Antik Anadolu Coğrafyası (Geographika XII-XII-XIV), Ark. ve Sanat Yay. İst.

Tacitus, 2003, The Annals of Imperial Rome, Penguin Classics Press

Anthony A. Barrett. 2016, İmparator Nero: Antik Kaynaklara Bir Kılavuz. Princeton University Press. 

Tekin, Oğuz. 2008, Eski Yunan ve Roma Tarihine Giriş, İletişim Yay.

Badian, E. 1968, Roman Emperialism in the Late Republic. Oxford Univ. Press

Kaya, M.A. 2005, Anadolu'da Roma Eyaletleri, Ege Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi yay. 

 


 

[1] Talbert, 2000; s. 87

[2] “Öztürk, 2016; s. 

[3] Strabon, 1993; s 21

[4] Plinius, 2022, s. 10

[5] Tacitus, 2003; Anthony A. Barrett, 2016

[6] Tekin, 2008; s. 148

[7] Badian, 1968; s. 22 

[8] Kaya, 2005; s. 13

[9] Tetrarşi, Romalıların MS. 3. yüzyıl sonlarında devleti daha kolay idare edebilmek için uyguladıkları dörtlü hükûmet sistemidir. 

[10] Kaya, 2005; s. 17

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593