Bilge kral Aliya izzetbegoviç, 1997 yilinda Islam Konferansi toplantisinda yaptigi konusmada söyle dedi:
“Çok açik konustugum için beni bagislayin. Güzel yalanlarin yardimi olmaz ama aci gerçekler bir ilaç olabilir. Bati çöküntü içinde ya da dejenere olmus durumda degil. Kendi kendini kandiran komünizm, çökmüs bati propagandasi ile bunu aci bir sekilde ödedi. Bati çürümüs degil. Güçlü, örgütlü ve egitimli. Okullari bizimkinden iyi. Kentleri bizimkinden temiz. Batida insan haklarinin düzeyi yüksek ve fakirler ile sakatlara, toplumsal yardim iyi örgütlenmis durumda. Batililar çogunlukla sorumlu ve dakik kisiler. Bunlarin ilerlemelerinin karanlik yönünü de biliyorum ve bunun gözümden kaçmasina izin vermiyorum. Islam en iyisi ama biz en iyisi degiliz. Bunlar iki farkli sey ve biz her zaman onlari karistiriyoruz. Bati’dan nefret etmek yerine onunla rekabet etmeliyiz.”
Bu konusmadan çikarmamiz gereken çok önemli dersler var aslinda. Öncelikle sunu söyleyelim. Vahsi Bati’nin vahsetine zirve yaptirdigi yirminci yüzyilin sonlarina dogru Avrupa’nin gözleri önünde, Bosna’da Sirplarin eliyle yaptigi kiyima karsi, onurlu ve cesur bir ölüm kalim savasi veren Müslüman Bosnaklarin lideri merhum Izzetbegoviç o döneme göre harikulade bir tanimlama yapmis. Bugün dahi geçerliligini koruyan bu tespit sonuna kadar dogru da, biz uyarilari dikkate aldik mi? Cevabi malum.
Dünya üzerinde yasayan hiçbir yabanci milleti pohpohlayarak bizden üstün oldugunu dile getirmem mümkün degildir. Müslüman âlemi ve Müslümanlar her daim Bati medeniyetinden üstündür. Tarih bunu çok iyi bilir. Lakin son yüzyildaki teknik ilerlemeler ve insanliga faydali icatlar sunmalarini inkâr edemeyiz ki takdir ederiz. Bati kesinlikle bizden üstün degildir. Toplumsal nizami bizden ileridir, teknik ilerlemeleri bizden ileridir. Insana verilen deger ve demokrasi konusunda bizden ilerdeler. Üstünlük degil ama bizden ileride olmalari bizim onlara hayranlik duyacagimiz, onlarin kilicini sallamak için can atacagimiz anlamina gelmez. Aksine memleketimizdeki her bireyin üzerine düsen her sorumlulugu en iyi sekilde yerine getirmek için gayret göstermesi ve Bati ilerlemesi ile rekabet etmek için mücadele etmesi gerekir.
Bugün Müslüman ülkelerde cereyan eden meselelere bakarak sunu diyebiliriz; Bati dünyasinin kültürel, sanatsal, sosyal ve teknik hegemonyasindan kurtulmamizin tek çaresi, kendi özümüze dönmek olacaktir. Yüzyillar boyunca bize hayran olan Batinin tekrar bize hayran olmasi adina, bugünden baslamamiz gerekiyor. Toplumdaki her birey üzerine düseni yapmali ve topyekûn bir kalkinma mücadelesine girilmelidir. Yoksa merhum Izzetbegoviç'in sözleri yüz yil boyunca arsivlerde bekleyecek.