Erdem; insanın akla uygun fikirler peşinden gitmesidir. Yiğitlik, doğruluk, dürüstlük, bilgi sahibi olmak, güvenilir olmak, ölçülü ve dengeli olmak, kendini bilmek gibi iyi davranış biçimlerinin benimsenmesi ve bunlara uygun davranılmasıdır. Erdemli insan yanlışın peşinden gitmeyen, doğruyu savunan haksızlıklara karşı duran, zayıfı güçsüzü koruyan, iyiliği benimseyen iyi huylu insandır. Erdem ahlaki olarak doğru olanı yapıp, yanlış olanı yapmamaktır. Yazar Kemal Tahir: Söz verip tutmamayı, borcunu inkar etmeyi, birisini ispiyonlamayı, arkadan vurmayı, kendinden zayıfı ezmeyi ve hatta korkmayı bile insanın kötü davranışı olduğunu belirtiyor ve bunun bir huy olduğunu söylüyor.
Yozlaşma; doğasında ve suyunda bulunan iyi niteliklerin sonradan yitirilmesidir. Toplum içindeki değer karmaşasının oluşmasına ve her şeyin önüne geçmesine de yozlaşma diyebiliriz. Bireysel ve toplumsal ilişkilerin temelini oluşturan değerlerden, benimsenmiş, yerleşmiş ilke ya da yasaya uygun kurallardan, doğru ahlaksal kavramlardan, uzaklaşılması ve bunların uygulanmaması da yozlaşmadır.
*Havaya kurşun sıkmak (parasını el dumanını yel alır),
*Bildiğini bağıra bağıra anlatmak (sağır değiliz kardeş),
*Üretmeden tüketmek (bu değirmenin suyu nereden geliyor),
*Eşeği boyayıp babasına satmak (boya akarsa işler fena),
* Araç müzik sistemlerini ve camları açarak müzik yayını yapmak (yüksek volüm seviyorsan camları kapat ses patlar içeride) ,
*İnşaat artığı ve molozları orman içlerine dökmek (Ayı yakalarsa kimseden yardım bekleme),
*Doktoru görevi başında dövmek (iyi de baban, çocuğun, annen, ninen ölüyor doktorsuzluktan),
*Canla başla öğretmeye ve eğitmeye çabalayan öğretmeni öğrencilerin önünde tartaklamak (altı yaşındaki canından çok sevdiğin yavrunu okula gönderme o zaman),
*Bal tutanın parmağını yalaması (ne işi var elinin balın içinde. Kaşık kullan kaşık),
*Çitlediği çekirdeğin çitini oturduğu yere tepeleyerek yığmak (yazık değil mi, cebine koy evde sobada yakarsın),
*Otobüsün klimasını açmamak için arızalı demek (yalan uydurma yüzün kızardı),
*Trafik var diye motorların kaldırımları yol yapmaları (İn aşağıya, kaldırımlar insan için),
*İçtiği Coca Cola kutusunu dolmuştan inerken koltuğun altına koymak (malını bırakma, 20 kutu eritilince 5 mg altın çıkıyor, yaaaa ),
*Devletin malı deniz, yemeyen domuz sözünü dile pelesenk etmek ve daha nice benzer aykırılıkların mantıklı bir açıklaması olabilir mi.
Yukarıda yazılanlar yozlaşma ürünüdür, kötü ve olumsuz huy belirtileridir. Nerelerden nerelere geldik. Yeni boyutlara evriliyoruz. Geçmişini bilmeyenler geleceklerine yön veremezler. Geleceği inşa ederken geçmişin yaşanmışlıkları göz ardı edilmemelidir ve çok da önemlidir.
Hz. Ali’nin bir sözü ile bitiriyorum. Erdem sahibinin değerini, erdem sahibi olanlar bilir.